12 Nisan 2011
...
Jong In, yabancı olduğu güven duygusunu tek bir bakışla sağlayan gencin ardından bakarken onu karşıdan izleyen ikili, esmerin sakinliğiyle şoke olmuştu. Bulundukları hipnozdan ilk çıkan Yixing oldu ve çantasını sormak için havaalanının güvenlik ofisine girdi.
Kris bir süre daha Jong In'i özlemle izledi ve sonunda karşısındaki esmere yaklaşıp sarıldı. Yine eski günlerdeki gibi, üçü birlikteydi. Kris, Jong In'den biraz uzaklaşıp imalı bir gülümsemeyle sordu. "Az önce ki gülümsemenin nedenini tekrar görmek ister misin?"
Jong In de imalı gülümsemesiyle cevap verdi. "Buraya dönme nedenimizi unutmadın ve gerekenleri yaptın umarım. Ben dışarıda bekliyorum. Yixing'i de alıp gel lütfen ve acele et".
Jong In, Kris'in elindeki valizi alıp çıkışa doğru yürümeye başlarken kendisiyle çelişen iç sesi o genci tekrar görebilmek adına isyan çığlıkları atıyordu. Ancak Jong In kalbinin sesine kulak tıkamaya alışkındı.
Aklına gelen düşünceyle arkasını dönüp Kris'e seslendi. Kris esmerin fikrini değiştirdiğini, etkilendiği gençle tanışmak istediğini düşünüp piç bir gülümsemeyle döndü. Jong In, Kris'in yanılgısından zevk alarak ona yaklaştı, elindeki valizi bıraktı, boş elini ona uzattı.
"Telefon"
"Ne?"
"Telefonunu ver Kris, ihtiyarı aramam lazım merak etmiştir. Hadi dışarıda bekliyorum sizi"
Kris telefonunu esmere uzattı ve daha birkaç dakika olmuş olmasına rağmen usanmış gözlerle karşısındakine bakıp, gözlerini devirdi. Güvenlik ofisine yönelip, içerideki şapşalı alıp bir an önce buradan çıkmak istiyordu.
Jong In aldığı telefonu cebine koydu havaalanı çıkışına ilerledi. Sigara içebileceği sakin bir yer buldu, sigarasını yaktı ve telefonu çıkarıp ihtiyarı aradı.
"Benim"
"..."
"Merak etmene gerek yok demiştim sana. Artık çocuk değilim."
"..."
"Ben de seni özledim.
Kris mi?"
"..."
"O iyi merak etme, hayır daha fazla büyümemiş. Sadece 1 yıldır görmüyorsun ihtiyar. Hem daha ne kadar büyümesi gerekiyor"
"..."
"Yixing'le birlikte güvenliğe takıldılar."
"..."
"Hayır, endişe etme kavga falan etmedim. Hem tutuklansam seni nasıl arayabilirim."
"..."
"Hayır, o iki şapşal da tutuklanmadı. Kimse tutuklanmadı sakin ol. Tamam, gelince seni aramalarını söylerim.
Merak etme ölmeden Kris'i bulmayı başardığımızı söylemek için aradım."
"..."
"Peki, ölümden bahsetmeyeceğim."
"..."
"Bilmiyorum Kris'in kaldığı yerde kalırız bir süre sanırım. Zaten Extraordinary'nin inşası tamamlanmak üzere demişti, en son konuştuğumuzda.
Kendi evimize taşınmamız çok uzun sürmez."
"..."
"Sen geldiğinde her şey hazır olur."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GeceGunduz...
Fanfiction"Sadece hakkım olanı istedim. Belki biraz intikam, biraz bedel, biraz eğlence... Mesela, asla huzur istemedim. Ya da aşk. Ama..." -Kim Jong In "Bazen o gece orada olmamalıydım diye düşünüyorum. Orada olmasaydım da inandığım doğrular yerle bir o...