25

550 26 3
                                    

Merhaba arkadaşlar, hızlı yazmaya çalıştım. Hatalarım olursa affedin. Sayımız git gide düşüyor. Yorum yapılmıyor. Beğeni olmuyor. Bölümlerde ki bu düşüş beni oldukça üzdü. Ben sınavlarım varken sizler için, boş zamanımda hikaye yazıyorum. Bunun karşılığında ise bölümlerin okuma sayısı düşüyor. Gerçekten görüşleriniz benim için önemli. Bu kitabı beğenmiyorsanız söyleyin. Sizleri seviyorum. Yarın Yen'i bölümün kesitini paylaşacağım. Sizleri seviyorum. İyi okumalar. Yorum yapmayı (kötü bile olsa)  ve beğenmeyi unutmayın. Beğeni ve yorum sayısına göre yeni bölüm hızlı veya yavaş gelecek. Bu bölüm, @mini_mause_653

-Zeynep

•Justin Drew Bieber•

   Kapıyı çaldım. Başım hafif, hafif dönüyordu. İçki yüzünden, yüzümde oluşan aptal sırıtmaya engel olamadım. Saat geç olmuştu. Sanırım içkiyi biraz abartmıştım. Dengemi sağladıktan sonra tekrar izle bastım.

Kapı çok geçmeden açıldı. Bir adet bana şaşkın, şaşkın bakan Selena ile karşılaştım. Sanırım bu bakışı hiç bir zaman değişmeyecekti. Dolgun dudakları aralandı. Ağzından ismim bir soru halinde firar etti.

"Justin?"

Aptal, aptal sırıttım. "Eski günlere geri döndük ha?" diye sordum. Bana büyük bir gülümseme bahşetti.

Öyle bir güldü ki, onu gülüşünden öpmek istedim.

Kolumdan tuttu ve beni eve doğru sürükledi. Ağırlığımın bir kısmını ona verdim. Beni taşıyamayacağını bildiğim için.

Beni odasına götürdü. Yatağına oturttu ve üzerimde ki montu ve ayakkabımı çıkarttı.

Yanağıma bir annenin öpücüğü gibi şefkatli bir öpücük kondurdu. Bu öpücük karşısında gözlerimi kapatıp, gülümsedim. Geri çekildi.

Ellerini tuttum, elini dudaklarıma bastırıp, "iyi ki varsın Selena." diye fısıldadım.

Eliyle yanağımı okşadı. "Sen burada uyu Justin." duraksadı. "Ben içeride yatarım." dedi.

İtiraz etmedim.

Selena "İyi uykular Justin." diye mırıldanıp odadan çıktı.

Bende o gittikten sonra onun uyuduğu tarafa yattım.

Daha fazla dayanamayıp, uyku mahrumu gözlerimin istediğini yapıp ,sızdım.

{{{{{{{{{{{{{{{{{{{{{}}}}}}}}}}}}}}}}}}}

Sabah,başımda keskin bir ağrıyla uyandım. Ellerimi şakaklarıma getirip , ovaladım. Elimi yastığı düzeltmek için, yastığın altına soktuğumda elime sert bir şey çarptı.

Yastığı hızla kaldırıp, elime çarpan şeyin ne olduğuna baktım.

Günlük...

Selena'nın Günlüğü...

Günlüklerin okunmaması gerektiğini biliyordum. Fakat merakıma engel olamadım, ve rastgele bir sayfa çevirip okumaya başladım.

" 06/12/2012"

"'O' benim için, 'aşk' ile eşdeğer. Sonunda tamamlandım. Puzzle'ımda ki eksik parçayı, bulmuş gibiyim. O beni tamamlıyor. Eksik olan herşey, sanki onunla tamamlanmış gibi. Onun hayatıma girişiyle, hiç yaşamadığım duygular yaşadım. "O" benim için "herşey". Sanki çölde susuzluktan ölmek üzereyken, suyumu bulmuş gibiyim. Bir rüyada gibiyim. Hiç bir zaman uyanmak istemeyeceğim bir rüya. Onunla yeniden doğduğumu hissediyorum. Artık ben eski Selena değilim. Ben artık, "onun Marie'siyim." Hissediyorum, onunla daha iyiyim. Şimdi daha güçlüyüm. Tanrı bana sonunda hak ettiğim cenneti verdi. Artık aşkın ne olduğunu, biliyorum. Çünkü onun her şeyiyle bu duyguyu hissediyorum. Bana hissetmeyi öğretti. Ondan asla vazgeçemem. Onu çok seviyorum. Bana İnan. Onlar beni anlamıyor. İnsanlar Ona olan hislerimi anlamıyor. Bunu sadece o biliyor. Seni çok seviyorum Zayn. Bana bu hissi yaşattığın için çok teşekkür ederim. Nefesinle yaşıyorum.

-Marie'n"

Defteri öfkeyle kapattım. "O" kişinin ben olduğumu düşünmüştüm. Son cümleye kadar gülümseyerek okumuştum. Son cümleyi okuduğumda ise buz kesmiştim.

Sanırım mutlu olmak bana yasaktı.

Evrenin benimle ciddi bir problemi olduğunu düşünmeye başlamıştım artık.

Selena'nın yazdığı gibi, "o tamamlanmıştı" ama beni "eksik" bırakmıştı.

Bu anın gerçek olduğunu bildimde bir kabus olmasını diledim.

Gerçeklerle yüzleşmeyi seven ben, ilk defa gerçeklerden kaçmak istedim.

Yaşadığım onca acıların arasında ki en büyük darbe buydu sanırım.

Ve ben ilk defa gerçekten kaçmak istedim.

Now (Jelena)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin