Bölüm 16 "Araba Yarışı"

986 60 6
                                    

Hatırlatma:

  Akşama kadar burda takıldıktan sonra motorlara binip eve gitmeye başladık. Kırmızı ışıkta durunca bizimkilere dönüp motoru bağırttım. Bu bizim aramızda yarış yapma anlamına geliyo. Onlarda aynı şekilde karşılık verince ben motoru boğmaya başladım ve yeşil yanar yanmaz yardırdım. Geçen gün keşfettiğim kestirmeye sapıp daha çok gazlamaya başladım. Bir anda önüm bir sürü araba çıkamasıyla bur da araba yarışı düzenlediklerini anladım. Katılırdım ama şuan zaten bir tane yarıştayım. Ben tam onların arasına karışmış geçmeye çalışıuyoken arkadan siren sesleri geldi. "S*ktir s*ktir s*ktir"   

Ben daha çok gaza basıp kimse fark etmeden şu yoldan kurtulmaya çalıştım ama bir çok yarış arabası sağ sola sapa sapa gittiği için şuan polisin tek takip ettiği 3 araba artı 1 motor olarak gitmeye devam ettik. kaskım olmadığı için sağ döndüm ve üstü açık arabada ki çocuğa bağırdım "HEY! BANA YAKLAŞ. İKİMİZİDE KURTARICAM!HADİ!" Çocuk bir arkasında yaklaşmaya başliyan polise baktı birde bana ve sonunda kaybetcek bir şeyi olmadığını fark edip bana yanaşmaya başladı.

Ben motorda ayağa kalktım (bu sadece bir kitap ve ben sonuna kadar abartıyorum. Asla denemeyin. Sorumluluk üstlenmiyorum.) çocuk gözlerini belerterek bana baktı ama ben şuan onu tınliyicak durumda olmadığım için çocuğu es geçip motoru yanda ki ormana doğrultup arabanın arka koltuklarına atladım. "Sen delisin." çocuğa kısa bir bakış atıp elimi direksyona uzattım "Evet biliyorum şimdi eğer bütün geceyi nezarethanede geçirmek istemiyosan yavaşca yan koltuğa geç." çocuk kısa bi süre tereddütte kalsada dediğimi yaptı. Sürücü koltuğuna geçer geçmez gaza basmaya başladım. Cebimde ki telefon çalınca hemen çıkarıp açtım. "Alo cenk beni dinle bizim eve giderken tam ışıklardan 20 metre sonra sağa dönen bi kavşak var hemen oraya gelin. Polis peşimde" "Tamam bekle" telefonu yüzüne kapatıp telefonu arka koltuğa attım. Demin telefonu tuttuğum elimle saçlarımı geriye atıp çocuğa döndün. Baştan aşağı süzdükten sonra "Altında ki araba porsche, ceket Zara, pantolon Tommy Hilfiger'in yaz 2016-2017 yaz koleksyonu ayrıca boynunda ki dövme tattom gallery'nin özel tasarım dövmesi. Araba yarışına da katıldığına göre bağlantıların var. Güzel" 

 Çocuk bana şaşkın bir şekilde bakarken biraz daha hızlandım ve durduğum yerden drift atmaya başladım. Drift atarken belimden silahı çıkartıp camdan bir tane polis arabasının tekerine sıkmaya başladım. 1 gitti kaldı 3. Arabayı düzelttikten sonra gaza biraz daha yüklendim. Solda ki kavşaktan 5 araba çıktı ve etrafımızı sardı. Bu arada bizle kaçan diğer arabalara ne olduğunu merak ediyosanız eğer onlar cayalı çok oldu. "Noluyo lan" yolcu koltuğunda ki çocuğa dönüp sırıttım "İşte bahsettiğim buydu" Ege camı açıp bana döndü "Lara  iki dakika yanlız bırakılmaya gelmiyosun amk ya" ben şirin bi sırıtma yolladım. O sırada sağdan mert geldi "Knk bizi hiç çağırma zaten ." "Salak çağırdım ya" "Doğru lan" ben göz devirdim solda egenin arabası bira geriledi ve onun yerine erhan geldi "Lara karınca taktiği" ben başımı salladım.

Karınca Taktiği: karıncaların karliçe karıncayı korumasından aldı adını. Bi kişi ortada giderken diğerleri etrafını sararak drift bu sırada da sürekli yer değiştirerek herkes ortadakini koriyicak. En sonda ortada ki kişi için bütün arabalar yol açıcak ve ortada ki çıktıktan sonra dönmeye devam edicekler. Böylece ortadakinin gittiğini kimse fark etmiyicek.  En sonda herkes sağ sola dağılıcak

 Biz karınca taktiğini yapmaya başliyinaca yanımda ki çocuk korkarak bana döndü "N- ne-ne oluyo" "Karınca taktiği. Birazdan anlarsın"  Mertler yerdeğiştirerek hızlı hızlı drift atarken biz hareketsiz duruyoduk. Polislerin dikkatini dağıtınca bana yol açtılar ve çıkmamı sağladılar. Ben hemen ilk kavşaktan saptım ve daha da hızlanıp kısa bi çığlık attım. Sağıma dönüp çocuğa baktım "Eeee nereye bırakiyim seni" çocuk galiba hala yaşanılanların şokundaydı ki bi bana bide arkaya bakıp durdu. "blue bar" "Okey. Bu arada arba bu günlük bende kalıcak yarın saat 10 da blue'ya getirttiririm" "Tamam" "adın ne" " ateş senin." "lara" ve böylecede sohbetimiz bitmiş oldu.

Barın önüne gelince arabayı park ettim ve beraber arabadan indik. "Sen nereye abla" aa abla dedi filan diye şaşırmayın çünkü çocuk daha 16 yaşında bi şeydi ve bana abla demesi çok normal. "İçeri. Kötü bi gün geçirdim biraz içicem." ateş hevesle bana döndü "O zaman seni abimle tanıştıriyimi. Buranın sahibi" hafif tebessüm edip başımı salladım. İçeri girince bar bölümünü geçip bir koridora girdik. Bizi gören her koruma başıyla selam veriyodu.

  Büyük siyah bi kapının önüne gelince ateş bana kısa bir bakış atıp içeri girdi tabi bende peşinden. "Selim" "Lara" evet şuan karşımda büyük koltukta oturan bir adet selim duruyo. Selim hemen kalkıp yanımıza geldi. "Senin burda ateşle ne işin var" "Bir dakika siz nerden tanışıyosunuz" ben ateşe kısa bi bakış attım "Aynı okuldayız ve ayrıca burda olma sebebinde kardeşinin başına iş açması" selimin kaşları çatıldı "İş açması derken" burda araya ateş girdi "Abi bak yarıştaydım bi anda polisler geldi. Lara abla o sırada motor sürüyodu bi anda motordan arabaya atladı sonra arkadaşları filan geldi kurtulduk. Ama görmen lazım çok havalıydı." selimin çatık kaşları hemen düzeldi ve bana gülümseyerek baktı. "Teşekkürler" "bi şey değil." gördüğüm ilk koltuğa yayılarak oturdum.

  "Eeee nasılsın" ateş ve selim de yanyana karşımda ki koltuğa oturunca konuşmaya başladım. "İyi iyi de bu gün neler oldu bir bilsen." benim bir anda dedikoducu karılar gibi tavrımın değişmesiyle o da beni taklit etti. "Noldu noldu" Ben bu gün olanları anlatmaya başladım.

"...ve sonuç olarak güneyle çıkıyoruz" yüzü garip bi hal aldı ve zoraki bi gülümseme yolladı. "Ö-öyle mi te-tebrik-tebrik ederim" ben kısa bi tebessüm edip "Eywallah" neyse ne ben gidiyim artık çocuklar merak etmiştir." başını sallamasıyla ayaklandık ve sarılıp çıkışa yöneldim. Bardan çıkınca arabayı göremedim ve belki arkada otopark vardır diye arkaya doğru gittim. Zamanlamanın bu kadar b*ku 7-8 kişi içerisi varken burda içiyolarmış. Ben hemen kendimi farkettirmeden arkamı dönüp gidicekken "Şşşt güzelim nereye ya daha karpuz kesicektik." bi anda sokağı iğrenç kahkahalar kapladı. Ben duymamış gibi yapıp gidicekken arkadan biri kolumu tutup beni kendine çekti.

 "Bırak beni o*ospu çocuğu" çocuk ettiğim küfüre sinirlenmiş olucak ki tokat attı. Ben yere düşünce beni yerde tekmelemeye başladı. "Olum çok b*kunu çıkarma işimiz var kızla" "Hayrola gençler ne işi." sokağın başında selimin sesi duyuldu ve herkes ona bakmaya başladı. Ben yerde kıvrılmış acı çekerken başımda ki çocuğu itip yanıma çöktü. "Lara iyimisin güzelim. Gerçi benimki de soru. Biraz daha dayan şunların işini bitiriyim hastaneye gidicez." ben sallayabildiğim kadar başımı salladıktan sonra etraftan kavga ettiklerini belli eden sesler geliyodu. Gözümü açıp bakınca 2 tanesi yerde yatıyoken 2kişi de selimin kollarını tutuyolardı. Bi tane çocuk kum torbasıymış gibi selim yumruklarken selim bi anda onu tutan adamlardan güç alıp karşısında ki çocuğun göğüsüne tekme attı. Gözlerim benden izinsiz kapanırken geri kalanını izlemedim.

 Bi arkadaş bölümleri kısa yazıp geç yüklediğimi söylemişti. Ben de dediklerini dikkate aldım bu şekilde 2 günde bir veya her gün birer bölüm atıcam ama o kadar uzun olmazlar en az 1000 en fazla 1500 kelime yazarım her halde. Neyse. Herkese iyi okumalar. Bir daaha ki bölümde görüşmek üzere see you.

Yeni LiseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin