Maddenin insana hitap eden iki boyutu vardır. Bir boyutu akla hitap eder, ikinci boyutu ise insanın kalbine, duygularına ve ruhuna hitap eder. Bilim maddenin akla hitap eden boyutunu inceler. Oysa maddenin en güzel ve en gizemli boyutu ise kalbe ve duygulara hatta insanın ruhuna hitap eden boyutudur. Maddenin asıl manası da bu boyutta gizlidir. Hatta mananın maddeden üstün olduğu, mananın bir hakikat, maddenin ise geçici olduğu bu boyutta daha rahat anlaşılır. Örneğin insanın avret yerinin ayıp olarak algılanması maddenin duygulara hitap eden boyutuyla ilgilidir. Yada doğada ve evrendeki maddi değişim ve dönüşümlerin. Insanin duygularinda ve ruhunda bıraktığı etki üzerinden yola çıkılarak örnekler çoğaltılabilir . Ortaya devasal bir duygusal kombinasyon çıkıyor. Hatta muazzam bir duygusal senfoni... Maddi olarak düşünüldüğünde insan sadece koca bir atom yığınıdir. Oysa mana olarak bakıldığında insan çok daha muazzam bir varlıktır. Bu da maddenin asıl mana boyutuyla ilgilidir. Bu duygusal boyutun geliştirilmesi ve mantığının analiz edilmesi, şiire edebiyata ve sanata devasal bir katkı sunacaktır. Hatta dinlerin daha iyi anlaşılmasına bile büyük katkı sunacaktır....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Şehir (Bajarê Wenda)...Kayıp Bir Şehrin Hikayesi (Çîroka Bajarekî Wenda)
Poetry/.... Kürtçe ve Türkçe Şiirler.... / Kayıp bir şehrin hikayesi... Kayıp bir şehrin hikayesiydi bizimkisi, Çok şey yaşanırdı, ama kimseler bilmezdi, Geceler en güzel bizde yaşanırdı, Sözün en güzelinden konuşurduk, İçten, samimi, yalansız ve katıks...
