30.Bölüm: Seni kimseye vermem.

4.6K 268 12
                                    

Çakır'dan;

Şu lanet okula son zamanlarda daha fazla gelmeye başlamıştım. Bunda Alya'nın etkisi var mı bilmiyordum.

Sınıfa girmekle Alya'yı sırasında göremedim. Aniden kaşlarım çatılınca son zamanlarda yakın olduğu Melisa'nın yanına gittim.

"Alya nerede?"

Başını hızla kaldırdı. "Şey, eski okuluna gide-" sözünü bitirmesine izin vermeden hızlı adımlarla arabama doğru ilerledim. Arabayı çalıştırıp evinin biraz gerisinde durdurdum. Henüz çıkmamış olması muhtemeldi ama emin olmak için arabadan çıkacakken kapıdan çıkan Alya'yı görmemle geri oturdum.

Yürüyerek gittiğini görünce arabadan inip onu takip ettim. Yaklaşık 10 dakika sonra bir okulun önünde durdu.

Alya'dan;

Okulumun önünde durunca etrafa göz gezdirdim. Çok özlemiştim. Her ne kadar alışamadım desem de gerçekten alışmıştım.

"Aa Alya?"

Cengiz'in sesiyle ona döndüm. Benim gibi okulun tümü de ona, sonra baktığı yere yani bana döndü.
Cengiz benim zamanımda çömezdi. Şimdi 10.sınıf olsa da hala benim çok sevdiğim bir çömez kendisi.

"Cengo gel lan buraya." Deyip yanıma çağırdım. Hızla yanıma koşup sarıldı. Birden geri çekilmesiyle şaşkınca ona baktım. Arkama bakıyordu. Onun gibi tüm okul da arka tarafa bakıyordu.

Bende arkama döndüğümde Çakır'ı görmeyi beklemiyordum. Gözlerim şaşkınlıkla ona bakarken o aksine sırıtıyordu.

"Ne işin burda?" Diye fisıldadım bastırarak.

"Arkadaşlarınla tanışmaya geldim." Dedi benim aksime biraz daha yüksek sesle. Ardından bir kaç adım atıp toplanmış öğrencilere döndü.

"Ee tanıştırmayacak mısın beni arkadaşlarınla?" Diye ekledi.

Yanına gidip, "Hayır?" Dedim.

Beni takmayıp topluluğu süzdü. Tüm kızların gözü yine üzerindeydi. Aklımdan ölüm çeşitleri düşünmeye başladım. Çakır birine göz kırpınca gözlerimi adeta fal taşı gibi açıp göz kırptığı kişiye baktım. Sudenaz'a göz kırpmıştı. Sudenaz şuan heyecandan ne yapacağını bilememişti. Çakır'ın kızlar üzerinde böyle etki bırakmasından nefret ediyordum. Hele ki Sudenaz'ın.

Sudenaz benim kavgalı olduğum bir kızdı. Görkem sebebiyle kavga etmiştik. Hâlâ kaşarlığına devam ediyordu.

Çakır'ın koluna vurunca kolunu tutarak bana döndü. "Ne vuruyorsun kızım be!"

"Kız ayarlamaya mı geldin buraya?" Diye söylendim dişlerimin arasından.

"Öyle de denebilir."

Tam bir şey diyecekken Gökçe'nin çığlığıyla ona döndüm. "ALYA!"

Birden boynuma atlayan Gökçe ile yere düşmekten son anda kurtuldum. Geri çekilince gülümsemesini kaybetmeden konuşmaya başladı.

"Yaa ne ara geldin? Hiç haber vermedin ki. Bilseydim berabe-" Hızlı hızlı konuşmasını Çakır'ı görmesiyle böldü. Ağzı açık Çakır'a bakarken kaşlarımı çattım. Yok artık!

"Sen? Çakırsın değil mi?"

Çakır şaşırmış gibi bakıp bana döndü ve muzip gülüşünden yolladı. Ah Gökçe! Rezil olmuştum.

"Evet. Alya mı bahsetti?"

Tam araya atlayacaktım ki Gökçe atladı. "Evet o bahsetti. Hatta biraz stalk yapmış olabiliriz."

ATEŞ BAHÇESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin