Patronum KİM NAMJOON -BİTTİ-

•17•

#HATIRLATMA
Şansıma o sırada hemşire geçiyordu hemşireden sakinleştirici iğne alıp hoseok'a yaptım.
Hemen uyumuştu yanından çıkıp Min kyung'un yanına gittim...
_______________

Kapıyı çalıp içeri girdim hoseok'un anlatıkları ile çok kötü olmuştum sürekli söyledikleri aklımda yankılanıyordu... O sırada gözümün önünde sallanan el ile kendime geldim.

"İyi misin?"

"İ-iyiyim."

O sırada gözim bir yaş çeneme dığru yol aldı.

"Bence hiç iyi değilsin ne oldu? Biri bir şey mi yaptı?"

"Namjoon h-"

"Yoksa o piç mi bir şey yaptı!? Dur ben göstericem ona!"

Tam kapıya doğru ilerliyordu ki kolundan tuttum ve olumsuz anlamda başımı salladım.

"Gel otur anlatıcam sana.."

"Tamam, geç şuraya."

Oturup her şeyi anlatmaya başladım.
____________

"Daha gencecik bir kız yazık değil mi ona ya."

"B-ben diyeceğimi bilemiyorum." (bende gerçekten ne yazıcağımı bilemedim 🙂)

Burnumu çekip bakışlarımı min kyung'a çevirdim onun gözleride yere odaklanmıştı.

"Neyse, çoktan giden kişiye gitme desende ne fark eder değil mi?"

"Neyse, senin işin bitti mi?"

"I-hı."

"Tamam, çıkalım hadi."

"Tamam, önlüğüyle bırakıp geliyorum."

"Gerek yok buraya bırak yarın sabah alırsın."

"Tamam."

Önlüğüme çıkartıp askıya astım ve beraber çıktık önce onun evine gidip eşyaları alıcaktık. Otoparka geldiğimizde arabasının kilidini açtı ve bindi tanrımm arabası çok güzeldi beyaz nissan qasqai idi.

"Evin ne kadar uzakta?"

"30-35 dakika falan."

"Çok uzak değilmiş."

Ayakkabılarımı çıkarıp emliyet kemerimi çıkardım ve bacaklarımı kendime çektim kafamıda cama yaslayıp yolu izlemeye başladım.

"Kemeri neden çıkardın?"

"Sıktı."

Yolun kenarına çekip bana döndü ve kemerime uzandı sonra elime verdi ve önüne döndü.

"Tak şu kemeri."

"Hayır, ben böyle gayet rahatım kemer rahat etirmiyor."

'Başlarım senin rahatına tak şu kemeri!"

"Hayır, takmıcam."

"RÜYA, TAK ŞU KEMERİ!"

"Bağırma be, rahattım ben böyle."

Deyip kemerimi taktım.

Namjoon'un Ağzından

Emlakçıdan yedek anahtarı alıp rüya'nın evine gelmiştim. İşte arkadaşım olmayabilir ama gerçek hayatta arkadaşım ve onu ilk gün evime getirdiğinde telefonunu almıştım o sırada "11 stember happy birthday" Yazıyordu İngilizce yazdığı için anlamıştım.

Bugün de 11 eylüldü pasta almıştım, çikolatalı sevdiğini düşündüğüm için öyle aldım. Elimdeki pastaya dolaba koyup hediyeyi de kapının yanında ki dolaba koydum içeri geçip televizyonu açtım ve (bundan sonrasını arkadaşıma yazdırdım😊) güzel bir film aradım.