× 6 ×

229 39 7
                                    

Sabah alarmımın çalmasıyla normal iş saatimde uyandım. İşe gitmeye niyetim yoktu ancak Wonwoo ile vedalaşmak için normal saatimde kalkmıştım. İşlerimi hallettikten sonra kahvaltı hazırlayan Wonwoo'nun yanına mutfağa gittim.
"Günaydın hyung." gülümseyerek ona baktım.
"Günaydın Minghao" o da bana gülümsedi ancak bakışlarında endişe vardı.
"Bir şey mi oldu hyung?"
"Bunu sofrada konuşsak daha iyi olur..."

İçimi bir anda korku kapladı. Bir şey olduğu apaçık ortadaydı ve benimle ilgili olduğu belliydi. Sofraya geçip onun gelmesini bekledim. Beklerken aklıma binbir türlü senaryo gelmişti ve bunların hiçbiri olumlu değildi. Sonunda gelip karşımdaki sandalyeye oturdu. Konuşmaya korkuyor gibiydi, bense korkudan ağlamak üzereydim.
"Sana söylemem gereken çok önemli bir şey var...istifa konusunda."
Sanırım kalp krizi geçirmek üzereydim. Sessizce onu dinledim.
"Dün bunu söylemek istedim ama daha kötü olmanı istemedim. Mülakata geldiğin gün bir kağıt imzalamıştın hatırlıyorsun değil mi?"
"Evet"
"O kağıt bir sözleşmeydi..."
Kağıdın kopyasını bana uzattı. Titreyen ellerimle kağıdı alıp okumaya başladım.

Okuduktan sonra yaşadığım hayal kırıklığı ile donup kaldım. Sözleşme şartlarında bir sene boyunca işten ayrılamayacağım ve çalışma saatlerim içerisinde patronuma karşı geldiğim takdirde sözleşmeyi ihlal etmiş sayılacağım yazıyordu. Sözleşmeyi bozduğum takdirde ödemem gereken tazminatı tüm organlarımı satsam da ödeyemezdim. Sinir krizi geçirmek üzereydim...
"Üzgünüm...böyle bir şey olduğunu bilseydim asla imzalamaya izin vermezdim."
Kendimi öldürmek istiyordum. Tek umudum ise yalanımı bir sene boyunca sürdürebilmekti...

// Bölümler sizce böyle iyi mi yoksa daha uzun mu olsun? Birde her bölümün sonuna resim eklememi ister misiniz? //

NAMELESS  | JunHao |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin