Melez Prenses

❄️Savaş Başlıyor🔥

Bayağı bir görülme ve beğenme almışız yeni başlamamıza rağmen çok fazla bu da beni mutlu etti hepinize teşekkür ediyorum bu kitabı bende çok seviyorum ve yazmaya bayılıyorum asıl olaylar bu bölümden sonra başlayacak yani şu an başlangıç aşamasındayız

Multimedya: Kraliçe Tiamet

Sabah olduğunda Nix ve Egnita yanlarına ailelerinin yeni üyelerini alarak Aura Ormana hazırlanıyorlardı.Anne Ejderha ve Irelot hâlâ uyuyorlardı.

"Anne"

"Efendim Oğlum"

"Sence babam kardeşimi görünce sevinecek mi?"dedi Nix kardeşine bakarak

"Sevinmez olur mu.Tabikide sevinecek"

Nix bu sefer düşünceli bir şekilde annesine baktı

"Neden babam bizimle yaşamıyor?"

Egnita şaşırmıştı oğlu hayatı boyunca ilk defa böyle bir soru soruyordu.Oğlunun yanına gitti

"Baban farklı bir element ve o bir ejderha değil"

"Biliyorum ama sen onu koruyabilirsin anne tıpkı beni koruyabildiğin gibi koruyabilirsin"

"Sen benim yanımda durduğun sürece koruyabiliyorum seni..Ama baban özgür bir canlı ve bu onun kanında var onu kafesteki bir kuş gibi tutamam er yada geç başımdan ayrılır"

Egnita oğlunu bir kedi yavrusu gibi tuttu ve onu sırtına koydu

"Anne,artık ben uçabiliyorum"dedi Nix sitemle

"Biliyorum canım ama kanatların henüz gelişmedi"

Nix bordo renkli kanatlarına baktı.Bu iki minik kanat onun melez olduğunu anlatan tek simgeydi

Egnita minik bebeğini pençesinin arasına aldı ve çadırdan çıkarak Aura Ormana doğru uçmaya başladılar

Yazardan;

Mor renkli ejderha taht odasına koşuyordu üzerinde altından ve Opal taşından bir zırh vardı.Acilen Kraliçenin yanına gitmesi lazım

Taht odasının büyük kapısını geçti içerisi çok büyüktü.Camlar yerine delikler ve delikleri kapatan perdeler.Kapının hemen karşısında daire bir platform ve onun üzerinde kitap okuyan Kraliçe Tiamet...

Tiamet çok büyük ve güçlüydü.Mavi,sarı,turuncu karışımı bir ejderhaydı kendisi 789.Ejderha Kraliçesi ve soylusuydu.Kanatları ve derisinde yuvarlaklar ve çizgilerden oluşmuş desenler vardı.En güçlü Kraliçelerden biriydi

"Kraliçem..."

Tiamet kafasını kaldırdı ve askerinin korkmuş yüzüne baktı

"Accanto,ne oldu?"

"Kral Mosrses size bu mesajı gönderdi Kraliçem"

Accanto pençesindeki mektubu Kraliçeye uzattı.Tiamet mektubu açıp okumaya başladı

Mektubu bitirdiğinde yüzünde korkmuş bir ifade vardı

"Kraliçem bu..."

"Bir savaş ilanı.Kral Mosrses Hulunnu'ya savaş ilan etmiş ve bizim gezegeni hemen terk etmemiz için 4 gün vermişler"

"Ne yapacağız Kraliçem?"

"Savaşacağız...Bu gezegeni nasıl aldıysak yine alacağız"

Tiamet ayağa kalktı ve kapıya doğru yürüdü

"Askerleri hazırlıyorum Kraliçem"

"Hayır...Siz Ejderha gezegendeki her vatandaşın güvenli bir şekilde güvenli gezegenlere gitmesini sağlayın.Bu savaş benim ve Kral Mosrses'in arasında"

"Kraliçem emin misiniz? Sizin için ölmeye hazırız"

"Ne diyorsam onu yapın Accanto"

"Emredersiniz Kraliçem"dedi Accanto ve uçarak taht odasından çıktı

Tiamet yürümeye devam etti.Bilge bir Kraliçeydi halkının kendisi için kendilerini feda etmesini istemezdi hele ki karşılarında Mosrses varsa...Ejderha halkı Kraliçe Tiamet'e sadıktılar onun için herşeyi yaparlardı.

