GÖKYÜZÜM

🌌12.Bölüm🌌

Amcasının simli eteği ? Bir ara amcası hamileydi değişik bir aile bunlar. Aslı hâlâ şaşkınlıkla telefonuna bakarken Fikret ile küçük bir durum analizi yapıyorduk. Fikret'i biliyorsunuz , saygı değer iç sesimdir kendisi.

"Ay ne oldu bismillah Allah korusun inşallah amin!"

Bende bilmiyorum Fikret ama bence Çınar olabilir. Yediği dayağın intikamını almak için kıza psikolojik baskı yapabileceğini göz ardı etmemek gerek. Aslı'nın gri saçlarına karşı beslediği nefret ile tanıyoruz zaten Çınar'ı. Sahiden neden Sude'nin sarı saçları değil, benim kestane tonu saçlarım değil yada Esin'in açık kahve saçları ile değilde Aslı'nın gri saçları ile bu kadar haşır neşir oluyor sence? Kıza yaşlı diye baskı uyguluyor sonra tüm gün onun kil maskeli olan suratına maruz kalıyoruz. Kızın yüzünü bir haftadır kendi, sade haliyle görmedim hep bir şeyler sürüyor. Geçen lavaboya gireceğim kapıyı tam açtım arkamdan geldi o suratıyla çığlık attı şeytan sandım namaza başladım Fikret!

"Gerçekten namaza başladın mı Birçe evladım?"

Hayır gerçekten başlamadım nefsimi kontrol etmek ve ona nasıl iyi bir insan olduğumu göstermek için aklımdan kıldım. Oruç ayında da öyle yapıyorum , sokak hayvanlarına yemek pişirip götürüyorum ve onları yerken izliyorum. Böylece her zaman nefsime yenik düşmeyeceğimi kanıtlamış oluyorum. Çok akıllıyım değil mi?

"Tabi evet hiç sorma kızım"

Neyse tamam git artık toz ol benim işim var. Fikret ile muhabbet etmeyi bıraktıktan sonra hala telefonuna bakan Aslı'nın yanına yaklaştım ve kulağına eğilerek fısıldadım

"Aslı sakin ol ama, dip boyan gelmiş" evin içinde dip boyası gelmiş olan arkadaşımın çığlığı yankılanırken kafasına bir tane yapıştırdım ve şaka yaptığımı söyledim. Ama gerçekten bir bakıma ihtiyaçları vardı. Hepsinin...

Aslı bana dil çıkararak cevap verdi

"Ay sen önce o balta girmemiş orman gibi bacaklarına bak da öyle konuş. Kuzum bak gel gidelim yarın kuaföre hepimiz toplu bir bakım yaptıralım. Sende artık erkek gibi yaşamayı bırak"

Aslı'ya özürlü olduğumu inandırmak istercesine bir bakış attıktan sonra yerime geçtim. Sude meraktan çatlayacak gibiydi elindeki çöpleri poşetin içine koydu ve Aslı'nın elindeki telefonu çekerek aldı. Telefon ekranına baktığı gibi gözleri pörtledi. Neydi bu kadar şaşırtıcı olan? Telefonu ondan aldıktan sonra şu şaşırtıcı şeye bende göz atmak istedim.

Çüş oha deve! Bu çocuk ama bu çocuk Ali değil mi? Aslı'nın eski flörtü olan uzun boylu yakışıklı Ali. Aslı'nın canı sıkıldıkça çocukla çıkıp ayrıldığı Ali. Aslı'ya aşık olan Ali. Aslı'ya mesaj atmış resmen. Benimle bu kadar oynansaydı ben asla mesaj atamazdım. Mesajda yazan şey ayrı bir garip zaten. Resmen bende gurur yok diye bağırıyor.

Ali Toprak isimli kullanıcıdan mesaj isteği: Selam deniz kokulu kız

Deniz kokulu kız Aslı. Ali Aslı'ya hep deniz kokulum diye hitap ederdi. Pis ergenler iğrençsiniz. Şu aşk , flört, sevgililik hiç bana göre değil. Gel futbol oynayalım birader. İnsanın kalbini ele geçiren saçma duygular saçma hayatlara göre bence. Maçta faul yapmak daha güzel.

Aslı kendine bir tokat attıktan sonra telefonu elimden aldı. Gözlerini bir kaç defa kırpıştırarak boynunu arkaya yatırdı ve biraz dinlendirdi. Daha sonra hepimizi aynı koltuğa oturtarak ortamıza geçti ve konuşmaya başladı

"Kızlar Ali mesaj atmış inanabiliyor musunuz? Çocuk zaten yakışıklı zaten eli ayağı düzgün zaten efendi ben buna cevap veririm"

Dudaklarımı iki yana gerip başımı sen bilirsin dercesine sola eğdikten sonra yazdığı mesajı okumaya başladım.