Patronum KİM NAMJOON -BİTTİ-

•13•

Cidden ben bu hikayeye daha yeni başladım ve bir takım kişiler gelip hikayeme laf ediyorlar yok işte 12. Bölüme geldin hikayen hâlâ okunmuyor neden devam ediyorsun ki, hikayen berbat bence bitir sende daha fazla uğraşma... 😤 arkadaşım sanane ben yazmaktan zevk alıyorum en azından yazdıklarım sadece bir kağıt parçasında kalmıyor illaki kitabımı sevenler var. Bu 1-2 kişi bile olsa benim için bir mutluluk belki ilerki zamanlarda okuyan sayım artıcak. Sen eğer hikayemi sevmiyorsan okumak zorunda değilsin o yüzden kitabımı derhal terk edebilirsin ben sana kalma zorunluluğu vermiyorum...

Her neyse keyifli okumalar. Eğer yanlışlarım varsa sorry
YORUM+OY PLS
------------------------
#HATIRLATMA
Deyip sarıldı, kemiklerimi kırdı hayvan Min kyung benden 1 yaş büyük o benim için arkadaştan çok abim gibi onu öyle görüyorum, o da beni kardeşi olarak görüyor ve öyle davranıyor...

"Min kyung k-kemiklerim... Kırılıcak!"

Deyip ondan ayrıldım.

"Banane. Ben sıçanımı özledim, sarılarak özlem gidemiyorum istersen yanaklarını öpüp, ısırarak özlem gidere bilirim."

"Hayır hayır hayır! H-hiç gerek yok! Sarılmak en iyisi ama bu kadar yeter."

Deyip rameni almıştım o sırada gözü alışveriş arabama kaymıştı.

"Voov, ne oldu depresyona mı girdin yoksa özel günler mi geliyor?"

"A-a! Terbiyesizleşme Min kyung her hafta gelmiyeyim diye aldım o kadar ayrıca sebzeli ramen benim.

"Hey! Seni sıçan kaş göz arasında nasıl aldın onu ya!"

"Ben alırım. Neyse sonra konuşuruz işe gidicem ben daha."

"Staja mı? Bende şey sorucaktım benle eve gelsene yerleşmeme yardım edersin."

"Olmaz! Gitmem lazım geç kalırsam soğuk nevale kızıcak bana."

Soğuk nevale dediğimde gülme krizine girmişti...

"So... Soğuk hahaha... Soğuk ahahha... Soğuk ne...soğuk nevale hahaha..."

"Tamam yeter ya!"

"DLEPSMJDKE"

O hâlâ gülüyordu bende daha fazla geç kalamıcağım için arabamı da alıp kasaya doğru gitmeye başladım. Fakat bileğimden tutup kendine doğru döndürüp saçlarımı karıştırdı.

"Senin trip atmanı özlemişim sıçan."

"Yaaa! Saçlarımı yapana kadar canım çıktı benim."

"Yiii! Siçlirimi yipini kidir cinim çikti binim. Hadi işe geç kalıcan sıçan yürü."

"Hodo oşo goç kolcon soçon yoro. Hadi görüşürüz."

Aslında şuan işe hiç gitme isteğim yok ayrıca ben bu kadar poşetleri nasıl taşıcam ya birürü poşet olucak.

"Yardım ediyim mi? Sonuçta yardım edeni tanrı sever."

"Te! Allah'ım ya tamam, olur..."

"Hadi o zaman sıçan düş önüme ne alıcaksan al gidelim."

"İşte kimin abisi yha! Yerim seni."

Diyip yanaklarını sıktım çok tatlı duruyordu şuan.

"Yha! Kızartıcaksın sonra kızlar beğenmiyor. Hadi gidelim al şu alcaklarını."

Diyip market arabasını elimden alıp sürmeye başladı.
...............

Sonunda eve geldik gelirken dondurma almıştık. Saate baktığımda yarım saat geç kalmıştım kesin geberticek beni. Hemen otobüs durağına gidip gelmesini bekledim. O sırada cebimde hissettiğim titreşim ile telefonumu çıkardım, ekrana baktığımda"namjoon arıyor..."yazısını gördüm.

İçimden " Ahada sıçtın rüya şimdi ne bok yiyicen" Diye geçirdim.

"Alo?"

"Nerdesin sen!! Yarım saat oldu hâlâ yoksun!"

"Özür dilerim, saate bakmayı unut-"

"Bana mazeret uydurma ve hemen hastaneye gel rüya!"

"Peki hocam, ama otobüsü kaçırmışım yani daha geç kalabilirim."

"Boşver otobüsü taksiye bin ben ödicem hadi."

"Tamam, hocam geliyorum iyi gün-"

Daha cümlemi tamamlamadan suratıma kapattı hayvan ya!
.............,...

Kapıyı tıklatıp içeri girdim o sandalyesine oturmuş telefon ile uğraşma derdindeydi... Kafasını kaldırıp bana baktı ve ayağa kalkıp masanın önüne gelip üstüne oturdu.

Ve bana bakmaya etti kendini sakinleştirmeye çalışıyormuş gibiydi.

"Sana geç kalmıcaksın demedim mi?! Ama sen tam 50 dakika geç kaldın!!"

"Özür dilerim b-"

"Sen ne? Rüya, sen ne?! Ne yapıyordun da bu kadar geç kaldın?"

"Ben bir arkadaşımı gördüm onunla konuşurken zamanın nasıl geçtiğini anlamamışım."

"Çık! Çık şu odadan sonra cezana karar vericem!"

Hiç birşey demeden odadan çıktım ve kapıyı kapattım.

"Kanem suratlı soğuk nevale!"

O sırada içerden namjoon'un bağırış sesi geldi.

"NE DEDİN SEN!!"

Aha şimdi boku yedin rüya... Kapı açılma sesi geldiğinde yavaşça arkadamı döndüm.

"Hiç, havalar diyorum çok sıcaklamamış mı diyordum. Sizcede sıcak değil mi? "

"I-hı... Çok sıcak önlüğünü bıraktın al."

Deyip suratıma fırlattı daha sonra kapıyı yüzüme kapayıp beni öylece bırakıp gitti. Nereye gitsem acaba, Jin'in yanına zaten doktor yollamışlardır. Bende kantine indim. Ve çikolata alıp, masaların birine geçtim...
.................
Yorum ve oylarınızı bekliyorum minnoşlar kendinize iyi bakın.

❤❤ANYONGG❤❤❤