Kızkardeşine Merhaba de Tony!

"... küçük tony."

.

Yağmurdan sırılsıklam olsam bile adımlarımı hızlandırmadım.

Aslında depresif biri değildim ama şuan sahte duygu maskelerimi takamıyacak kadar yorgun hissediyordum.

Ayğımın dibindeki metal şişeye bi tekme savurup bu yeni şehrin yağmurlarını sevmediğim kanaatine vardım.

Birden hemen yanımda tekerlek çığlıklarıyla duran siyah araba, benimde durmama sebep oldu.

Ön koltuktan siyah giyimli kel bi adam çıktı ve sürgülü kapıyı açıp içeriyi nazikçe gösrerdi.
Kaşlarımı çatıp tek kulaklığımı kulağımdan çıkardım ve enerjik olmaya özen göstererek içeriye baktım. Biraz yaklaşmam gerekti.

İçeride siyahi.. yada koyu tenli tek gözü korsan bandıyla kapalı siyah giyimli bi adam vardı. Elinde ise içinde renkli bir sıvı bulunan bir kadeh.

- Lütfen içeri geçi-

Daha fazla konuşmasına izin vermeden içeri girdim ve ilk aklıma gelen soruyu sordum.

- Cidden işe adam alırken kel ve siyah takımı olan insanları mı alıyorsunuz sayın siyahi korsan?

Gevşek konuşmamla adam bi kaç saniye durduktan sonra hafifçe tebessüm etti.

- Mizah seviyenizin kime çektiği belli oluyor mia hanım.

Algılayamadığım bi ses tonunda konuşmuştu.
Bir dakika kime çektiğim... ailemden mi bahsediyodu bu ihtiyar?

- Ne biliyosan anlat ihtiyar korsan.. içinde kalmasın.

Merakımı gizlemeye çalışarak konuşuyordum. Bu adam ailemin nerede olduklarına dair bişey biliyorsa.. bunu mutlaka öğrenmeliydim.

- Daha tanışmadık öyle değilmi? ben Nick Fury.  S.H.I.E.L.D in-

- Bana bak ihtiyar ister obama ol umrumda bile değil. Ama ailemin yerini biliyosan... hatta yaşayıp yaşamadıklarını bile biliyosan bana söylemek zorundasın.

Yüzü biraz tanıdıktı. Zihin sarayımı hızlıca yoklamamla Aklıma bu adamı nerde gördüğüm geldi.
Nick in konuşmasına izin vermeden söylendim.

- Sen şu bilgi çaldığım uçan geminin başısın öyle değilmi? ah tabi ya! Nasılda unuttum.

Adam bu halime kısa bi bakış atıp elindeki şarap sandığım sıvıdan bir yudum alıp gözlerini kadehe dikti.

- Çok önemli dosyalar almıştın. Benim bilgilerimi benden çaldın. Ve sadece 6 kişiyle...
Ne kameralarda ne çalışanlarda bi görüntün vardı. Seni bulmak zor oldu. Ama iyi iş çıkarmıştın. Tebrikler.

- 5.. ihtiyar korsan.

Diye düzelttim yanlışını. Sadece 5 kişiyle yapmıştım. Üstelik bilgilerin çalındığını ben kaçtıktan 1 saat 43 dakika sonra anlamışlardı.

- Etkileyici, ama bu konuyu sonra komuşuruz.  Ailen... öldü mia.

Yüzümü ifadesizce tuttum. Pekala bu zaten beklediğim bişeydi. Ağzımı açmış konuşucaktım ki devam etti.

- Tabi sevgili abinin hayatta olduğunu var saymazsak... Bayan Mia Stark?

mia stark.. bu soyadla durdum.

- Stark mı? hani şu zampara yakışıklı zeki hayırsever ego budalası sözde dahi tony den mi bahsediyorsun ?

-Demek tony i tanıyorsun?

Sebepsiz ve sinirden oluşan kahkahamla biraz güldükten sonra öfkeli gözlerimi nick te dolandırdım.
Nedeni ise 1 ay önce bi adamın Tony Stark'ı öldürmek için beni tutmaya kalkışmasıydı.
Ama net bi şekilde suikastçi olmadığımı söylemiştim.