Bölüm 9:ZEYHUN

220 11 2
                                    

-Tanıyorum ama gelemem sen teşekkür ettiğimi söylersin.

-Tamam. Dedi hiç sorgulamadan sevdiğim özelliklerinden biri de buydu hiçbir şeyi anlatmam için zorlamıyordu.

Ardından arabasını kiltledi ve Kuzeylerin evine doğru ilerledi bende bizim evin kapısına gelmiştim kapıyı hızla tıklattım kapıyı Şefika abla açtı

-Hoşgeldin kızım.Nerelerdeydin?

-Hoşbulduk.Biraz yürüyüş yapmak için çıktım.  dedim Gülümsedi ve

-Misafirlerimize merhaba de. dedi o sırada içeriden Zeynepin sesini duydum.Of ! yinemi.

-Yorgunum biraz duş da almam gerekiyor. dedim ve hızla merdivenlere yöneldim.Annem hemen arkamdan seslendi

-öyküüüm ! Kahvaltıya gelmiyor musun?

-Tokum. dedim sadece . Ardından pes etmesini beklerken bir kez daha sesini duydum

-o zaman misafirlerimize bir merhaba de. dedi of bu kadın hiç pes etmiyor. Nefesimi dışarı verdim ve salona doğru yürüdüm.Kuzey de burdaydı iyi de Can ne yaptı acaba geri dönmüştür herhalde.

-Merhaba. dedim daha sonra da oldumu manasında anneme baktım.Tepki gelmeyince arkamı dönüp merdivenlere doğru yürüdum.O sırada annem Zeyneple konuşuyordu.

-Tatlım istersen sende öykümün odasına çıkabilirsin. Ve ardından tekrar bana seslendi "Değil mi öyküm?"

Sadece "Hııhı" dedim sesimdeki isteksizliğe engel olmadan. Aslında neden Zeynepe karşı tavır aldığımı da bilmiyordum gerçekten o sadece bana yardım etmek istemişti.Arkamdan geldiğini duyabiliyordum hızla merdivenleri çıktım ve odama girdim içeri girmesi için kapıda bekledim ve girince kapattım en azından biraz nezaketi hakediyordu değil mi?

Odaya girer girmez konuşmaya başladı:

-Öyküm ben gerçekten çok özür dilerim. söylediklerinde samimi olduğu o kadar belliydi ki kendimi tutamayıp ona sarıldım.Zaten ben kimseyle küs kalamazdım ki.

-Biliyorum Zeynep zaten senin hiçbir suçun yok hatta...Kuzey... devamını getirmedim ama Zeynep kızarmış gözleriye bana soru sorarcasına baktı

-Kuzey ne?

-Yok birşey bu arada o nereye gitti?

-Bir arkadaşı geldi o yüzden eve döndü. dedi. Biraz daha iyi gibiydi bende kendimi daha iyi hissediyordum.Odamı birkez daha incelemeye başladı.Gözleri raflarda duran kitap ve albümlere kaydı ve yavaşca oturduğu yerden kalkarak oraya doğru yürüdü elini üst rafda duran kitaplardan birine uzattı ve aldı

-En sevdiğim seridir.

-Benimde. dedim sadece şuan hiç oturupta kitap kritiği yapacak havamda değildim.

Konuşmak istemediğimi anlamış olacakki tekrar gelip yanıma oturdu.

-Öyküm? Sence ben çokmu konuşuyorum?

-Biraz. deyip gülümsedim.

-Peki sen neden hiç konuşmuyorsun? Dedi meraklı küçük bir çocuk gibi bakıyordu yüzüme .Söyleyeceklerimi iyice tarttıktan sonra konuşmaya başladım:

- Herşey konuşarak anlatılmaz, aslında bazen susmak yeterlidir.  Konuşmak bir ihtiyaç olabilir, ama susmak herşeye cevaptır bence.

Söylediklerimin ardından bir süre sustu sonra konuşmaya devam etti.Konuyu büyük bir ustalıkta değiştirmişti:

-Hoşlandığın biri varmı?

-Hayır. dedim sadece yüzünde "ee bana sormayacakmısın" gibisinden bir ifade vardı "senin?" dedim hemen konuşmaya başladı

-Kuzeyin bir arkadaşı. Çok tatlı biri. Ama beni kardeşi gibi görüyor. Çok yakışıklı bir görsen... Onu görünce elim ayağım birbirine dolanıyor çok stres oluyorum ama görmek için can atıyorum.Bu uzun süredir olan bir şey zaten küçüklüğümüz birlikte geçti. O zamanlar Kuzey  boncuklu tabancayla savaş yapardı o ise benim yanıma gelir yalnız kalmayayım diye benimle oynardı.Offf öyküm çok tatlı biri şimdi zaten Kuzey onun yanına gitti.Bizde birlikte bizim eve gitsek hem görmüş olurum hemde sen olduğun için o kadarda utanmam ne dersin?

o kadar çok konuşmuştu ki nefes nefese kaldı. Ne yani şimdi Zeynep Can dan mı hoşlanıyordu.iyide Canın küçüklüğünden beri tanıdığı böyle yakın arkadaşları olsaydı mutlaka tanırdım.Ardından hemen sordum

-Adı ne?

-Ceyhun. Dedi hülyalı bir tonda.

Sebebini bilmiyorum ama içim rahatlamıştı. Ardından sorusuna cevap verdim.

- Tamam hadi size gidelimde şu Ceyhun nasıl biriymiş görelim.dedim gözleri sevinçle parladı

-Seveceğine eminim.

Yarın OlacakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin