Bugün de pek fazla duyurum yok.O yüzden hadi bölüme geçelim
Chionie'nin ağızından;
Kraliçe Tiamet ile bir süre sessizce ileriye baktık.Evimizin arkasında bir orman vardı.Gerçi bütün bu sitede bulunan bu evin arkasında orman vardı.Çok uzun bir orman değildi.5 metre sonra ormanlık alan bitiyor yerine yine binalar başlıyordu
"Kraliçe Tiamet"dedim
Bana baktı
"Efendim canım?"dedi
"Sence ben...Gezegenimizi kurtarabilecek miyim?"dedim onun yüzüne hüzünlü bir tonla bakarak.Güçlerimi geliştirmeme rağmen hâla korkuyordum.Kraliçe Tiamet hiç istifini bozmadan bana baktı ve elini omuzuma koyup beni biraz yanına yaklaştırdı
"Başaracaksın Chionie.Buna inanmam yeterli.Sen güçlüsün evet ama ne olur ne olmaz biraz daha güçlenmen gerek"dedi
Yanına yanaştırdığında kafam göğüsündeydi.Eli ile saçımı okşuyordu.Ona sarılıyordum
"Ayrıca hepimiz burada olacağız Chionie.Senin yanında"dedi
Hepimiz derken?
"Nasıl yani?"dedim ona bön bön bakarak
"Ruhlarımız.Her bir Kraliçe ruhu senin yanında duracak.Hep birlikte gezegenimizi kurtaracağız.Hem senin arkadaşlarında seninle birlikte olacak.Yani yanlız değilsin"dedi saçımı okşamaya devam ederken
Bu sözcükler beni biraz rahatlatmıştı.Aniden üzerime birileri çöktü.Kraliçe Tiamet yerde yatıyordu ve şaşkındı.Bense onun tam üzerinde yatıyordum.Üzerimde gülme sesleri geliyordu
Kafamı uzatıp baktığımda Glace ve Feu'nun benim üzerimde yattığını gördüm.İkiside kahkaha atıp gülüyordu.Kraliçe Tiamet kendine geldiği zaman o da kahkaha atmaya başladı.Gülümsedim ve ayağa kalktım
İkizler hâlâ gülerken ellerimi kaldırdım ve bir canavar edasıyla tırnaklarımı büktüm
"Şimdi Abla sizi ham yapacak"deyip öne atıldım ama ikizler önce davranıp çoktan koşmaya başlamıştı bile
Neredeyse iki tur evin çevresinde koştum.Kahkaha dolu 15 dakika boyunca ben kovaladım ikizler kaçtılar.İkizler yorulup biraz yavaş koşmaya başladıklarında onları yakaladım ve yere yumuşak bir şekilde yakalayıp karınlarından gıdıkladım
"Kraliçe saldırısı"diye bağırdım ve daha sert gıdıkladım
İkizleri kahkalaları birbirine karışmıştı.Bu gıdıklama seansı annemin bizi yemeğe çağrışı ile sona erdi
Abim Nix hâlâ ortalarda yoktu ama yemek bir harikaydı.Babamın yemek yapma stilleri cidden gelişiyor.Eti cidden iyi kızarmış neredeyse 400 kez eti yaktığı için belkide artık etin tadını ayırt edemiyorduk.Patates püresi ise sıcaktı ama tuzu yerindeydi.Tuza bayılırım
Neden bilmiyorum ama son zamanlarda kendimi çok yorgun hissediyorum ve hemen erkenden yatıp dinleniyorum.Draberty'nin bir etkisi olabilir
Günlüğe ve Deftere uzun süredir bakmıyorum ama bakmak için iyi bir enerjiye sahip değilim şu an.Belki ama belki yarın...Ah! Bekle! Yarın Ateş Bilyesini bulmaya gideceğiz.O yüzden ben şu Mosrses'i bir yeneyim ve tahtıma sağ salim oturayım bakarım
Pijamalarımı giydim ve kendimi yatağıma attım.Kafamı koyduğum anda uyudum
Etraf karanlıktı.Hiç bir şey yoktu. Mosrses'i gördüğüm o rüyadaki gibi İğrenç yeşil tonu olan gökyüzü veya siyah deniz yoktu.Sadece etraf siyahtı.Bu korkunç siyahlıkta tek görebildiğim üzerimdi.Üzerimde beyaz dizlerime gelen bir elbiseydi.İleri doğru yürümeye başladım.Ne olduğunu göremiyordum.Önümde birşey belirdi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez Prenses
FantasyEjderhalardan Ateş Kabilesinden bir Melez dünyaya geldi.Bu Melez Bir Kurt ve Ateş Ejderhasının melezi.Neredeyse bütün ırkların severek gücünü istediği bir Melez...