Episode 5

711 60 3
                                    

Soğuk bir sabaha gözlerimi açtım. Odam dün gece yazmaya çalıştığım yeni şarkının denemeleri ile doluydu yarısını buruşturup yere fırlattığım kağıtlarla...
Şarkının yarısından sonrası bir türlü gelmiyordu. Güzel anılarla dolu bu şarkı herşeyin umuda bağlanacağını anlatıyordu. Ancak bir süre sonra bir yerde bir eksiklik oluyordu. Dün gece o kadar geç yatmıştım ki sabah erken kalkamadım. Evin normalden soğuk olmasının sebebini araştırıyordum beynim daha sonra kapalı perdeden dışarıya bakmanın güzel bir fikir olabileceğini düşündüm mantıklıydı.
Sıcak yatağımdan kalkıp soğuk zemine basarak pencereye yaklaştım. Perdeyi araladiğimda bu soğuğun sebebi belliydi.

"Kar"

Şaşkındım biraz erken yağmıştı kar. Ama soğuğu severim bu iyiydi düşünmeme yardımcı oluyordu. Ama bir sorun vardı.
Bugün her zaman ki gibi hissetmiyordum farklı hissediyordum. Hatta kötü bile denilebilirdi. Üzerime siyah dar kot ve içime ince tişört üstüme bol kazak giyip botlarımıda bağlayıp evden çıktım.
Her zamanki gibi dükkanın yolunu tuttum. Yolda okulların açılmasına üç gün kaldığı geldikçe daha bir stres oluyordum geçen günlerde aylar varken şimdi ise günler kaldı 12. Sınıf benim için umarım iyi geçer aslında okulda pek bir şeyin değişeceğini de yok her zaman yalnızdım bu senede aynı olacaktı.
Yavaş yavaş dükkana yaklaşırken ileride ki manzara çok güzeldi. Kışın gelmesi kesinlikle güzel olmuştu.
Minik dükkana girerken kapıyı açmam ile sıcak havanın yüzüme çarpması bir oldu. Dışarının ne kadar soğuk olduğu işte o zaman anladım. İçeri girdim yavaşça...
Seni aradı ister istemez gözlerim ama bu sefer yoktun iceridesindir diye kahve almadan bir yere oturdum ve seni görmeyi güzel gülen yüzünü görmeyi bekledim ama gelmedin. 
Saatler geçti yinede yoktun.
En sonunda çalışanlardan birine sordum.
İşten ayrılmışsın...
Kalbim sanki paramparça olmuştu.
Gözlerim doldu ama belli etmemek için arkamı döndüm minik bir hıçkırık kaçtı ağladığım belliydi artık ama sen yoktun gülüşün yoktu...
Yavaş adımlarla kapıya doğru yürüdüm kapıdan çıkıp hıçkırıklarıma izin verdim uzun zamandır canım bu kadar acimamıstı. Ona bu kadar bağlandığımı fark bile etmemiştim.
Sonra telefon numaram aklıma geldi, hızlıca telefonumu çıkarıp "Caramel Macchiato" yazan başlığa tıkladım. Aranıyordu ama açmıyordun.
Eve doğru yürüdüm ...
Yaklaşık yarım saattir yatakta dışarıyı seyrediyordum. O an aklıma geldi.
" Şarkıdaki eksik şey özlem ve acıdıydı" hiçbir şey sonsuza kadar sürmezdi. Her şey birgün biterdi.
Hayat her zaman toz pembe değildi...
Şarkı defterimi elime aldım şarkının devamını yazdım şimdi bitmişti işte. Defterin sonunda ki yazı aklıma geldi ona bakmak için en arka sayfayı açtığımda eski yazı yoktu onun yerine;

" Acı ne kadar yoğunsa önündeki mucizeler o kadar çoktur."

Yazıyordu. Bu neydi şimdi diğer yazıyı aradığımda hiçbir sayfada yoktu. Bu gerçekten garipti.

Seni özlüyorum Chan...

Peki sen neredesin?

Caramel Macchiato { BANG CHAN }Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin