Babam sözünde duruyordu, daha sık gidiyorduk Afyon'a.
Bir süre sonra afyona tren rayları döşendi ve artık 6 saatte orada olabiliyorduk bu işimizi daha da kolayladı.
Dilara ile muhteşem ve unutulmaz anılar yaşıyorduk.Unutulmaz anılar...
Evet halam iyileşmiştir.Bir göğsü alınmıştı,bu başlarda biraz buruk olmasına sebep olsa da zamanla alışmıştı.En azından sağlıklıydı ve bizim yanımızdaydı.
İlkay ablam üniversite sınavı döneminde amansız bir bağımlılığa kapılmıştı -filmkoliklik-. Sabahtan akşama kadar ciddiyetle film izliyor ve gözlerini ayırmıyordu.Yüz ifadesi tek bir saniye değişmiyor ve bizi duymuyordu.
Birgün filmi birlikte izlemek istedik.Tamam o zamanlar filmlere çok bir ilgim yoktu ama babamlar sayesinde sayısız etkileyici film izlemiştim.
Gerçek hayatta en ufak olaylara ağlayan bir tip olsam da filmler beni ağlatamıyor etkileyemiyordu.En acıklı sahneleri bile anlamsız bir yüz ifadesiyle izlemeyi sürdürürdüm.
Ama bu film,bu film beni ilk defa ağlatmıştı.
"Kızkardeşim icin " kan kanseri olan ablasına organ nakli yapılabilmesi için aynı genetiğe sahip bir tüp bebek,büyüdükçe bebeğe uygulanan sayısız ameliyat ve üzüntüsünden mantığını kaybeden bir anne.
Üstünden yıllar geçmesine rağmen her sahnesi aklımdadır ve ağladığım tek film olmasıyla diğerlerinden çok daha özeldir.
Yine Lösemi...