4.9

15.3K 897 110
                                    

Uygar'ı bir çocuğun üstünde bulmuştuk, Esin onu tutarken, ben de kendimi tutamayıp, çocuğa vurmuştum. Ardından Uygar'ı şikayet etmesi üzerine hepimiz müdürün odasındaydık.

"Uygar, evladım bu kaçıncı?"

"Vallaha hocam ben de saymayı bıraktım." dedi ellerini kaldırırarak.

"Oğlum cıvıma, bu sefer de mi Göknil yüzünden?" dedi müdür.

"Ama ayıp oluyor hocam." dedim.

"Kızım ne ayıbı? Ben bu çocuk yüzünden kaç veliye açıklama yaptım haberin var mı senin?"

"Vallaha hocam, sizde öğrencilerin ağzını tutsaydınız. Arkamdan konuşurken sorun yok ama biz dövünce var, değil mi?" dedim.

"Annem peki, hiçbir şey söylemeden geldim de, duysa anneme o velilere yaptığınız açıklamadan daha fazlasını yapardınız. Annem şuraya gelse, bu kapıdan çıktığında siz istifa dilekçenizi yazıyor olurdunuz." dedim ve kapıyı işaret ettim. Adam haklı olduğumu anlayınca, başını salladı.

Kapının dışında Ilgar'ı beklemiyordum, duvara yaslanmış bir şekilde bakıyordu bize. Sonra aniden kalktı, bana baktı bir süre.

"Konuşalım mı?" diye sordu.

"Ne konuşacağız ki?" diye sordum bende.

"Bir şey işte." diye mırıldandı.

Arkamı döndüm, arka bahçede bu saatlerde kimseler olmazdı. O yüzden yürüyorduk.

"Benim yüzümden o haldeydin değil mi?" diye sordu birden.

"Sence?" diye sordum histerik bir şekilde.

"Şey ben,anonimin sen olduğunu bilmiyordum. " dedi.

"Salaksın, hani cidden bebeğe söylesen adımdam bile fark ederdi. Ulan ismim Göknil, başı Gök ya Gök." dedim sinirle.

"Tam üç yıl, Ilgar. Gözlerinin içine baktım ben, anla diye. Ama sen benim olmama ihtimal bile vermedin." dedim.

"Niye uğraşayım arkadaşım olsan, banane der geçerdim. Kimse mutlu olsun diye çabalamam ben. Bazen uğraştıklarım boşa gidiyordu ama sen de boşa gideceğini bile bile, uğraştım."

"Al sana anonim, başkasını bekliyordun biliyorum kusura bakma." dedim.

"Her neyse,kimi seviyorsan ya da hoşlanıyorsan ona git." diye söylendim. Tam ayağa kalktığımda, elimin üstünde elini hissettim o an, bayılacak gibiydim.

"Zaten ondayım," dedi ve bir anda beni kendine çekti.

"Bismillahirrahmanirrahim," dedim bir anda.

"Ilgar, sen ciddisin?" dedim, o da başımı öptü.

"Ciddiyim, ama ben Vural'ım." dedi.

O an, o an için, benden daha mutlusu yoktu.
O an, paha biçilmezdi.

gelmeyenin gelişi|textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin