BAKALIM FİRUZAN YİNE NELER YAPMIŞ?
Lavaboda gerektiğinden fazla oyalanınca artık çıkması gerektiğini anladı ve derin nefes alarak çıktı.
Timur ufak bir sofra hazırlamıştı. “Evde pek bir şey yok kusura bakma.”
“Önemli değil.” -Eşi nerede ki? “Şey eşiniz-“
“Ara sıra bu evde kalıyorum.” Daha fazla açıklama yapmak istemedi.
“Anlıyorum.” Dedi demesine de bir şey anlamamıştı. Kavga mı etmişlerdi? Ne yani, eşler ara sıra ayrı mı kalır ki? Babası annesi ile ne kadar kavga ederse etsin, ayrı kalmazdı.“Ne yapmayı düşünüyorsun?” Timur ikinci lokmasında ortamdaki sessizliği bozmuştu.
Nazelin ise dudağındaki yaradan zar zor yiyebiliyordu. “Ne anlamda?”
“O evde kalmayacaksın her halde?”
Nazelin zaten yiyemediği çorbasını bıraktı ve ağzını sildi. “Sokakta mı kalmalıyım? Hem yarın ifade vereceğim. Eminim bir daha gelemez.”
Timur da ağzını sildi. “Tek başına olmaz!”
Nazelin adamın bu çıkışı ile şaşkınca ona baktı. “Timur bey-“
“Petek’le aynı eve çıksanız?”Nazelin bir an aslında bunu neden daha önde düşünmediğini kendine hatırlattı.
“Aslında haklısınız. O küçücük eve dünyanın kirasını ödüyor. Benim evim kirada değil.” Gülümsemişti.
Timur da içi rahat gülümsedi ve cebinden telefonunu çıkardı. İkinci çalışta açıldı.
“Efendim Timur bey?”
“İyi akşamlar Kemal.”
“İyi akşamlar Timur bey.”
Gözünün kenarını kaşıdı. “Nazelin hanımın evinin kapısı kırıldı, ona bakmanızı rica ediyorum. En güvenli kapı takılsın.”
“Peki Timur bey.”
“Hemen yarın sabah. Fatura şirkete gönderilsin.” Deyip, kapadı.Nazelin gözlerini devirdi. “Ben hallederdim Timur bey. Ayrıca ben ödeyeceğim.”
“Ben kırdım.” Dedi muzur bir gülümseme ile. “Bu konu tartışmaya açık değil.”
Nazelin bu sahiplenmeden hoşlansa da kabul edemezdi. Annesi ve babasının sıcaklığından ve limanlarından ayrılalı uzun olmuştu ve bu sahiplenme duygusunu özlemişti.
“Maaşımdan kesin o zaman.”
“Tamam her ay beş lira keseriz.” Önündeki ekmekten bir dilim kesip ağzına attı ve gülümsedi.Nazelin’in kalbinin üstünde hayali bir el, kalbini tutuyordu. Bu adam neden bu kadar kusursuz gülüyordu ki?
“Ömür boyu bitmez.” Dedi o da gülerek.
Timur birden ciddileşti. “Ömür boyu yanımda kalırsın işte.” İkisi göz göze geldiklerinde Nazelin’in de gülüşü soldu. Timur birden ne dediğini fark etti ve öksürdü. “Şey, yani asistanım olarak.”
“Ta-tabi.”
“Buradan işe döneceğini mi çıkarmalıyım?” konuyu değiştirmeliydi...
“Galiba.” Hala deminki yoğunluğun içinden çıkamamıştı.Nazelin önündeki tabağı kaldıracağı sırada Timur kaşlarını çattı.
“Bir şey yememişsin.”
“Aç değilim. Teşekkür ederim. Size de zahmet verdim. Eğer bana bir taksi çağırırsanız, ben Petek’e gideyim.”
Saatine baktı. “Bu saatte mi? Saçmalama. Burada kalabilirsin.”
“Hastalandığımda saati pek umursamadınız Timur bey.” Dedi, uyarır bakışlarına gülüşünü de ekledi.
Evet Timur salak değildi, biliyordu. Ama bu gece onu bırakmak istemiyordu. Hele de böyle birilerinin varlığına ihtiyaç duyarken. Kendi olsun istiyordu o varlık...“Evet ama o farklıydı. Hadi sana verdiğim şu kıyafetleri giy ve ben şunları toplayana kadar sen de kahve hazırla bize ha?” kızın kararsız olduğunu fark ettiğinde, “Hadi ama o kadar da kötü bir arkadaş değilimdir. Arada espri de yapabiliyorum ayrıca.” Dedi, alıngan bir tavırla.
Nazelin kahkaha attı ve “Peki.” Deyip, kıyafetleri aldı. Demin çıktığı banyoya girip, üstünü değiştirdi. Adamın kıyafetlerini üstüne geçirdiğinde yumuşatıcının kokusu burnuna gelse de, içi acayip titremişti. Elini üstündeki tişörtte gezdirdi. Sonra başını sağa sola salladı. Düşüncelerinden yine ve yine utandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÜM GÜNAHLARIN BOYNUMA - YASAK SERİSİ I - FİNAL
RomanceYasak her zaman cezbedici olandır. Peki ne kadar ileri gidebilirsiniz? Ne kadarına cesaretiniz var? Aşkı mı seçerdiniz, gönülsüz tutsaklığı mı? Onlar araftaydı... Ne gidebilendi ne de kalan... Ne karar verendi Ne vazgeçen... Tutarsızdı adam... Çares...