"İşte geldik"dedi Egnita ve yavaşça Aura Ormanın uçurumuna yavaşça indi.Nix annesinin sırtından zıplayarak çimlere indi.Egnita Chionie'yi yere indirdi Chionie henüz yeni doğduğundan yürüyemiyordu sadece yerde oturabiliyor büyü masmavi gözleri ile etrafı tarıyordu

"Burası Aura Ormanı.Annemiz ve babamız bu ormanda tanıştılar birazdan babamızda gelecek"dedi Nix

Chionie abisine bakmaya başladı

"Fronnu.."dedi Egnita sevinçle ileriye bakarak ileride Fronnu karısına bakıyordu o da çok mutluydu

"Egnita.."dedi ve koşarak karısına sarıldı doya doya sarıldılar.Egnita kocasından bayağı uzun ve büyüktü.

"Baba!"diye bağırdı Nix ve koşarak babasının üzerine atladı

"Nix"dedi Fronnu ve oğulunuda sarılarak özlemini giderdi.Sonra bir anda Nix'in arkasındaki minik Beyaz Kristal yavrusunu gördü.Kendisine ve ailesine şaşkınlıkla bakıyordu.Fronnu minik Kristal yavruya sessizce gitti ona bakmaya başladı ve sonra karısına döndü

"Bu...Bizim ikinci çocuğumuz mu?"

Egnita gülümsüyordu

"Evet...O bizim kızımız.."

"Ve benim kardeşim"diye sevinçle bağırdı Nix

Fronnu sevinçle minik kızına baktı ve ona sarıldı.Chionie hâlâ şaşkınlıkla bakıyordu

"Merhaba...Ben Fronnu...Senin Babanım"

Chionie minik bir miyavlama sesi çıkardı

"Adı ne?"

"Chionie Elenit"

"Chionie.... Yunanca Kar demek"

"Sana çok benziyordu.Senin gibi Bembeyaz'dı"

Birlikte oturup konuştular.Nix doğduktan sonra Egnita ve Fronnu çok fazla görüşememişti Egnita Nix'i göstermek için tekrardan gelmişti ama hemen gitmek zorunda kalmıştı kısa süre sonra Egnita Fronnu'yu özleyince yeniden Aura Ormana geldi ve o gece Chionie'ye hamile kaldığını öğrendi.Sonra Chionie doğana kadar görüşmemişlerdi ama aşkları o kadar güçlüydü ki Egnita değil 2 yıl 5 dakika gitse özlerdi.

Konuşma esnasında Fronnu hem oğlunu hemde yeni doğmuş kızını ön bacakları arasına almıştı ve o gün Chionie yürümüştü daha doğalı bir gün olmuştu.Gitme vakti gelmişti Egnita her ne kadar istemesede yapmak zorundaydı.

Evine dönerken çadırının önünde annesi ve kardeşinin korkmuş yüzlerini gördü.Kesin bir şey oldu dedi içinden yoksa annesi ve Irelot çok kötü bir şey olmadığı sürece hiç korkmazlardı ama etrafta bir korku hakimiyet altındaydı

"Anne? Irelot? Ne oldu böyle ikinizde çok korkmuş gözüküyorsunuz"dedi

Anne Ejderha kızına döndü

"Hemen Fronnu'yu bul Egnita"

"Neden? Daha az önce görüştüm onunla hem o buraya gelemez"

"Dünyaya gidiyorsunuz"

"Ne!?"

Egnita şaşırmıştı annesi ona durup dururken dünyaya gitmesi gerektiğini söylüyordu

"Neden gidiyoruz Dünyaya?"

"Savaş çıktı Egnita"

O anda Egnita'nın bütün dünyası yıkıldı.Çocuklarını burada büyütecekti onlarla yeni yerleri gezecekti.Nix şanslıydı en azından Ateş Kabilesini görmüştü ama Chionie... O daha çok küçüktü

"Bize buradan ayrılmamız için 4 gün verildi.Hemen Fronnu'yu bul ve dünyaya gidip yeni bir hayat kur"

"Ama siz?"

"Bizde seninle geleceğiz ama baban ve abin burada kalmayı tercih etti"

Egnita babası ve abisi için üzüldü ama çok fazla zamanı yoktu oğlunu ve bebeğini annesi ve kız kardeşine emanet etti ve Fronnu'yu bulmak için havalandı

...