~Ölüm dizisi~

115 71 17
                                    

Işık'lar kapandıktan ve sahne karardıktan sonra bizi buraya getiren kişiler tekrar götürmeye geldiler.kimseden ne bi çıt nede bi kelime duyuyorum bütün meydan sessizliğe gömülmüştü.Beni almaya gelen kız artık hiç neşeli değil aksine sıratındaki ifade o kadar serttiki bi Aslan'la mücadele edecekmiş gibi.Odamıza götürülüyorduk sanırım bi piyon gibi bi oraya bi buraya sürüklenip duruyorduk ve bu iyice benim sinirime dokunmaya başlamıştı
Biri bize burda neler döndüğünü söylemeliydi odaya götürülürken geçtiğimiz kapıları ve döndüğümüz koridorları saymaya çalıştım çalıştım diyorum çünkü o kadar çok döndük ve kapı geçtikki insanların burda nasıl kaybolmaması şaşırtıcıydı doğrusu koridorları ilerlerken bizim ekip(!)dedikleri kişileri incelemeye başladım bende toplam 10 kişiydik 5kız 5 erkek seçilmişti takıma en başta ismini söyleyen lucasa baktım sanırım benden büyük yada aynı yaştaydık yemyeşil gözleri ve onu tamamlayan kumral saçlarıyla gayet tatlıydı ve diğer erkeklerin aksine kasları yada abartılı bir iriliği yoktu.onun yanında adını paul olarak tahmin ettiğim sarı saçlı mavi gözlü gayet sert ve ifadesiz bakan omuzlarının ve kollarını genişliğinden korkacağınız bi tipti.onun yanında ise hemen yanımda oturan matth vardı kömür karası saçları ve deniz mavisi gözleri vardı ben onu incelerken bana yüzünü çevirmesiyle önüme döndüm akramdan öksürdüğünü duydum sanırım birazda espiriliydi erkekleri incelemeyi bırakıp kızlara baktım en baştan beri ağlayıp çırpınan kız yoktu sanki yüzü buz gibi katkası sadece önüne bakıyordu güzelliği banyo yapınca daha da artmıştı isminin amy olduğunu tahmin ettiğim sarışın kızın sonra kayanlar açılıp herkes içeri girdiğinde diğerlerini daha fazla inceleme fırsatı bulamadım ama fark ettiğim önemli bi detay vardıki tek benim gözüm siyahtı ve bu biraz garipti sanırım odamın kapısı açılınca beni bırakan kadına dönüp çok aç olduğumu söyledim birazdan geleceğini ve beni yemeğe götüreceğini söyleyerek terk etti odayı gene yanlız kalmıştım ve bu vakti gelecekte en az yapmaya vakit bulacağım şeyi yaparak geçirdim uyumak
Saatin kaç olduğunu yada kadın beni neden almaya gelmediğini bilmiyorum sanırım sadece 1saattir fln uyuyordum yatakta doğrulup düşünmeye başladım sonra bunun sıkıcı olduğuna karar verip kapıya doğru yürüdüm kayan bi anda açılınca büyük bi şokla kapının dışına baktım demek kapı açıktı ve haberimiz yada haberim yoktu önüme gelen bütün kayanlardan çıktıktan sonra meydan olduğunu tahmin ettiğim yere gelmiştim ama ortalıkta kimsenin olmayışı beni fazlasıyla huzursuz ediyodu arkamdan ayak sesleri duyunca arkamı hızla döndüm 3kafasında çuval olan gardiyan silahlarını doğrultmuş bana bakıyordu
Ne yapacağımı bilmez halde ellerimi havaya kaldırdım
Adamların hiçbir tepki vermediğini hala bakmakta olduklarını görünce korkum artık hat safadaydı "Saklanan sırlar elbet çözülür eğer söylemessen sonun bunlar gibi olur"arkamı döndüğümde yerde yatan birsürü insan cesedi gördüm sıra sıra dizilmiş onlarca belkide yüzlerceydi kulağımı sağır eden bi ses ve karnımı delip geçen üç mermiyle Beraber diğer cesetler gibi bende yere düştüm ve gözlerim yarı kapanık vücüdümdan süzülen kanlara bakıyordum birinin adımı defalarca seslenişi duydum kim olduğunu anlamaya çalışırım ancak çıkaramıyorum gözlerim hiç açılmamak üzere kapandı
Karşımda yüzüme eğilmiş bi adet kadın beklemiyordum aslında korkuyla sıçrayınca kafalarımızı vurmuş ve Canımız çok yanmıştı
"Seni çağıyorum saatlerdir"deyince "çok derin uyuyorum sanırım yorgundum üzgünüm"dedim başını salladı eski neşesi yoktu ama buda idare ederdi yemek yemek söylemek üzere onu takip ettim kısa bir süre zarfında bi odaya geldiğimizde masada herçeşit yemeğin olduğunu ve bizi beklediklerini gördüm kadın beni bırakıp sonra geleceğini söyleyerek gitti kadının ardından odaya cris,bob,amy,angela,matth,Lucas,miley,paul,alsey,geldi artık 10 kişi odada yalnızdık ve herkes masa başına geçip oturmaya başladı bende odaya bi göz atmaya karar verdim odanın bütün köşelerinde çiçekler ve ortasında kocamam bi masa vardı başkada hiçbirşey yoktu ve dişer odalara nazaran mürdüm rengine boyanmıştı içimden bi his bu yemeklerde birşey olduğunu söylüyordu tam o anda Lucas ve diğerlerinin ağzına götürecekleri anda "DUR" diye bağıdım tamam biraz fazla bağırmış olabilirim herkes elindeki yemeği biraktı ve şaşkınca bana bakmaya başladı. Neden bilmiyorum ama o yemekten yersek başımıza kötü şeyler gelebilirdi. Bunu kanıtlamam lazımdı yada bi şekilde vaz geçirmem yoksa kimse beni dinlemez yerdi lucasın önündeki büyük tabağı alıp akıllıca bi hareket yaparak çiçeğin birine boca ettim herkes şaşkınlıkla ve yemeği döktüğüm için biraz sinirle baksada çiçek saniyeler içinde soldu ve kuruyup döküldü bunu görünce artık emin olarak güvende olmadığımızı anladım.
Herkes yemekleri bırakmış karnımızı doyurabilmek için ekmekleri yemeye başlamıştı
"Neden"dedi cris "Neden böyle bişey yaptılar"angela"Bize ihtiyaçlari olduğunu sanıyordum" dedi bende öyle sandığıma belirten bi ses çıkardım Lucasın bana bakarak"Nerden anladın" diye sorunca afalladım ve bilmiyorum şeklinde kafamı salladım"içimden geldi,sezilerime güvenirim"dedim aslında pekte yalan değildi.Bizi neden burda tuttukları ve beta gezegeni hakkında,geçmişimiz hakkında konuşuktuk ve diğerlerininde benden pek farklı olmadığını anladım.aradan geçen 1 saatin ardından odalarımıza götürülmek üzere koridorlara döndük tam bu anda birşeyi unuttuğumu fark ettim birkaç gündür gördüğüm rüyaları düşünmeye pek vaktim olmamıştı
Ve benim yeni aklıma geliyordu herkes odalarına dağılırken yanımdaki kadının telefonu çaldı benim duyduğumu anlamsa gerekki yanımda konuşmaya devam etti karşıdaki adamın söylediklerini duyunca başımdan kaynar sular döküldü ama bunu belli etmemeye çalışarak yürümeye devam ettim adamamın tam olarak söylediği.
"Kurtuluyoruz,Beta intihar dizisi için hazır herşey tamam yarın yola çıkılıyor son grup bitince artık tamamiyle kurtulmuş olucağız"dedi karşıdan gelen adamın neşeli sesi neden bizden kurtulmaya çalışıyorlardı? İntihar diziside neydi? Gördüğüm rüyaların ne anlamı vardı? Aklım öyle karışmıştıkı ne düşüneceğimi bilmez olmuştum artık bi çözüm yolu bulmak imkansız gibiydi ama yarın burdan gidiyorduk ve canımız pahasına bi rekabete girecektik her ne olduğunu bilmesem bile sanırım yarın gideceğimizden diğerlerinin haberi yoktu eğer gidiyorsak güçlü olmalıydım ve bunun için öncelikle uyumaya karar verdim sabahtan beri döndüğüm yatakta son kez gözlerimi karanlığa teslim ettim.

SELAM HERKESE BU DÜNYADAKİ SON BÖLÜMDÜ UMARIM BEĞENMİSSİNİZDİR VOTE VE YORUM ATMAYI UNUTMAYIN
TEŞEKKÜRLER⭐️🌸

3.bölüm:19kasım 2017
910 kelime

BETA-(1.EVRE)#WATTYS2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin