Patronum KİM NAMJOON -BİTTİ-

•3•

#HATIRLATMA 

Sonunda gelmiştik rüya'yı dürtmeye başlamıştım ama uyanmıyordu sonunda "rüya kalk" diye hafif bağırdığım da gözleri fal taşı gibi açıldı gözleri büyük ve yeşil olduğu için korkmuştum...

_________

"Korktum yaa! Uyuyan kişi böyle uyandırılır mı uyuz!!"

"10 dakikadır dürtüyorum ama uykun öyle ağır ki kalkmadın bende bağırdım, kardeşim gibisin o da böyle camış gibi uyuyor."

"Senin bide kardeşin mi var- Bir dakika sen bana camış mı dedin???"

"Evet ne olmuş dediysem?"

"Aish...uyuz!!"

O hâlâ söylenirken arabadan indim ve onu kucağıma alıp yürümeye başladım.

Rüya'nın ağzından

Ben hâlâ söylenirken kapımı açıp kucağına aldı ve  kucağına alıcağını tahmin etmediğim için hemen boynuna yüzlerimiz "çok yakın
ÇOK YAKIN ÇOK YAKIN ÇOK YAKIN" diye alarm veren beynimi susturunca gözlerimi etrafta gezdirmeye başlamıştım etrafa baktığımda sitenin otoparkı olduğunu anladım kapıdan içeri girdik ve 1 kat merdiven çıktıktan sonra asansöre bindik.

"13.kat"

"Ha?"

"13.kat düğmesine bas diyorum."

"He?heee tamam bastım...şey bana adını söylemedin."

"Namjoon,KİM namjoon ben"

"Teşekkür ederim namjoon yardımların için..."

"Önemli değil yardım etmeyi severim yani benim için hiç sorun değil..."

"Peki..."

"Saksıdan anahtarı alır mısın,soldaki."

"Tamam,biraz daha yana gel yetişemiyorum...heh aldım."

Ve kapıyı açtım,beni koltuğa yatırdı ve ayağımın altına yastık koyduktan sonra mutfağa gitti. Evi güzeldii ne ev dekorlarını severim,ben bunları düşünürken içerden bana seslendiğini duydum.

"Rüyaa, kahve ister misin?"

"Olur ama kahve çekirdeklerini çay kaşığının yarısından az olarak koy yani krem rengi gibi olsun ama biraz daha koyu..."

"Eeeee...tamam"

Çantamdan telefonumu alıp yarın stajerlik yapıcağım hastahaneyi aradım...

"Alo, merhabalar rüya karayel ben, yarın stajerlik için gelicektim..."

"Aaa,evet rüya hanım biliyorum, bir sorun mu var?"

"Evet bacağımı yaraladım bir gün boyunca yürümem gerekiyor. Yani yarın gelemeyeceğim malesef."

*ay çok üzüldüm rüya cidden bak şimdi düşünelim tüh tüh ne üzüldüm...kfkdkd*

iç ses öyle konuşurken ben kadının ne diyiceğini bekliyordum...

"Peki, ne zaman geliceksiniz?"

Dedim ya bir gün yürümemem lazım buda anlama kıtlığı yaşıyo galiba mkdngjrkf.

"Hmm...yarından sonra ki gün gelebilirim."

"Peki, iyi günler."

"İyi günler."

Deyip telefonu kapatım.Ve televizyonu açtım heralde açtığım için bir şey demez...

Namjoon'un ağzından

Telefonum çaldığında cebimden çıkardım ve kimin aradığına baktım hastahanenin danışması arıyordu.

"Alo?"

"Merhaba namjoon bey, rahatsız ediyorum ama biliyorsunuz ki yarın yeni stajeriniz gelicek-ti fakat gelemiyormuş, çünkü bacağında bir sakatlık olmuş..."

"Anladım o zaman yarın bende gelmiyorum hastalara başkası baksın."

Deyip telefonu kapatmıştım ve kahveleri alıp rüya'nın yanına gitmiştim pür dikkat televizyon izliyordu bende bir şey demeden yanına gittim ve oturdum eline kahveyi verdiğimde kahveye bakıp.

"Bu çok koyu olmuş."

*Bo çok koyo olmoş*

Elinden bardağı alıp mutfağa gittim ve tepsiye süt tozu, kahve tozu, sıcak su, bardak, kaşık vb. şeyler koyup geldim ardından sehbanın üstüne bırakıp koltuğa yayıldım..

VOTE+YORUM LÜTFEN YORUM YAZIP HİKAYEYİ NASIL BULDUĞUNUZU SÖYLERSENİNZ SEVİNİRİM❤❤❤

❤❤ANYOOONGGGG❤❤❤