Kadın adamın sol tarafına dokunup dedi ki;
Nedir beni burada kutsayan şey....
Adam şöyle der;
Bir kalpten fazlasıdır elbet. Bir bilinç, bir var olma ve yok olmanın bilincidir. Kutsalını bu imanla kuran bir aşkın bilincidir....
Kadın; anlamadı elbet ama şöyle dedi; bu dediklerin günah, hangi insan bir mabed olabilir ki yada kalbinde yarattığın mabede hangi kadın günahına ortak olmak ister ki....
Adam güldü elbet. sonra dedi ki; günaha bulaşmayan insan kutsala ihtiyaç duyabilir mi, mabed yaratabilir mi? hatta tanrı'ya bile ihtiyaç duyabilir mi? Kadın sustu ve adam susmadı elbet.....
Bir cehennem ütopyasıyla yaşıyorsun kadın ve günahlarının kefaretini oraya saklıyorsun, bir bilinmeze satıyorsun her şeyi...
Oysa ben senle günaha bulaştım ve günahkarlığımı senin sunduğun cehennemde yaşıyorum. Ve aslında ''mabed'ime, kutsalıma söz uzatmak günah...'' Kadın susmadı, susmak günahların en büyüğüydü şimdi. Ve dedi ki mabedini yıkmak borcum olsun. Günahlarını bölüşmeye ve sende tekrar insan olmaya geleceğim.
Adam, bu umudu zulasına koydu. İnançsızlık ve umutsuzluk bertaraf edildi kadın tarafından. beklemek ibadetti artık....
Ama gelmedi kimseler. Günahını-cehennemini bölüşecek kadın, kötü bir tanrı gibi ihanet etti. Ve o günden beri yaratılan mabed bir sığınak değil; acıyı tanrılarla, o kadınla bölüşemeyen bir adamın kendini her an öldürdügü bir yer olarak kaldı...
Sonrası iskencenin bilinciydi sadece. Acı ile yoğrulmanın bilinci..
Ve İnsan olmanın zaafı, belki de insanoğlunun kendi intiharının meşru dayanağı.. Bu sefer de adam anlamadı, sustu öylece. Mabedini yıkacak inancsizligida cesaret edemedi, secdesinden de kalkamadı. Ve son sözünü düştü; tek başına bir hakikate inanmak eksik bir tanım biliyorum. Bu yüzden inancsizliğını sorgulayamam tanrı'çam. Çünkü dinime geçmen ateş pahası. Zira ateşi göze almakta inanç ister. Ve sen her temelde bunu taşıyamayacak kadar soyutsun ve inkarcı. O yüzden cehennemden sorumlusun...
Kutsal hakkı için; artık mabedimin her köşesinde-her zerresinde ateistsin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Şehir (Bajarê Wenda)...Kayıp Bir Şehrin Hikayesi (Çîroka Bajarekî Wenda)
Poesia/.... Kürtçe ve Türkçe Şiirler.... / Kayıp bir şehrin hikayesi... Kayıp bir şehrin hikayesiydi bizimkisi, Çok şey yaşanırdı, ama kimseler bilmezdi, Geceler en güzel bizde yaşanırdı, Sözün en güzelinden konuşurduk, İçten, samimi, yalansız ve katıks...