Patronum KİM NAMJOON -BİTTİ-

•23•

MEDİA = KUMSAL:)

Nabersiniz bakam danoneler şuan başım acayip derecede çatlıyor o yüzden bölümü hızlı bir şekilde yazıcam yalnışlarım varsa şimdiden sorry ( diğer bölümleri gözden geçiriyorum yalnışları düzeltiyorum)

Keyifli okumalar...OY+YORUM PLSS♥

------------

#HATIRLATMA

Heeeh tam oldu

RÜYA İLE REZİLLİKLER MUTLU SEYİRLER DİLER

--------------------

Kızaran yüzümü saklamak için bağcığımı bağlıyormuş gibi yaptım.

 "Kardeşim ile ilgili bilgi verdiğiniz için teşekkürler iyi günler."

O çıktığında namjoon beni yerden kaldırıp benim boyuma gelmek için eğildi. Çok sağol bir kere daha ne kadar kısa olduğunu hatırlattın.

 "İyi misin?"

 "E-evet."

 "Acımadı değil mi bir yerin... Kızardın mı sen yine kıyamam ben sana."

Deyip sarıldı. BANA. SARILDI!!

Buda kalp ya... Allah'ım çok güzel kokuyor bırak beni orda ölüyim lütfeen.

"Rüya..."

 "Efendim?"

 "Bu akşam ilk randevumuza çıkalım mı?"

Omuzlarından onu ittim.

 "İ-ilk randevu mu?"

 "Evet... Benim ile ilk randevumuza çıkar mısın?"

 "Bilmiyorum."

 "Lütfeen~~"

 "Tamam."

Ani hareket ile beni kucağına alıp döndürmeye başladığı için refleks olarak kollarımı ve bacaklarımı ona doladım. Fakat cebimdeki telefonun titremesi ile beni yere indirdi. ekrana baktığımda "Bela arıyor..."

Yani başımın belası kuzenim arıyor.( Kuzen mediada)

 "Efendim?"

 "Kuziş napıyon?"

 "İşim var kumsal çabuk söyle."

 "Vayy ne işlerin var senin yavrum?"

 "Yaa sabır! Ne var?"

 "Senle de iki dakika sohbet edilmiyor be! Ben kore'ye geldim daha doğrusu teyzem yolladı seni kontrol edicekmişim havaalanından alsana beni."

 "Teyzen mi? Ben onların umurlarında bile değilim neden seni yollamışlar?"

 "Bilmiyorum hadi ya yandım çok sıcak bura- Lan insan mısın sen? Bu ne yakışıklılıkdır yarrabi. Kapa kapa!"

Telefonu suratıma kapatmıştı.

 "Kimdi o?"

 "Kuzenim kore'ye gelmiş havaalanın daymış şuan onu almamızı istiyor."

 "Almamızı?"

 "Evet, sende geliyorsun işin yoksa çıkalım."

 "Tamam, sen bütün hastalara baktın mı?"

 "Evet."

 "Tamam hadi."

 "Ben min kyung'a anahtarı veriyim sen aşağı in."

Başını olumlu anlamda sallayıp çıktı. Bende peşinden çıktım beş adım atıp min kyung'un odasına girdim. -kareleri sayarak gittim-