İş yerinde ki son iki günümdü.Selim'in yanında olmaya okadar alışmıştım ki üzülüyordum.Şu birkaç ayda burayı okadar çok benimsemiştim ki içime bir acı çörekleniylordu.Selim'in işte ki sert taviz vermeyen hareketleri ile evde ki mükemmel sevgili halleri arasındaki ayrımı yapmak bile çok zevkliydi.
Bu gün ben gideceğim diye bir gün öncesi kutlama yapmak istemişlerdi.Çünkü yarın öğleden sonra gelip şirketle ilişiğimi kesecektim.
Şu kısa süre de herkes ailem gibi olmuştu.İyi ki Babamın şirketinde stajımı yapmamışım diyorum.Yoksa başta Selim olmak üzere bu güzel insanları tanıyamazdım.
Hele ki Melek bana okadar yardımı dokunmuştu ki anlatamam.Şirkete adapte olmama yardımcım olmuş,Sorduğum herbir soruya bıkmadan usanmadan cevap vermiş bazen de beni idare etmişti.
Aslı dan sonra en iyi arkadaşlarımdan olmuştu.İyi ve temiz bir kızdı.Öyle yalanla dolanla işi olacak bir kız değildi.Neyse oydu.Ne düşünüyorsa söylüyor bazen komik olaylar yaşıyorduk.
Babam'ın şirketine göre burada samimilik içtenlik vardı.Elemanları Selim'e saygı duyup seviyorlardı.Hal böyle olunca da işler rahat ve eğlenceli olarak ilerliyordu.Her nekadar hukuk departmanı sıkıcı olsa da edindiğim arkadaşlıklar güzel ve eğlenceliydi.
Hep beraber toplantı salonuna girdiğimizde gözlerimi etrafta gezindirdim.Melek süsleme işini sanırım biraz abartmıştı.Etrafta balonlar vardı hemde pembe balonlar Hukuk departmanı'nın kasvetine aykırı pembe cıvıl cıvıl bir ortam vardı.Sinevizyonun üzerinde pankart bilr vardı.
"SENİ ÖZLEYECEĞİZ "
Yazıyordu.Ah bilseler en çok ben özleyeceğim.Özellikle de gözlerine her baktığım da aşık olduğum adamın hep yanıbaşında olmayı özleyeceğim.Herkesin tamam olması ile bir bir arkadaşlarımla kucaklaşıyor teşekkürlerimi sunuyordum.Bukadar kısa zamanda beni denli benimsedikleri ve sevdikleri için.
Kapıdan en son Selim girince bir an nefesimi tuttum.Onu her gördüğümde kalbim benden bağımsız cumhuriyetini ilan ediyordu.Bu kadar sevmek suçmuydu bilmiyorum ama çok seviyordum.
Bana en güzel gülümsemelerinden sundu açtığı kolları arasına Annesine muhtaç yavru kedi gibi sığındım.Ağlamak üzereydim
Selim bana sıkıca sarılıp saçlarımın arasına belli belirsiz bir öpücük bıraktı.O an herkes anın güzelliği ile Selim ve Selen'e bakıyordu.Dışardan nekadar güzel gözüktüklerinden bir haberlerdi.İnsanlar patron çalışan ayrılığı sansalarda seven yüreklerin sarılışını izlediklerinden bir haber imrenerek bakıyorlardı.Selim bey'in yanına Derya gibi çirkefi hiçbir zaman yakıştıramıyorlardı.Selen gibi zarif ruhlu asil bir kadınla okadar bütün gözüküyorlardı ki insanların baktıkça bakası geliyordu.
Sarılışmalar ve hüzünlü anlar bitmiş veda pastası kesilmişti.
Tam o sırada kapıda görünen kadını ilk kimse farketmese de daha sonra çalışanların ağzından 'hoşgeldiniz Derya hanım'cümleleri uçuşmaya başlamıştı bile.Selim kendini güzel kadınına okadar çok adapte etmişti ki Deryayı uzun bir süre sonra farketti.İlk farketseydi çokran kimse anlamadan onu kapı dışarı atmıştı.
Derya kin ve nefretle Selen'e bakıyordu.Karşısında ki kadının güzelliği ve zarafetini gördükçe sinirden daha çok kuduruyordu.Kendisi de çok güzeldi ama zerafet ruhtan gelirdi.
Selen cümleleri duymadığı için ona kin ve nefretle bakan kadının kim olduğunu bilmiyordu.Selim girdiği şoktan çıkıp Deya ya doğru adımladı.Selen yanından giden adamla arkasından bakaka kaldı.Sevdiği az önce ona nefretle bakan kadına gidiyordu Kimdi Allah aşkına bu kadın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACI BAL(Tamamlandı)
General Fiction♥️ Aşka kapılarını kapatan bir adam, bir ahu güzele kafayı takarsa ne olur. Bir avukat olarak onunla aşk anlaşması yapar mı dersiniz ?