15. BÖLÜM

17 4 0
                                    

Kitabımın her bölümün de tek tek gözden geçirip zamanını harcayan telli turnama selam olsun🎈

Ömer Dinçer = Andrea Denver

Neden hayatım bu kadar sarpa sardı. Bu benim hayataki sınavım mıydı yoksa? Değil mi ama hayatta herkes mutlu yaşıyacak diye bir kaide yok! Cennet var..

Belki orda mutlu olanlardan olurum bende. Ne yüce bir umut diye düşündüm sımsıkı sarıldım bu umuda kaybetmek istemedim ömrüm boyunca.
Aydın'a baya yaklaştığımızda en fazla bir saat sonra varacağımızı düşündüm. Aklımdaki isme pis bi sırıtışla yazdığım mesajı gönderdim.

-Ömer Dinçer derhal elindeki bütün işleri bırak! Ve benimle ilgilen bu bir emirdir.

-Bebeğim şu an sağ çaprazım da ki sarışın kızı gözüme kestirmiştim bu muntazam anı bölmek istediğine emin misin?

Seni pis zampara hiç değişmişmeyeceksin değil mi? Gözlerim sinirle, gülme arası kısıldı.

-Bakıyorum da görüşmeyeli gıcıklığından hiçbirşey kaybetmemişsin.
Yarım saat sonra otogarda ol yoldayım Aydın'a dönüyorum.

-Teveccüğünüz.. 5 dakikaya ordayım güzelim.

Kulaklıktan otomatik değişen şarkıyla hafif bi tebesüm ettim.

Bir ömrün hikayesi sığar mı bilmem satırlara. Yaz desem anılara sırlarımı ele verir mi ?

Sezen Aksu Su Gibi

Cama yasladım başımı. Gözlerimide yumdum dilimde o isyan çağıran şarkı dolandı vura, vura söyledim. Sanki o geçmiş yıllarımızı geri getirebilirmişim gibi.
Aslında istediğim buda değildi. Evet geçmişe takıldı gözüm doyamadığım çocukluğuma hiç bitmesin istediğim anlara nasılda su gibi akıp gitti. Tam da o gün de kaldı aklım henüz on yaşlarındaydım Ömer ve Irmakla top oynarken sokağımıza giren o büyük kamyonete kaymıştı gözümüz üçümüzde merakla baka kalmıştık. O gün o kamyonetin hayatımı bu kadar etkileyeceğini hiç düşünmemiştim. Elimden kayıp giden topu bize koşarak getiren Ali'yi gördüğümde ilk o an parlamıştı gözlerim. Sanki bir yıldız gibi. O günden sonra onu gördüğüm hiç bir an sönmedi sönemedi...
Eğer bu aşksa ben bunu yaşadım midemdeki milyonlarca kelebek ordusu bir gülüşünde özgürlüğünü ilan edip göğe uçuyorlardı. Gözlerim ışıldıyor kalbim, kalbim titriyordu! Ve anladım ki aşk kanser hastalığı gibi bu lanet hastalıktan kurtulan bin de bir ihtimal kadar az. Aşktanda kaçış yok nereye giderseniz gidin sizinle gelir çünkü o arkanızda bıraktığınız insanda değil tam olarak sol göğsünüzün altında, KALBİNİZDEDİR.
Arabanın durmasıyla Ömer'in burda olduğunu aklıma getirerek birşey belli etmemek için kendimi topladım ve yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirdim. Evet bu şehre ilk adımımdan itibaren İstanbula dönene kadar bir sürü yalan söyleyip mutluymuş gibi davranmak zorundaydım ve en kötüsüde bu oyunu hayatta en sevdiklerime karşı oynayacaktım. Allahım sen bana yardım et diyerek ayaklarım geri, geri gitsede ilerliyordum doğup büyüdüğüm hayat bulduğum şehirden ilk defa kaçma isteği uyanmıştı içimde. Bagajların önünde bekleyip muavinin valizimi çıkarmasını bekledim. Daha sonra valizimi alıp Ömeri görebilmek için etrafıma baktığımda onun spor arabasını gördüm ama kendisi yoktu. Belimden tutulan iri ellerle hem korkudan sıçrayıp hem küçük çaplı bi çığlık atmıştım istemsizce. Hemen yüzüne dönüp boynuna atladım sımsıkı sarıldım sanki bir kaç ay değil de yıllar, asırlar geçmiş gibiydi ne kadar da özlemiştim. Oda belimi saran elleriyle bi anda ayaklarımı yerden keserek bir iki tur olduğu yerde döndürmeye başlamıştı. Hala çocuk kalpli Ömerim benim gerçi hangimiz büyümeyi başarabilmiştik ki?
Başıma masum bir öpücük kondurduktan sonra çattığı kaşlarıyla yüzümü iyice bir süzdükten sonra tek eliyle valizi alıp diğer elini belime dolayarak arabaya doğru ilerlememi sağladı.

CAN KIRIKLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin