Devonne eve sessizce girmişti. Mike ve Melanie onu duymadı. İçeri girdiğinde onları gördü. Çok samimi görünüyorlardı. Melanie Mike'ın elinden tutmuş ve başını onun omzuna yaslamıştı.
-------
Onları gördüğümde çok şaşırdım. Yanındaki kıza dikkatlice baktım. Saçını görmüştüm. Bu aynı Alice'in kantindeki yanına gittiği kıza benziyordu. Yanlarına gittim. Mike beni gördü ve hemen ayağa kalktı.
Bir dakika bu kız... Bu kız Melanie. Melanie ile Mike mı ? Bu olamazdı. En önemlisi Alice ile Melanie'nin ne işi vardı ?
'Mike sen ne yapıyorsun ?' diye sordum ikisine bakarak. Bir şey söylemedi ve evden çıkıp yürümeye başladım. Arkamdan geldi ve kolumdan tutup kendine doğru çekti.
'Devonne dinle. Göründüğü gibi değil.' dedi Mike.
Kolumu sertçe çektim ve sinirli bir bakış atıp tekrar yürümeye başladım. Ben gittikçe o arkamdan geliyordu. Durdum ve ona döndüm.
'Ne var Mike ? Bana açıklama yapmak zorunda değilsin sen. Git sevgilini yalnız bırakma.' diye bağırdım.
'O benim sevgilim değil Devonne.' dedi yanıma doğru gelirken.
'İyi tamam. Git arkadaşını bırakma o zaman. Melanie yalnız kalmak istemez.' dedim.
'Bir dakika. Onu tanıyor musun ?' diye sordu.
Yanına gittim. 'Liseden benimle dalga geçen arkadaşlarımdan bir tanesi. Hatırlıyor musun sabah Alice okulda birinin yanına geldi demiştim. O kız Melanie'ydi. İkisinin amacı da canımı acıtmaktı ve bunu başardılar.' dedim. Gözümden yaşlar süzülmeye başladı. Arkamı dönüp gitmeye başladım.
Evet söylemiştim. Bu canımı acıtmıştı. Ama Mike benim sadece arkadaşımdı. Neden böyle oldu ? Neden onun yüzünden canım acıyordu ? O benim bir şeyim değildi ki.
Eve gittim ve kendimi yatağın üzerine atıp ağlamaya başladım.
Sabah olduğunda gözlerim şişmişti. Okula gitmedim. Neden gideyim ki ? Herkes benimle dalga geçsin diye mi ? Ayrıca Mike'ın yüzünü de görmek istemiyorum.
Kendime güzel bir kahvaltı hazırladım. Bir süre sonra kapı çaldı. Kapı deliğinden baktım ve gelen Mike'dı. Beni okulda göremeyince geldi sanırım.
Evde yokmuş gibi yaptım. Kapıyı açmadım ve televizyonu kapattım sesi duymasın diye.
'Devonne evde olduğunu biliyorum. Aç kapıyı. Lütfen..' diye sesleniyordu sürekli. 'Devonne. Lütfen dinle beni.'
'Mike. Anlatmaya gerek yok. Bana açıklama yapmak zorunda değilsin. Git lütfen. Ben senin bir şeyin değilim.' dedim sadece.
'Gitmiyorum Devonne. Kapıyı açıp beni dinleyene kadar gitmiyorum.' dedi.
'İstediğin kadar oturabilirsin Mike. Yalnız kalmak istiyorum. Okula da yorgun olduğum için gitmedim. Seninle bir ilgisi yok.' dedim ve kapının oradan içeriye gidip son ses müzik açıp dinlemeye başladım.
Uzun bir süre sonra kapıyı açtığımda gitmişti. Ama hala canım acıyordu. Düşünmemeye çalışıyorum ama engel olamıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUMARBAZIN KIZI
FantasiaKimse hayatını seçemiyor. Ailesini seçemiyor. Ama her şeye rağmen gülümsemelisin. Hayata karşı dik durmalısın. Eğer dik durmazsan hayat seni bir HİÇ yapar. Kimse mükemmel olarak doğmuyor. Mükemmelliği kendin yaratmalısın. Eğer kendine güvenirsen he...