~28.BÖLÜM~

161 8 0
                                    


Karşılıklı olarak birbirimize attığımız gergin bakışların sonu gelmeyince konuşmaya karar verdim.

"Söylemek zorunda kaldım."

"Bir daha yüzlerine nasıl bakarım ben hiç düşündün mü?"

Gelinliği yüzünden istediği gibi hareket edemiyordu , odanın içinde tur atmayı bırakmazsa eteğine basıp düşecekti. Benim başım dönmüştü ayrıca onu düşünemiyorum bile.

"Allah aşkına otur şuraya."

"Neden bu kadar sakinsin?" dedi öfkeyle kararmış gözlerini kocaman açarak.

"Çünkü ailemin senin geçmişinle ilgili bir problemi yok. Abartıyorsun şuan."

Yüzüme doğru eğildi, parmağıyla beni işaret etti.

"Söz verdin bana bilmeyecekler diye."

"Derin benim babam savcı, nasıl bilmeyebilir sence? O liseden beri etrafımdaki bütün arkadaşlarımı araştırıyor. Nasıl olsa öğrenecekti ailem, neden saklayayım ki?"

Dolan gözlerine bakarsak birazdan makyajı akacaktı ve Fatma beni gebertecekti makyajını bozdum diye.

"Bu hiç iyi olmadı."

Ayağa kalktım ve dolanıp durmasına bir son vermek adına onu durdurdum. Ellerimi beline doladığımda yakınlığın verdiği heyecanla nefesim kesilmişti. Bana kızgın olduğu yüzünden belliydi ama elleri beynine itaat etmeyip omuzlarımda yer aldığında, bu saçma kızgınlığın çok sürmeyeceğini anlamış ve sevinmiştim.

"Ailemin ya da benim geçmişinle ilgili bir problemimiz yok."

"Gerçekten mi?"

Dudaklarım alnını bulurken , o titrek bir nefes aldı. Kavgamız ya da başka bir şey, umurumda bile değildi. Sadece buradan bir an önce evimize gitmek istiyordum. Yeterince sabretmiştim bugün için.

"Seni seviyorlar Derin. Kimse senin için kötü bir şey düşünmüyor merak etme."

"İnşallah."

"Çıkın şu odadan ya siz oraya tıkılın diye mi geldim düğününüze !?"

Çirkef Fatma'nın sesiyle Derin'den biraz uzaklaştım ve belindeki elimi çekip elini tuttum. Şuan çıkmazsak Fatma rahat vermeyecekti. Kapıyı açtığımda neden buraya tıkıldığımızla ilgili dırdır edip durmuştu. Hamile olduğundan dolayı eskisi kadar üzerine gitmiyorduk ama o aksine daha çok bunaltıyordu bizi.

"Aaa Fatma bak pastalar dağıtılıyor, senin canın çeker şimdi git istersen."

Attığım yemi yutmuştu ve bizi azad etmişti.

"Doruk ne pastası?" dedi Derin şaşırarak.

"Düğün pastamız?" dedim ama bana olan garip bakışlarından bir sorun olduğunu fark etmem uzun sürmemişti.

Şöyle izah edeyim ki yemek ve pasta işiyle ilgilenmesi için Fatma gönüllü olmuştu. Ve ortada pasta falan yoktu.

"Unutmuş mu? Fatma, bizim Fatma?"

Derin gülerek başını salladı.

"Sen dua et kendini getirmeyi unutmadı. "

"Bence bir an önce kaçalım çünkü pasta olmadığını öğrendiği zaman canıma okuyacak."

BİR KÜÇÜK AİLE MESELESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin