Selaaam ve yeni bölüm bu arada Cansu Birce ailenin tek çocuğu demiştim ama bi Abisi çıktı bakalım neler olucak ailesi Cansudan neler saklamış hepsi ilerki bölümlerde ortaya çıkacak.
Savaş bana "reglin ne zaman"diye sormuştu. Bu yüzden bütün çayı püskürttüm. Bana sinirli sinirli bakarken "cevap ver" dedi. Bundan ona ne hem böyle bir soru sorması utanmama sebep oldu.
- Bi..bilmiyorum takvime bakmam lazım , dedim.
Telefonundan takvimi açtı ve bana çevirdi. Bakmaya başladım ayın 20 si evet tamam.
- Ayın yi..yirmisi ,dedim.
Başını tamam anlamında salladı.0
- Neden sordun ?
Yüzüme ifadesizce baktı ve yemeğini yemeye devam etti.
Tekrar sordum. Sırıtmaya başladı ve
- Kadınım olacağın günde regl olmak istemezsin değil mi ? Dedi.
Sinir olmuştum. Tam tersine olmak isterdim. Sırf beni sinir etmek için ben onunla olmayı istiyomuşum gibi konuşuyodu. Bu kahvaltı bana zehir olmuştu. Tam masadan kalktım gidecekken kolumdan tuttu.
- Nereye dedi.
Sinirli bir ses tonuyla
- Senin olmadığın bir yere , dedim.
Benimkinden daha daha sert bir ses tonuyla
- Hiç bir yere gitmiyosun. Şimdi otur. Yoksa seni altımd..
Başımı ellerimin arasına aldım ve
- Yeterr !! Yeter beni bunla tehdit etmekten vazgeç. Zaten hayatımı elimden aldın. Annemden babamdan ayırdın. Beni en mutlu günümde doğum günümde kaçırdın. Sen nasıl bir şerefsizsin ya ! Ama görüceksin ailem çoktan polise haber vermiştir. Seni bulucaklar. Bende burdan kurtulucam. Görüceksin bulucaklar , diye uzun bi konuşma yaparak sözünü kestim. Sakince beni dinliyordu. Bağırıp çağırmasını beklerken.
- Bittiyse otur ve kahvaltını yap. Enerji toplaman lazım , dedi sert bir ses tonuyla. Yerime oturdum ve ağlamaya başladım. Çok sinirim bozulmuştu. Beni umursamamıştı bile. Ağlamalarım hıçkırıklara dönüşmüştü. Yemeğimi yemiyordum. Sözleri zaten beni doyurmuştu. Ona baktığımda rahat bir tavırla yemeğini yiyiyordu. Sonra telefonu çıkardı ve birini aradı
- Ege
-####
- Hazır mı ?
- ####
- Tamam getir.
Sonra kapattı. Korkmaya başlamıştım acaba Ege denen çocuk ne getiricekti. Bir süre sonra Savaş'ın telefonda konuştuğu çocuk olduğunu düşündüğüm bi çocuk geldi. Çok yakışıklıydı ve tatlıydı. Ama Savaşla kıyasladığımızda Savaş ondan kat kat üstün. Çocuğu süzmeyi bıraktığımda. Ege Savaş'a bir gazete verdi. Sonra gitti. Savaş incelemeye başladı ve aradığı yeri bulmuş gibi bi surat büründüğünde gazeteyi bana uzattı. Korkuyla titreyen elimi uzattım. Gazeteyi aldım ve katladığı yere bakmaya başladım. Bir trafik kazası haberi vardı . Yandada benim resmim. Haberde şöyle yazıyordu.
*18 yaşındaki Cansu B. Trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Doğum gününde markete giderken çarpan arabanın altında kalan ve arabadan çıkan yangın sonucu şoförle birlikte yanan Cansu B. Yarın ikindi namazından sonra defnedilecek. Bu genç fidana Allah'tan rahmet ailesine ve yakınlarına sabır diliyoruz.*Aman Allahım bu haber ne ! Nutkum tutulmuş bir şekilde Savaş'a bakıyordum. O ise bana aldırış etmeden yemeğini yiyiyordu. Bağırmaya başladım :
- Ya sen naptığını sanıyosun ? Bu haber de ne böyle. Seni adi pislik , diye bağırdıktan sonra masadaki çatal bıçak ne var ne yok üstüne fırlatmaya başladım. Kollarım yorulmaya başladığında sinirle yanım geldi ve yanağıma sert bir tokat attı. Elimle yanağımı tuttum hala ağlıyordum ve yanağımın acısıyla daha da ağlamam şiddetlendi. Savaş çenemden tuttu ve :
- Sen kime çatal bıçak fırlattığının farkında mısın lan !!! Sürtük seni !! Haberi ben yaptırdım. Artık ailen seni sonsuza dek ölü bilecek. Elimden hiç kurtulamıcaksın. Şimdi cezalısın tüm bu dağıttıklarını toplucaksın !!! dedi bağırarak. Sonra çenemi bıraktı ve gitti. Önce yerdeki tabak kırıklarını topladım. Çöpe döktükten sonra. Kahvaltılıkları toparlamaya başladım. Tam o anda içeri hizmetçi kadın girdi.
- Cansu Hanım ne yapıyorsunuz bırakın lütfen ben toparlarım , dedi. Tam ben yaparım dicekken Savaş içeri girdi ve her zamanki sinirli ses tonuyla :
- Lale sen git. Onları Cansu yapıcak cezalı , dedi.
- Ama Savaş Bey
- Git dedim Lale !
Lale hemen gitti. Savaşa karşı arkam dönüktü. Dolaba yerleştirmek için yıkadığım tabağı elime aldım. Ve o anda arkamda bi sıcaklık hissettim. Göz ucuyla baktığımda bu Savaştı. Donup kalmıştım. Savaş gözlerini kapadı ve "Çok güzel kokuyorsun" dedi. Nutkum tutulmuştu. Elimdeki tabağın yere düşüp kırılmasıyla kendime geldim. Savaş'a dönüp
- Uzak dur benden pis sapık , diye bağırdım.
- Ne oldu küçük hanım ? Çekiciliğime kapılırsın diye mi korkuyosun ? Dedi.
- Hayır senin hiçbişeyine kapılmam ben dedim.
- O kadar emin olma ,dedi ve gitti.
Bende yerdeki kırıkları topladım ve Savaş'ın yanına gittim. Salonda oturmuş sigara içiyordu. Ama sigara içişi öyle seksiydi ki anlatamam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duygusuz Mafya!
Teen Fiction《DİKKAT +18 ! BAŞTAN UYARIYORUM !》 23Yaşında , ailesini bir kazada kaybetmiş duygusuz ve acımasız bir mafya Savaş Giray. Daha 18 yaşına yeni basacak olan , ailenin tek çocuğu Cansu Birce. Peki, Bu mafya intikam için doğum gününde bu kızı kaçırırs...