Yoongi Hyung için doğum günü partisi hazırlıyordum.
Hoseok Hyung ve Yoongi Hyung stüdyoya gitmişlerdi. Yoongi Hyung, doğum gününü unuttuğumu sanıyordu. Umarım, şaşıracaktı.
Bir kafe vardı, Kyungsoo’nun işlettiği bir kafeydi. Şirinliği sebebiyle burayı seçmiştim, Kyungsoo’da Hoseok’un arkadaşıydı, kolay olmuştu.
Kafe sabahtan beri kapalıydı ve sabahtan beri süslemek için uğraşıyorduk. Bence güzel de olmuştu.
Akşama doğru, yaklaşık saat altı civarlarıydı, Hoseok Hyung’ı aradım. Kafenin neredeyse hazır olduğunu ve çıkabileceklerini söylemiştim. Yaklaştıklarında haber verecekti ki biz de mumları yakacaktık.
Işıklar kapalıydı ve küçük bir flaş ile kafenin bar kısmında duruyorduk. Hoseok Hyung arayıp 5 dakikaya kadar geleceklerini yazmıştı. Işıkları kapatmış, pastayı elime almıştım.
Kibrit elimde, hazırda bekliyordum. Birkaç saniye, en fazla bir dakika, sonra Hoseok Hyung çaldırmış ve ben de mumları yakmış, flaşı kapatmıştım. Bar kısmında yere çökmüştük.
Kapıdan girdiklerinde herkes, Seokjin Hyung, Namjoon Hyung, Jungkook, Taehyung, Kyungsoo, Jongin, Sehun ve Luhan, bir anda ayağa kalkmıştı.
Ben de, onların içerisindeydim. Yoongi Hyung ilk olarak geriye doğru kaçmış, daha sonra da gülümsemişti.
Doğrudan bana bakıp gülümsüyordu. Ben de ona gülümsüyordum. Gülümseşiyorduk.
Topluca orta kısma doğru ilerliyorduk. Elimde pasta olduğu için en önde ben vardım.
Yoongi ve Hoseok Hyung da bize doğru gelmişti. Pastayı gördüğünde diş etlerini görmüştüm.
Pastada ikimizin bir fotoğrafı vardı. Yoongi Hyung bir köpek tutuyordu kolunda. Ben ise ona bakarak gülümsüyordum. Fotoğrafı Taehyung çekmişti. O günü çok iyi hatırlıyordum.
Ah, daha sonra dilek tutması için bir tezahürat başladı.
Dilek tuttuğunu düşündüğüm bir süre sonucunda mumu üflemişti ve pasta kim tarafından alındığını bilmediğim şekilde yok olmuştu.
Birkaç dakika önce dilek tutması için yapılan tezahürat şu an öpüşmemiz için yapılıyordu.
Yoongi Hyung gülümseyerek bir elini belime koymuştu. Kollarımı boynuna doladıktan sonra, dudaklarına uzanmıştım.
Beni belimden tutarak havaya kaldırmıştı, bacaklarımı bacaklarına dolamıştım. Bir öksürük sesi duymuştum, daha sonra Taehyung’ın kalın sesini.
“Sevişmenizi geceye saklayın, herkes burada,” dedikten sonra hepsi gülmeye başlamıştı ve benim yüzümün kıpkırmızı olduğunu biliyordum.
Geceyi arkadaşlarımızla birlikte eğlenerek, içki içerek pasta yiyerek ve konuşarak geçirmiştik.
Dostlarımızla, güzel bir eğlenceydi.
Yoonmin, benim için aşırı özel.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Letters × Yoonmin
FanficSeni özledim, Canımın Sızısı. Bütün hakları Jimin'in kalbinde saklıdır.