ACI BAL(Tamamlandı)

10.Bölüm🌼

"Selim yeter ama bak geç kalıyoruz işe"

Selim yatakta dikleşip memnuniyetsiz bir tavırla yüzünü buruşturup;

"Kovacağım seni bak görürsün.Ozaman geç kalacağın bir işin de olmaz.Bol bol kollarımda kalırsın"

Selen Selime inanmazca bakıp;

"Bak sakın zaten stajımın bitmesine bir aydan az bir zaman kaldı."Yataktaki Selim'e yaklaşıp dudağına bir öpücük kondurup;
"Ozaman bol bol senin olurum koca oğlan.Ama şimdi kalkıp hazırlanıyorsun.Ben de kahvaltı hazırlıyorum.Tamam mı ?"

Selim sabahları uyandığında bile nefes kesici olan kıza bakıp gülümsedi.Selen geçen haftalara göre utangaçlığını büyük ölçüde atmıştı.Arada gelip evinde kalıyordu.Yine dün akşam kızın tüm itirazlarına rağmen alıp evine getirmişti.Selen'in onun evinde dolaşması mutfağında ona yemekler yapması inanılmaz haz veriyordu Selim'e heleki arada kızı sıkıştırıp öpmelerin de Selen'in yüzüne yayılan utangaç kızıllık Selim'i daha bir etkiliyordu.Ozaman daha çok kızı sıkıştırıp öpesi geliyordu.En güzeli de geceleri kızın kendi kollarında uyuması paha biçilemezdi.Soğuk ayaklarını Selim'in ayaklarının içine sokup bedenini bir kedi yavrusu gibi Selim'in bedenine sokuşturması tarifi mümkün olmayan bir huzura sürüklüyordu Selim'i.

Selen henüz hazır hissetmediği için tensel temasları öpüşmeden ileriye gidemediği için Selim bazen çok zor durumlarda kalıp sabır dileniyordu

Hangi erkek kollarında bukadar muhteşem ve seksi varlık varken rahat durabilirdi ki.Heleki Selim gibi sağlıklı bir erkek için bu oldukça zor oluyordu.Ama sabrediyordu.Selen'in ona kendi rızası ile gelmesini istiyordu.Selim'in hiçbir zorlaması ya da en ufak bir iması olmadan Kızın kendisinin ona gelmesini istiyordu.

Yataktan yorgun adımlarla çıkıp oda da ki banyoya giren Selim kısa ama rahatlatıcı bir duşun ardından.Beline sardığı havlusu ile duştan çıktı.Önce uzamış sakallarını biraz kısaltıp dişlerini fırçaladı.
Odaya geldiğinde giyinme odasına geçip üzerine rahat ve şık kıyafetler aldı.
Kıyafetleri yatağın üzerine bırakıp iç çamaşırını giyen Selim tam gömleğine uzanmışken kapı aniden açılımca kapıya doğru döndü.

Selen hazır olan kahvaltı için Selim'i çağırmak adına odaya gitti.Çoktan hazlırlanmıştır diye kapıyı çalmamıştı ama gördükleri genzinde yanma hissi oluşturunca hafifçe birkaç kez yutkundu.Selim bedenin heybeti ile karşısında duruyordu.
Lanet olsun adam resmen taştı.Modellere bin basardı.Selene de hafiften bir sıcaklık basmaya başlamıştı.

"Şey kahvaltı hazır "
Selim hareketlerini yavaşlatarak Selene dönünce kıpkırmızı bir suratla karşılaşınca gülümsemeden edemedi.Selen hayatına girdiğinden beri fazlaca gülümsüyordu zaten.

Kıza doğru yaklaşıp saçlarının arasına bir öpücük bırakıp;
"Utanınca çok daha güzel oluyorsun ama benden utanma.Ben seni rahatça keşfederken sende rahat ol."

Selen genç adamın etkisinden uzaklaşmak adına birkaç adım geri çıkıp;

"Ozaman sende beni utandırma"

Selim ufak çaplı bir kahkaha atıp;
"Bunun için bir çaba sarfetmediğime emin olabilirsin güzelim"

Selen Selim'e laf yetiştiremeyeceğini anlayınca;
"Hadi omlet soğuyacak oyalanma daha fazla"
Selim başını olumlu anlam da sallayıp;

"Sen de hazırlan ben hemen iniyorum"

Selen birşey demeden dün akşam evden getirmiş olduğu elbisesini giyip saçlarına da fön makinesi ile kırık fön çekip hafif bir makyaj yapıp ayağına da topuklu ayakkabılarını giyip son olarak da parfümünü sıktı.Dağınık yatağı hızlı bir şekilde toplayıp,gece giymiş olduğu Selim'in tişörtünü de katlayıp çantasına koydu.Bu Selimden aşırdığı ikinci tişörttü.Bazen Selim'i okadar çok özlüyordu ki tişörtünü giyince saki onunlaymış gibi hissediyordu.'Selim tişörtü' koleksiyonuna yenisini eklemenin zevki ile çantasını alıp odadan çıktı.Selim'in okadar çok tişörtü vardı ki iki tane eksiği farketmezdi.
Mutfağa girince çantasımı yere bıraktı.Selim çaydanlıktan çay dolduruyordu.Selim'e yaklaşıp adamın ferahlatıcı kokusunu içine çekip boynuna minik bir öpücük kondurdu.