~5.BÖLÜM~

153K 6.4K 284
                                    

Derin bir nefes alarak merdivenlerden çıktım ve yorgun bedenimi yatağımın üzerine attım.Evimiz sahile yakın olunca,on dakikada eve gelebilmiştim.Burak'ın dedikleri hâlâ zihnimde dolanıp duruyordu.Her şey aniden olmuş,o adam hayatıma birden girmişti.Tüm bunlar olmamalıydı,neler olduğunu tam olarak bilemesem de parçalar eksikti.Odamın kapısı çalmaya başlayınca düşüncelerime sünger çekip,yatakta doğruldum."Girebilirsiniz."deyince annem kapı arasından odamın içine süzüldü ve ardından kapattı.Yanıma gelip oturdu.

"Ee?Nasıldı,beğendin mi?Hem ailesi de dindar insanlara benziyor.Baban çok övdü."

Başımı anneme doğru çevirip ellerimle oynamaya başladım.

"Ben istemiyorum anne."

Ellerimin üzerine elini koyduğu sırada kafamı tekrar ona çevirdim.

"Şimdi nişanı yaparız,okul bittikten sonra da hayırlısıyla evlenirsiniz.Hem niye istemiyormuşsun?Ben çok beğendim,beyefendi bir çocuğa benziyor.Ayrıca ben öyle herkesi kolay kolay beğenmem,Allah için yakışıklı çocuk."

Annem Burak'ı anlatırken heyecandan gözleri parlıyordu.Buna olan şaşkınlığım git gide büyüdü.Babam,Burak'ı olduğundan fazla övecek kadar onun hakkında ne düşünmüş olabilirdi ki?

"Ben kararımdan eminim.İstemiyorum."

Yataktan kalktığım sırada annem de benimle beraber kalkıp,beni kollarının arasına alarak sarıldı.

"En azından tanısan?Benim hatrıma."

Biraz durup düşündükten sonra oflayıp başımı sallayarak "Tamam." dedim.Burak'la evlenmek konusundaki kararımdan emin olsam da annemi kırmak istemiyordum.Onu tanımakla, en fazla zaman kaybederdim.

***

Neredeyse kırk beş dakikadır kitap okuyordum.Evlilikle ve bugünle ilgili olan düşüncelerim biraz olsun dağılmıştı.Kitabı kapatıp komodinime koydum ve yatsı namazı için kalkıp abdest aldım.Siyah feracem ile siyah başörtümü üzerime geçirip,namaza durdum.

Farklı bir huşu içinde namazımı eda ettikten sonra dualarımı edip,kısa bir süre öylece durdum.Kalbimin sıkışıklığı ve ruhsal olarak daraldığım zamanlarda yaptığım tövbeler,okuduğum Kur'anlar ve kıldığım namazlar bana çok yardımcı oluyor,içimi feraha kavuşturuyordu.Hele ki dua çok özeldi.Kimseye anlatamadığım dertlerimi Rabb'ime açar,o manevi nur ile dolardım.

Ne yapacağımı bilemeyişimin verdiği çaresizlikle gözlerimden iki damla yaş süzüldü.Silmeye fırsatım olmadan camıma sert bir darbe geldi.Yerimden sıçrayıp,aceleyle ayağa kalktım ve perdemi açtım.

Pencereme en fazla iki metre uzaklıkta olan uzun çam ağacının yüksek dallarından birinde oturan Burak'ı görmemle, dondum kaldım adeta. Şaşkınlıkla ona bakarken;

"Niye ağlıyorsun?"diye sinirle söylendi. Kendimi toparlayıp,sürgülü balkon kapımı açtım ve balkonuma bir iki adım atıp durdum.

"Senin ne işin var burada?Beni mi takip ediyorsun?"

Utanmadan bir de buraya gelmiş, penceremin karşısındaki ağaca çıkmış.Ya üzerimi çıkardaydım? Allah korumuş yani.Bir de odamı nereden biliyor ki bu sapık?

"Aşağı gelsene,konuşuruz."

"Sahilde yeterince konuştuk.Ağacıma da bir daha çıkma lütfen."

Ayaklarını birbirine kenetleyip,öylece bana bakarak durdu.Söyleyecek çok şeyi varmış hissi beni tekrardan yoklasa da benim bunları dinleyecek gücüm bu akşam için yoktu.Cevabını dinlemeden içeriye geçip,sürgülü kapımı kapattım.Perdemi çektiğimde içim rahat değildi.Aklıma gelen fikirle odamdaki televizyonun kumandasını aldım ve bahçedeki kameraları açtım.Benim penceremi gösteren kameraya baktığımda hâlâ orada,ağacın üzerinde oturmuş,telefonuyla uğraştığını gördüm.Arada sırada camıma bakıyor,sonra da telefonuna indiriyordu kafasını.Bu çocuğun amacını çözemiyordum.Ne yapmaya çalışıyordu?Hem de beni bugün tanımaya başlamışken.

Telefonun titreyince kumandayı televizyonun yanına koydum ve komodinimdeki telefonumu elime aldım.Rehberimde kayıtlı olmayan numaradan gelen mesaja tıkladım.

-Numaram bu.Belki kaydetmek istersin.

Sonunda da 'Burak' yazıyordu.Gözlerimi tavana çevirip,oflayarak yere doğru devirdim ve telefonumu yatağa fırlattım.Numaramı nereden bulmuştu ki şimdi?

Cidden bu çocuk şapşal ve sapıktı!

MÜSTAKBELİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin