Sonsuza Dek Birlikte

1.3K 43 12
                                    

Testten başımı kaldırıp:

-'Dede bugün günlerden hangi gün ?'

-'Cuma.' dedi. Evet biliyordum Cuma olduğunu. Ama bir kere daha duymak istemiştim sadece. Ne biliyim işte ? Arda'yla görüşememiştik birkaç gündür. Sürprizi içinmiş. Sürprizin merakı içimi kemiriyordu. Doğru dürüst test çözemiyordum. Arda'nın sınavı da yaklaşmıştı. Hatta çok az vakti kalmıştı. Bir dakika ona mesaj atsam iyi olacak. Telefonu alıp sınavın ne zaman olduğunu sordum. Bir hafta sonraya olunca içime bir rahatlama geldi. Onu iyi çalıştırmalısın diye içimden geçirip teste devam ettim. Yarının sabırsızlığıyla çok zevk aldığım (!) testlere geri döndüm.

Arda'nın ağzından :

-'Tamam ya, burası güzel olmadı mı Selin ?'

-'Bence Eylül bu sürprize bayılır.'

-'Umarım...' Tapulu malım gibi kullandığım denizin üstünde ki yamaça yazlığımızdan ama yazlığı sattığımız için kullanmadığımız salıncağı getirmiştim. İki kişilik salıncağa oturabilirdik. Sınaz öncesi iyi olacaktı aslında.  

-'Selin sence bir salıncak, bir kolye çok az ya.'

-'Bence de gerisini bana bırak o zaman sen koyeyi al.'

-'İmkansızı istiyosun.  Çünkü ben kolye seçemem.'

-'Üff... İyi ona da birlikte gideriz o zaman. Ben buraya halledene kadar git ders çalış o zaman.'

-'Fıstık sen olmasan varya...' dedim. Selin'in çantasına koyduğum kitabımı aldım elime başladı sayfalarını çevirmeye...

Birkaç Saat Sonra...

 

-'Arda..' diye seslendim kısık sesimle. Bütün yıl yatan adam bakıyoruz da kitaba gömülmüştü. Aslında benim bu kadar cömertlik yapmamın tek sebebi Eylül'e karşı hala suçlu hissetmemdi. Artık bitirmiştim sürprizini. Kaç defa önünden geçtiğimin farkına varamamıştı. Ama onlar için baya güzel şeyler yapmıştım.

-'Ardaa...' diye seslendim ve yavaşça yanına yaklaştım. Gözlerime bakan şaşırmış iki çift uykulu göz vardı önümde. Ben dedim çocuk kitaba gömülmüş diye uyuyormuş meğersem ?!

-'Arda yaa?!'

-'Ya gözlerimi dinlendircektim ben, dalmışım.'

-'İki saat boyunca insan sadece gözlerini dinlendirip dalar.'

-'O kadar oldu mu ya ?'

-'Evet ve ablan yine size yaptı bir kıyak. Bak öncelikle çift seleli bisiklet kiraladım. Yani ikiniz bir sürüyorsunuz bisikleti. Ya sen öne binersin ya da o. Buraya öyle geliceksiniz. Sonra salıncağa ilerlerken tütsü aldım, tütsülerin yanından geçiceksiniz. Mis gibi kokar etraf. Sonra salıncağa ilerleyip oturursunuz filan artık. Kolyeyi filan verirsin.  Denize girersiniz belki. Ama akşama kadar kalın ya. Oyalarsın bir şekilde. Sonra ablanın sana bir kıyağı daha ama parasını alırım bunun. Sizin ikinize dilek feneri aldım. Havaya salarsın. Tamam mı ?' Sözü bittiği gibi sımsıkı sarıldım ona. Evet ama kardeşim dediğim bu insan kardeşten öte lan. Bu nasıl bir iyilik ? Ama kafamdaki soru nasıl oyalıyacağımdı. O kadar saat sıkılırız.

-'Selin peki nasıl oyalıycam ?'

-'O kadarını da sen düşün.'  deyince bu gece oyalama planları kafamda kuruyordum. Gerçi kurduğum pek bir şey yoktu. Telefon çaldı. Selin arıyordu.

BelalımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin