HAYAT KADINI

HK Bölüm 12

Birazcık Koray anlatıcak olayları :* Bide onun gözünden görelim

Bölüm parçası: Cem Adrian - Geç Kaldım

Az önce sevdiğim adam bana evlenme teklif etti!!!

Kamptakilerde etrafımıza toplanmıştı.Tuna hala önümde diz çökmüştü. Bende hala tam karşısında durup şaşkın şaşkın bakıyorum. Ellerimi kalbimin üstüne koydum.

Kalbimin sözünü dinleyerek "Evet!" dedim neşeyle.

Bir yandan da Tuna'nın yüz ifadelerini inceliyordum. 'Evet' dediğim anda yüzüne güneş gibi gülümseyişi yayılmıştı.

Hemen ayağa kalktı. Parmağıma yüzüğü taktı. "Seni seviyorum." diye fısıldadı kulağıma.

Kampın akışında hiçbir aksama olmadan devam etti. En azından ben ve Tuna haricinde diğerlerine. Yürüyüş bitince bir göletin kenarına oturduk. Hiç bir şey konuşmadan öylece oturduk. Saçlarımla oynadığında elimde olmadan uykuya teslim oldum.

Gece döneceğiz zaten. Biz yine arabayla döneriz sanırım.

***

Begüm sabah gelip kaldırmıştı beni. Gece sızmıştım. Şu kıza bir yol vermem gerek.

Elif'in tekrar Tuna'yla olduğunu ögrenmek canımı çok yakmıştı. Elif'e kendimi affettiremeyeceğimi biliyorum. Affettirmesini beklemem çok büyük hata olur. Beni her gördüğünde o kötü olayları hatırlayacak. Ben sadece çok pişman olduğumu bilmesini istiyorum.

Odaya şöyle bir baktım. Masanın üstünde bir boş biride bitmek üzere iki içki şişesi vardı. Ne kadar cok içmişim ya. Zaten başımın ağrısının şiddetinden de belli oluyor.

Kapı açıldı. Begüm elinde kahveyle içeri geldi.

"Başın ağrıyodur bitanem. İç bunu iyi gelir. Sonra da ağrı kesici alırsın." dedi.

Başlicam kahvene de. İlacına da. Sana da. Bitanemmiş. Siktir git lan. Bunları yüzüne de söylerdim ama kalbini kırmak istemiyorum. Zaten kızı Elif'e yaklaşabilmek için kullaniyodum. Daha fazla kalbini kırmak istemiyorum. Elif'e yaklaşmak için en vefasız arkadaşını seçmiştim.

Fincanı almayınca komidinin üzerine bıraktı. Yanıma oturdu. Bana soru soran gözlerle baktı.

"Bitti. Birdaha seni görmek istemiyorum." dedim.

Afallamıştı. Bunu beklemiyordu.

"Neden?" diye sordu.

Sesinden arkasını döndüğü anda ağlayacağı belliydi. Hadi ama bu kadar bağlanıcak kadar ne yaşadık sanki.

"Seni sevmiyorum." dedim.

Gözünden yaşlar akmaya başladı. Evet bunu gerçekten beklemiyordum. Benim önümde ağlayacağını asla düşünmezdim. 

"Elif yüzünden!" dedi. Şuan konuşmak istemiyorum. Hatta Begümle artık hiç konuşmak istemiyorum.

"Nedenini söyledim. Kafanda senaryolar uydurma ve git." dedim.

Ayağa kalktı. Kapıya doğru yürümeye başladı. Kapıyı kapatmadan bana dönüp;

"Beni sevmeye çalışmadın bile. Bana bir şans vermedin bile. Dün olanları öğrendim. Sen gittikden sonra birlikte uyumuşlar. Ben hemen yanına koştum. Erkek arkadaşımın..." dalgacı bir yüz ifadesine büründü."...pardon eskimin..." derken vurgu yapti "... başka bir kız için içtiğini bildiğim halde onun için birşeyler yaptım. Onurumu ne kadar kırdığının farkında mısın?" dedi.

Zaten başım ağrıyor.

Off....

Ne çok konuştu. Cevap bekleyen gözlerle bakıyordu.

"Madem seni sevmediğimi biliyordun. Benimle olmasaydın. Onurunu kırdırtmasaydın." dedim umursamaz bir tavırla.

Bunları söylerken yüzüne bakmıyordum. O konuşurken de. Sadece arada söyle bir bakıp bidaha dikkatimi başka birşeye veriyordum. Kafamı kaldırdım. Gözlerinin içine bakarak ve kelimelere vurgu yaparak;

"Aptal olmasaydın. Nankör olmasaydın. Elif seni çok iyi biri sanıyodu ama sen o kaybolunca benim çevremden ayrılmadın." dedim.

Gerçekten bu kız çok değişik. Elif'e olanları bildiği halde bana yapışmıştı. Evet , doğru kelime bu. Yapışmıştı. Ben bile kendimden korkarken o bana yapışmıştı.

"Gururunu çok düşünüyosan, daha fazla burada durma git." dedim.

Telefonumu elime aldım. Mesajlara baktım. Begüm de gitti zaten. SONUNDA. O kampa giden arkadaşlarımdan Ata mesaj atmıştı.

"Abi bunlar evlenicek. Şaka gibi. Tuna herkesin önünde evlenme teklif etti lan"

Mesajı okuyunca çok şaşırmadım. Belliydi zaten. Onlar birbirleri için yaratılmıştı. Bunu inkar edemem. Sadece Elif'i pişman olduğuma ikna etmek istiyorum. O zaman beni affeder belki... Ama Tuna onun etrafındayken bu çok zor....