14

4.4K 132 110
                                    

Bir kilit ve ardından açılıp kapanan onlarca demir kapı sesleri. Boş koridorda yürüyen üç kişi ikisi polis biri suçlu. Adalet her ne kadar inandığımız bir şey olmasa da yerini buldu.

Koğuşun kapısı açılırken içeridekiler pür dikkat kapıya bakıyorlardı. Avını bekleyen aslan gibiydiler. Yeni biri, yeni bir eğlenceydi onlar için.

Kapı açıkdığında gardiyan "geç" diye bağırdı tok ve gür sesiyle. Kolunu tuttuğu mahkümu koğuşa itti ve sertçe kapattı kapıyı.

İçeride ki mahkümların gözlerinde ki ışıltı yerini hayalkırıklığına bırakırken hepsi aynı annda ellerini göğüslerine götürüp " Hoşgeldin abi. Allah kurtarsın" dediler. Kimi yerine geçerken kimileri adamın başına üşüşmüş yağcılık yapıyordu. Adam eliyle sinek kovalar gibi sallayıp ilerledi. Sandalye de oturan adamın önüne geldiğinde yaşlı adam alay dolu sesiyle konuştu  " Ooo kimler gelmiş. Çok mu özledin beni Cahit. İki gün hasretime dayansaydın ben çıkacaktım zaten." 

Cahit ne kadar bozulsa da karşısında oturan seksen yaşında olmasına rağmen daha genç görünen, saçı sakalı birbirine girmiş adama saygı da kusur etmiyordu.

"Dalganın sırası değil şakir ağa seninle konuşmam gereken bir mesele var."

"Otur hele anlat bakalım derdin neymiş öğrenelim."

...

Genç kız yatakta üzerinde ona çokça büyük gelen bir kazak ve eşofmanla dizlerini kendine çekmiş kollarını bacaklarına sarmış karanlıkta boş boş duvara bakıyordu.

Aklında onu rahatsız eden düşünceler uyutmuyordu. Unutmak istiyordu, adını bile hatırlamak istemiyordu. Git gide hayatının daha da boka sardığını hissediyordu. Önceden savaşıyordu, direniyordu. Ama artık savaşacak gücünün kalmadığını hissediyordu. Sanki ruhu günden güne çöküyor gibiydi.

Yan tarafta komidinin üzerine konulmuş su ve ilacı alıp içti. Uyumasını kolaylaştıracak hafif bir uyku ilacıydı. Ömer uyuyabilsin diye koymuştu. Genç kız ilacı içtikten sonra buruk bir gülümseme oluştu dudaklarında ve şu sözler döküldü ağzından "sanırım bir tek sen düşünüyosun beni."

...

Ömer kendini kanepeye atmış uyumaya çalışıyordu. Fakat gözünün önüne gelen görüntü onu uyutacak gibi değildi. Gözünü her kapattığında aynada ki o görüntü canlanıyordu zihninde. Kendine gelmesi zor olsada toparlanıp çıkmıştı odadan çıkmasa mıydım acaba! Diye düşünse de hemen atıyordu bu düşünceyi aklından.

Her zaman zevkine düşkün bir adam olsa da öğrencisi olan biriyle asla birlikte olmazdı. Şuan öğrencisi sayılmazdı ama olmazdı işte. Ciddiye alırdı belki de bu ilişkiyi. Ama ömer sadece zevk için birileri ile birlikte olurdu onun için duygusal bir bağ kurmak zordu, hatta imkansız.

Uyuyamayacağını anlayınca mutfağa su içmek için kalktı fakat çalan kapı ile kaşlarını çattı. Vakit gece yarısını geçmişti bu saatte kim gelirdi ki?

Kapıyı açması ile neredeyse gözüne sokulan içki şişesi ile Sinan duruyordu kapıda.

"Gecelerin adamı ortalıklarda görünmeyince gelip bakayım dedim öldü mü kaldı mı diye."

Ömer geç demeden Sinan çoktan koltuğa yayılmıştı. Ömer'de salına gitmeden iki bardak alıp Sinan'ın yanına kendini attı.

Bardakları doldurup kafaya dikti. Sinan'ın ahiret soruları başlamadan sarhoş olmayı diliyordu.

"Yavaş lan ne oldu sana hiç sesin soluğun çıkmıyor."

Ömer yok  bi şey der gibi salladı kafasını. Fakat Sinan'ın vazgeçeceği yoktu.

"Olum sen bi boklar karıştırıyosun. Tanımıyor muyum seni sanki. Ya şimdi anlatırsın ya da sen anlatana kadar gitmem konuşa konuşa beynini sikerim senin."

Ömer sabır diler gibi yumdu gözlerini. Dediğini yapardı Sinan ki buna hazır değildi. Zaten beynini uyuşmuş gibi hissediyordu. Eninde sonunda öğrenecekti zaten. İçkisinden bir yudum alıp anlatmaya başladı.

"Okulda bi öğrencim vardı...İşte onu yanıma asistan olarak aldım. Bi gün ortadan kayboldu...İşte bu kaçırıp taciz eden de babasıymış."

Sinan pür dikkat Ömer'i dinliyordu. Ömer sözünü bitirdikten sonra Sinan'ın ilk tepkisi "O-HA amk" olmuştu.

Sinan olanları idrak ettikten sonra bir süre susmuş ne diyeceğini düşünüyordu.

"Peki kız nerde şimdi?"deyiverdi. Ona bile duyduktukları ağır gelmiş gibiydi.

"Yukarı da uyuyor." diye cevap verdi Ömer. Sinan aklında ki soruyu sorup sormamak arasımda kalsa da her zamanki gibi tutamamış sormuştu soruyu.

"Sen bu kıza aşık mı oldun? Yani normalde kimse senin sikinde olmaz niye ilgileniyosun bu kızla?"

Ortamda sessizlik oldu Sinan merakla Ömer'in cevabını beklerken tek değildi. Az önce su içmek için kalkan Defne'de Ömer'in cevabını bekliyordu.

Bir iki dakikalık sessizliğin ardından Ömer konuşmaya başladı fakat her kelimesi genç kızın kalbini paramparça etmişti.

"Saçmalama biliyosun a.annem de tacize uğramıştı. Ben sadece acıdığım için yardım ediyorum Defne'ye."

Sonunda yazdım beee.
Kısa oldu özür dilerim sizi daha fazla bekletmemek için boş anımda yazdım. Tatile girmemizle beraber ev misafir istilasına uğradı da😂

En kısa sürede bi bölüm daha atacağım inş.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 13, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIK KUYU +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin