SON GÜN?

405 37 3
                                    

Bu bölüm ithaf yapacaktım ama yok sayısı çok az. O yüzden yapmıyorum kusura bakmayın. Hala yorum yapabilirsiniz. Hala ithaf edebilirim. Neyse.Hadi okuyun gari... Yakında diğer çiftlere bölüm geliyor...

Karavana girdiğim gibi simit tıkınan Tolga ile karşılaştım. Hey! Bu işte bir terslik var. Günaydın dedim ve karşısına oturdum. Cevap vermek için ağzını araladı ama konuşamadı.
Normal. Onoydun gibi bir kelime çıktı ağzından. Gülmemek için yanaklarımı ısırdım.

Lokmasını bitirdikten sonra:
-Kusura bakma kahvaltı ile pek aram yok biliyorsun ... (biliyorum,bu biraz garip oldu) Bugün de çatışma sahnesi çekilecek ve öğlene kadar sürer. Tam bir ısırık daha alıyordu ki Cemre girdi içeri.

-Tolgacım (Tolgocom? What dedin 💩'cum) senin sahneler başlıyor. İsterse giyinmene yardımcı olabilirim, bunları yüzüme bakarak söyledi. Özürlü senin o Tolgocom'unuda alır bir tarafına... Neyse uğraşamam!

Tek kaşımı kaldırıp Tolga'ya baktım. Benim yüz ifademi girince gülümsedi ve :
-Gerek yok Cemre geliyorum ben  şimdi dedi. Ceren çıkınca :
-Ne güzeeel dedim . O küçük kabinde giyinirken .

-Güzel olan ne ?dedi keyifle. Özürlü mal , kırmızı götlü şempanze, bokçişkaka ... İlkokula döndüm iyice.
-Setteki kızlara abilik yapman , samimi davranman: bey-bayan denir ya hani siz onu da kaldırmışsınız . Ne kadar hoş dedim.

Aynı ses tonuyla:
-Böyle düşünmene sevindim de abilik konusunu pek anlamadım . Ben de diyordum ki Cemre ve Gizem (knk sen anladın onu) ile yemeğe mi çıksam. Önceden öyle bişey teklif etmişlerdide Burak ile bana dedi ve çıktı.

O yemekle teklif senin kı*ından girsin öteki taraftan çıksın emi Tolga!(Buraya dikkat!  gizem veya cemre demedim . Anladınız siz onu)(Ayrıca isimlerin baş harfi de küçük)

Benden bir cevap bekliyodu ama NAH! (Çevrimiçi okuya okuya oluyor bunlar,)

O çıkmadan ben çıktım karavandan ve karavana yakın olan banka oturdum. Kollarımı göğsümde birleştirdim. Sinirden ayağımı ileri geri yapıyordum. Acaba Tolga ve o adı ağza alınmayasıcaları (knk bu da sana gelsin) nasıl öldürsem diye düşünmeye başladım.

Gizemi ayağında tutuştursam yavaş yavaş yansın mal. Cemre için çok daha güzel planlarım vardı. Onu yaşatacaktım. Yani bir süre için... Hergün ondan biraz kan alıcam ve istediğim kadar olunca onu kendi kanında boğucam. Harika ! Bu fikir neşelenmeme sebep oluyordu.

-Biraz daha ayaklarını sürürsen yerden kıvılcım çıkaracaksın
Aybüke dedi hiçte yabancı olmayan bir ses . Kafamı kaldırdığımda Yağız Hoca ile karşılaştım. Oturabilir miyim dedi. Kafamı sallayınca oturdu ve konuşmaya başladı:

-Aybüke bak şuan seninle abin olarak konuşuyorum. Bu söylediklerim kesinlikle düşüncelerim değil, yapımcıların fikri. Biliyorsun Tolganın eski dizisinden bir sürü fanı var . Yapımcılar onları kaybetmeyi istemiyor. Ve sizi bu aralar magazinciler çok fazla görüntüledi. Ayrıca bir de Can ile çıkan haberler var.  Bu yüzden senin  haberleri doğrulamanı istiyorlar.

Ne ?

-Bana kalırsa teklifi kabul et. Çünkü sen kabul edene kadar seni zorlayacaklar, bu süreçte üzülmeni istemiyorum dedi.

-Yağız abi...
Devamını getiremedim.

-Sadece masum bir oyun oynayacaksın dedi umutla. Belliki onuda sıkıştırmışlar.
-Ben yapamam. Bi kere bu yalan söylemek. Ve yalan söylememi istedikleri kişiler bizim fanlarımız . Ayrıca... Yani tam olmasa da benim ve Tolganın arasında birşeyler var ben ona sormadan böyle bir şey yapamam. O benden böyle bir şey istese yine yapamam dedim.

Sadece Biraz AyTol❤ TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin