amorf: atomları bir düzene göre değil de gelişigüzel dağılmış olan (bünye); kendine özgü bir biçimi olmayan (nesne)
biçimsiz, düzensiz gelişigüzel ilişkiler yumağı...
amorf.
Uyarı:
Kurguda +18 öğeler barındıran bölümler yer alıyor ve hikaye iki erke...
UYARI: Yer yer cinsel içerik dozunda dalgalanmalar olacak, ama çok değil, mesela ne kadar diyeyim 🙄 "bundan da rahatsız olan varsa b&b okumasın" kadar 😉 özetle o kesitlerde uyarı yok 😈😇 İyi okumalar ❣️❣️
Calvin Harris, Dua Lipa - One Kiss
"Sadece tenini benimkinin üzerinde hissetmek istiyorum...
...Gözlerinde bir harikalar diyarı gördüm. Bu gece eşliğine ihtiyacım olabilir.
İçindeki bir şeyler içimdeki cenneti yaktı."
...
Arabasına bindiğinde yanı başında bekleyen gerçeklerle yüzleşecek gücü yoktu ama biliyordu, bitmeyecekti, aralarındaki her neyse onu bitirmek pek mümkün görünmüyordu. Chanyeol'un bir şeyleri açıklamak için ağzını açtığında dökülen kelimeler zihninde dönüp duruyordu.
"Ben. Ben farklı düşünmüştüm. Yani sana açılmak için doğru zamanı bulamadım ama-"
"Bu nasıl olabilir?" diye düşünmeden edemedi. Oysa o kadar emindi ki Chanyeol'un Sehun'a karşı hisleri olduğundan. Teninde hala onun teninin kokusu varken nasıl mantıklı düşünebilirdi? Aslında Baekhyun bugüne dek ne zaman mantıklı düşüncelere sahip olmuştu ki?
"Demek ki Sehun'dan hoşlanmıyormuş" dedi kendi kendine. Ardından arabanın camını açıp tek kolunu ve başını dışarıya çıkarıp "ONDAN HOŞLANMIYORMUŞ!" diye bağırdı. Kafasını içeri sokup keyifle kahkaha attı. Tüm bu neşe dikiz aynasında kendi gözleriyle karşılaşıncaya kadardı. Kahkahası soldu. Bakışları yola döndüğünde fark ettiği kırmızı ışık sayesinde acı fren sesiyle birlikte zorlukla durdu. Bu kez fısıldadı.
"Benden hoşlanıyor..."
Kimse duysun istemiyor gibi fısıldadı, hatta kendi bile duymamalıydı. Sehun onun ailesiydi ve o ailesine ihanet etmişti. Hem de iki defa, birini hatırlamıyor oluşu bu gerçeği değiştirmezdi. Daha kötüsü ise bu aldatış yalnızca fiziksel değildi, duyguları da işin içindeydi.
Yeşil ışık yandı Baekhyun fark etmedi. Yeniden kırmızı yandı, yeniden yeşil...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ne yapacağım ben?" diye sordu dikiz aynasındaki aksine. Cevap yoktu.
"Neden önce ben görmedim ki? O zaman... O zaman bunlar hiç yaşanmazdı" diye hayıflandı. Kızgınlık, kırgınlık... Hissettiği tam olarak neydi bilmiyordu. Dişlerini sıktı ve tıslarcasına "Sehun Chanyeol'a ilgi duyuncaya dek onu fark etmemiştim bile" dedi.
Gerçekten de öyleydi. Baekhyun okula başladığında Chanyeol okuldaydı. Seçmeli derslere giriyor, her öğrencisiyle tek tek ilgileniyordu. Baekhyun bu tavrını hep şapşallığına vermişti. Kim üniversite öğrencilerine bebekmiş gibi davranırdı ki? Chanyeol gerçekten öğretmenden öteydi. Sınıfın çoğuyla arkadaş sayılırdı, onunla birlikte yemeğe, içmeye gidenler bile vardı. Baekhyun bunları hep aptalca bulmuştu. Yeni öğretmenliğe başlamış, üzerindeki öğrencilikten kurtulamama hissini bastıramamış, tüm bunları kendini kabul ettirme çabası olarak düşünmüştü.
