Doruk'a bir cevap vermem gerektiği aklıma gelince kafamı olumlu anlamda salladım. Yüzü düştü Doruk'un üzülmesini istemiyorum. Üzüldüğü her halinden belli oluyodu.Elimi omzuna koydum.
'' Ama annemin zorulada olsa iyki gelmişim. Gelmeseydim ordakilerin söylediğine bakarak seni gözümde bir piç olarak canlandıracaktım.''dedim samimi bi şekilde gülümserken.
''Ne yani öye düşünmüyormusun şimdi?.''diye sordu kaşlarını kaldırarak. Kafamı olmsuz anlamda salladım.
''Başlarda seni tanımadan önce düşünüyodum ama kesinlikle şu anda öyle olmadığını hatta çok iyi bir dost olduğunu düşünüyorum.''dedim. gGlümseyip ellerimi boynuna sarınca oda ellerini belime sardı.İlk defa erkek dostum oluyodu. İnsanı güvende hissettirecek bi arkadaş. Rahatlıkla nefesimi dışarı verip Doruk'un boynundan kollarımı çektim oda geri çekilince bir birimize samimi bi şekilde gülümsedik.Bana sinirle bakan Başak'ın gözlerini umursamamaya çalıştım.
Biz Doruk'la muhabbete dalmışken sınıfın kapısı açıldı. Herkes hoca sanıp ayağa kalkmıştıki içeri girenin nöbetci öğrenci olduğunu anlayınca birkaç küfür savurup yerlerine oturdular.
''Arkadaşlar hoca yok , iki dersiniz boş.''dedi bize çok şanslısınız lan bakışları atarken . Hocanın olmadığını duyan sınıf ilk okul çocuğu gibi sevinç çığlıkları atmaya başladılar.Aslında kaç günden beri ders çalışmıyorum biraz tekrar yapma zamanı kazanmış oldum. Bu seste ders çalışılamayacağı için kütüphaneye gitmeye karar verdim.Ayağa kakıp Doruk'a döndüm.
''Ben lavaboya gidicem.''diye bi yalan söyledim.Çünkü Doruk'daa gelmek isteye bilirdi ben yanımda biri varken ders çalışamıyorum.Doruk anlayışla başını sallayıp arkadaşlarının yanına ilerledi bende sınıftan çıkıp kütüphaneye doğru ilerlemeye başladım.Kütüphane en son katta müzik odasının 2 oda ilersindeydi. Kütüphanede işimi bitirdikten sonra çok merak ettigim müzik odasına bakmayı aklımın bir köşesine not edip kütüphaneye girdim.
Hiç aralıksız tenefüse çıkmadan 60 dk ders çalıştıktan sonra. Kalan 20 dakikamıda müzik odasında geçirmeyi pilanladım ve müzik odasına doğru yürümeye başladım.Müzik odasının kapısına gelince içerideki sesleri dinlemeye başladım. Birisi şarkı söylüyodu ve o kadar güzel bi sesi vardıki şahaneydi. Bunun bi erkek sesi olduğuna kanaat getirdikten sonra merakla kapıyı açtım.
Gözlerimi ovaladıktan sonra karşımdaki muhteşem sesin sahibinin Akın oldugunu anlayınca şaşkınlıkla omzumu kapıya yaslayıp Akın'ı dinlemeye başladım. Bana arkası dönüktü ve benim geldiğimi anlamamıştı. Bende bundan istifade ederek Melih güngörün ''biri varmış''şarkısını bu muhteşem sesle dinlemeye başladım.
her aşkımda sen vardın
bitmez sandım her rüyamdın.
her sabah sana uyandım.
her akşam sensiz kaldım.kaç yemin bozdum yoluna.
yolumdan döndüm gözünün yaşına.kaç yağmur yağdı yoluma öldüm öldüm dirildim uzakta.
öldüm öldüm dirildim uzaktaaaaa.
biri varmış.
birileri yokmuş.
zaman gelmiş.
ecelini vurmuş.
gözlerim görmezmiş.
fırtınam dinmezmiş.
ayrılık kadermiş kaderime küstüm.(x2)Son kıtasınıda söyledikten sonra şarkıyı bitirdi. Ben hala omzumu kapıya dayamış hayranlıkla onu izlerken seksi bi hareketle gitarı bırakıp ayağa kalkmasıyla gözlerimizin buluşması bir oldu. Hızla kendimi toparlayıp gözlerimdeki ona karşı olan hayranlık duygusunu yok etmeye çalıştım.
Benim bu halimi görünce yanagının sag tarafı havaya kaktı. Suratı piç bi gülümseme alırken yanıma geldi.
''Sen benimi dinliyosun,benden habersiz.'' dedi tek kaşını kaldırarak.Aramızda mesafe olmasına rağmen benim elimin ayağımın birbirine dolaşması , midemde kelebeklerin uçuşması garipti.
Kafamı salladım.''Ne alakası var ya ben seni niye dinlim.''diyerek kendimi savunmaya geçtim. Ama yanaklarımın kızarmasından kendimi ele vermiştim çoktan. Tek kaşını kaldırdı.
''Dinlemiyodun yani''diye sordu. Omuz silktim.''Dinlemiyodum.''dedim.
''O zaman hayranlığın sesime değil banaydı.''dedi.Ah pis yakalanmıştım. Ona hayranlıkla baktığımı anlamıştı. Hızla yaslandığm yerden doğrulup kaşlarımı çattım.
''Kim, benmi seni hayranlıkla izledim? Peh seni izliceme bi ayıyı izlerim daha iyi.'' Üste çıkmaay çabaladıkça daha çok batıyordum...
''Ne sırıtıyosun be'' dedim Yavaşca omzundan itikleyerek. Bana yaklaşmaya başlayınca geriledim. sırtım soguk duvara çarpınca gidecek yerim kalmamıştı ama Akın hala bana yaklaşıyodu. Aramızda yok denilecek kadar az bi mesafe kalınca iki elini etrafıma koydu. Elimle onu itmeye çalıştığım halde yerinden bile kıpırdamadı.
''Bizim sınıftaki kızla niye kavga ettin?'' diye sordu.Ne diyeceğimi bilmez bi şekilde bakarken aklıma ilk gelen şeyi söyledim.
'' Bize sataştılar.Hem bundan sanane''dedim.. söylediğimin çok saçma oldugunu kendim bile bilsemde ağzımdan çıkmıştı birkere.
''Demek size sataştı, başka birşey yok yani.''dedi. Acaba kız söyledimi Akın için kavğa ettiğimizi.Aslında Akın için değil sonuçta bana sürtük dediği için , yoksa Akın için neden kavğa edicem.
ben düşüncelerimde boğulurken Akın sırıtarak bana bakıyordu.Kafamı olumsuz anlamda salladım.
''Tabiki başka bişey yok. artık önümden çekilde geçeyim''dedim, sesimin titrememesi için ugraştıgım halde titremişti. Akın'ın gözleri dudaklarıma kayınca tüm vicudum titremeye başladı. Akın bana yaklaşırken gözlerim benden habersiz kapanmıştı.Onu durdurmak istiyorum ama yapamıyorum.Bir süre bekledim dudağımda bi sıcaklık hissetmediğimde yavaşca gözleri açtım. Akın piçi benden uzaklaşmış pis pis sırıtıyodu.duygularımla oynamıştı piç.
SON....