Eğer ki bu dünya ebedi olsaydı, eğer ki her vakit ayrılık rüzgarları esmeseydi, eğer ki bu dünyanın her şeyi dağılıp bozulmaya mahkum olmasaydı, eğer ki bu dünya fâni olduğu gibi dertleri de fâni olmasaydı, diyecektim ki sana: Haklısın.
Ama bir gün ölüm gözlerimizi açıp da bizi bu derin uykudan uyandırdığı zaman, yıllarını tükettiğin hayatın 2 saniyelik bir rüya gibi olduğunu hissedeceksin. Bu rüya bir kumar. Hayal etsene bir, sen bu masada ahiretini bırakmışsın ve sana demişler ki "Kaybettin." Bu acının tarifi yok. Bu sınıfta kalışın sene tekrarı yok. İşte, Resûlullah(asm)'ın dediği kadardı her şey: "Allahım! Gerçek hayat sadece ahiret hayatıdır..." Zor, zor olacak ki adı imtihan olsun. Ama demiyor mu Rabbin "Her zorlukla beraber bir kolaylık vardır." diye. Sadece şu anda tabî tutulduğun imtihanın sırrını görmelisin. Bu imtihan senin Rabbin'e sadakatinin imtihanı. İbrahim Peygamber (a.s) bu imtihana tutulduğunda her kapıyı suratına çarptı kavmi, tek başına hiçbir şeysiz bıraktılar ama o boyun eğmedi ve "Benim dostum ancak Allah'tır." dedi. Eğer dostun Allah ise her şey sana dost yüzünü gösterir. Ateş bile.
Bu bir fırtına. Korkutuyor seni gök gürültüleri. Ama dön de bir bak, bu fırtınanın annesi bir rahmet denizi. Boşuna değil hiçbir imtihan. Bu kul olmanın imtihanı. Dert olmadan kul olunmaz. Dert olacak ki seni dünyaya küstürsün, duaya koştursun. Dert olacak ki seni Rabbinle dertleştirip Rabbini sana sırdaş etsin. Dert olacak ki bu dünya zindanı cennete yol olsun. Ama sen fotoğrafın sadece bir pikseline bakıp ümitsizliğe düşüyorsun. Cenab-ı Hakk ise bütün fotoğrafı görüyor ve sana öyle rahmet ediyor. Sen sadece şimdiye bakıp karar veriyorsun. Oysa Allah geçmiş geleceğe birden hükmediyor. Zannediyorsun ki başka çare yok. Hayır asla, senin ol deyince bütün olmazları olduran bir Rabbin var. Bütün kapıları suratına çarpsalar, o başka bir kapıyı sana açar ve sen içeri girip diğer bütün kapıları da içeriden açarsın. Yeter ki vazgeçme ve asla boyun eğme Rabbinden başka hiçbir şeye, hiçbir kimseye. Çünkü boyun eğdiğin hiçbir şey, hiçbir kimse senin başından ölümü savamaz. Yarın mahşer gününde Allah'ın huzurunda seni savunmaz. Dünya için ahiretten vazgeçilmez. Değmez...
"Ne yapacağım?" diyorsun. Rabbinle dertleş, sabredip O'nun göndereceği yardımı bekle. Emin ol, o yardım ha geldi ha gelecek. Sadece sabret. Ve Rabbin'e dayan. Unutma, Rabbin'den başka sırtını dayadığın her şey çürük bir direk. O çürük direkler devrilecek. Ve sen sırt üstü bir kabre düşeceksin. Kabirde ise sana yardım edebilecek Allah'tan başka hiç kimseyi bulamayacaksın. Sen şimdi O'nun emrini kırma ki o gün geldiğinde O da kabrini genişletip cennet bahçelerinden bir bahçe yapsın. Eğer Allah yanındaysa senden daha güçlüsü yok, dik dur ve boyun eğme. Hiçbir dert belini bükemez korkma. Allah'tan daha zengin kimse olmadığı gibi O'ndan daha cömerdi de yok. O sana yeter. Yalnız olmaktan, tek başına kalmaktan korkma. Zira Allah seninle beraberken zaten başka kimseye ihtiyacın yok ☺️
![](https://img.wattpad.com/cover/141729739-288-k136529.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gülce
ChickLitBir genç kız kara sevdaya tutulursa kalemi 21. parmağı olur. Gel gör ki bu defa bir sevda, öyle nefse yâr olacak kadar basit değildir. Nefse düşman, zamana rakip, ömre bedel, ölüme gülerek yaşamak; öyle basit değildir... "Saniyeler gözlerimde birer...