INTIKAM OYUNU (Askıda)

I.O.#1

Dört yıllık lise hayatının ardından gelen mezuniyet balosu ile gençler rahatlamıştı. Ama Öykü, onların aksine ailesiyle olan sıkıntıları ve okul hayatının da verdiği stresle, bunalıma girmiş halde baloya hazırlanıyordu. Giydiği kıyafetin yanında taktığı eldivenlerle çok şık görünüyordu. Eldiveni deridendi bilek kısmındaki taşlar eldiveni olduğundan daha güzel gösteriyordu. Öykü hazırlanmasını tamamlayınca, yanına çantasını da alıp onu ormandaki baloya götürmek için bekleyen arabaya bindi.
***

Kuzey de giydiği takım elbisesi ile şık göründüğünü düşünerek son bir kez aynada kendine baktı. Baloya Pars'ın da gelmesi onu sinirlendirse de buna pek takmayarak baloya gitmek için evden ayrıldı.

***

Kuzey baloya geldiğinde her şey mükemmel görünüyordu. Kızların bir kısmı dans ederken,erkekler de kendi aralarında sohbet ediyorlardı. Dans etmeyen kızlar arasında Öykü de vardı.

***

Pars baloya geldiğinde ise, dikkatleri üzerine çekmişti. Arkadaşlarının oturduğu masaya doğru giderken, Kuzey'i gördü ve eski anılar kafasında canlandı.

Pars ile Kuzey'in düşmanlığı eskilere dayanıyordu.
Pars,okulun popüler kızı olan Aslı'ya aşıktı. Bir süre düşündükten sonra, Aslı'ya çıkma teklifi etmeye karar verdi. Onunla konuşmak için yanına giderken, Aslı ile önceden kavgalı olduğu Kuzey'i Sarılırken gördü. Bu da Kuzey'e olan nefretini daha da arttırmıştı.
Aslı ile Kuzey'i görmeden önce de okulda bilinen bir düşmanlıkları vardı.

Kendilerini müziğin ritmine kaptırıp dans eden gençler, çok eğleniyorlardı. Partiden sıkılan Öykü, boş bir masa bulup oturdu ve telefonunu kurcalamaya başladı.
Kuzey, partiden uzaklaşan Öykü'nün boş bir masaya doğru ilerlediğini görünce yanına gitmeye karar verdi. Öykü'nün telefonla uğraştığını görünce yakınındaki masaya oturup onu izlemeye başladı.

Öykü telefonuna gelen mesajla birlikte beyninden vurulmuşa döndü. Mesajda zaten kanser olan annesinin hayatını kaybettiği yazıyordu. Öykü artık müziği duymuyordu, ne yapacağını bilemiyordu. O an geçirdiği şokla, masadaki keskin bıçağı alıp göğüsüne sapladı. Öykü'nün bıçağı göğüsüne saplayışını gören Kuzey, hızla ona doğru koştu. Yerde yatan Öykü'nün göğüsünden ani bir refleksle bıçağı çekti. Kanlı bıçak elinde dururken ne yapacağını bilmiyordu. O sırada oradan geçmekte olan Pars, Kuzey'i ve elindeki bıçağı gördü.
Sonunda Kuzey'den nasıl intikam alabileceğini bulmuştu. Pars, bağırarak bütün dikkatleri üzerine çekti. Coşkuyla çalan müzik bir anda durdu ve herkesin dikkati yerde yatan Öykü ve elinde bıçak olan Kuzey'e yöneldi. Herkes şokun etkisiyle onlara bakarken, Kuzey elindeki bıçağı yere düşürdü.
Pars, Kuzey'in Öykü'ye bir şey yapmadığını bildiği halde "Ne yaptığını gördünüz mü?" "Onu bıçakladı!" diye bağırıyordu.

Kısa sürede olay yerine polis ve ambulans geldi. Polisler cesedin yanında olan kanlı bıçağı delil olarak ve birkaç kişiyi de sorgu için aldılar. Bu kişiler arasında Pars ve Kuzey'de vardı.

Emniyete geldiklerinde ise Pars,Kuzey ve birkaç kişi daha sorguya çekildi.
Polisin yönelttiği sorularla iyice panikleyen Kuzey, Öykü'ye bir şey yapmadığını, onu gördüğünde zaten o halde olduğunu, yardım için yanına gittiğini söyleyip duruyordu.
Ama tam aksine Pars da Kuzey'in Öyku'yü bıçakladığını ve bunu gördüğünü iddia ediyordu.

***

İfadelerini verdikten sonra sorgunun çıkışında birbirlerini gördüler.
Kuzey adeta sinir küpüne dönmüştü.
Üstüne üstlük Pars, Kuzey'e sorgusunun nasıl geçtiğini sorunca, Kuzey dayanamayıp Pars'ın yakasına yapıştı.
Yumruklar havada uçuşuyordu. Ta ki bir görevli onları farkedip ayırana dek.

BİR AY SONRA
"MAHKEME"

"Karar! Kuzey KARACA'nın cinayet suçundan dolayı altı yıl hapse çarptırılmasına karar verilmiştir."

Kuzey adeta çıldırmış gibiydi. Sürekli suçsuz olduğunu dile getiriyordu. Ama tabii ki buna hiç kimse inanmıyordu Çünkü Bıçağın üzerinde Kuzey'in parmak izi ve bunu kanıtlayan bir şahit de vardı Kuzey yapmadığına dair yeminler ediyordu.
Ama onu hiç kimse Dikkate almıyordu.

"Altı yıl burada suçsuz yere yatamam!"
diye haykırıyordu.
Ama bütün çabalarına rağmen onları inandırmayı başaramamıştı.

Kuzey hapishaneye geldiğinde ona kalacağı yeri gösterdiler. Kalacağı yer kendinden yaşça büyük amcalar ve kabadayılarla doluydu. Burada kalmanın ona işkence gibi geleceğinin farkındaydı. Altı yılın nasıl geçireceğini düşündükçe çıldırıyordu.

"3 YIL SONRA"

Kuzey'in gün geçtikçe Pars'a olan öfkesi dahada artıyordu.
Bu da onun intikam duyusunu tetikliyordu.
Burada geçen her dakikasının acısını çıkartmak için sabırsızlanıyordu. Onun bu kadar kızdıran ve çıldırtan hayatının en güzel yıllarını dört duvar arasında geçiriyor olmasıydı.

***

Altı yıl geçmişti. Bugün Kuzey hapisten çıkacaktı. Pars'a olan öfkesi hâlâ dinmemişti. Yıllardır alışkın olduğu yerlerden geçti ve kapıdan dışarı çıktı.
Evet! Artık dışarıdaydı. Bunca yıla rağmen özgürlüğüne kavuşmuştu. içinde tuttuğu kin ile birlikte haykırdı.

-"OYUN BAŞLIYOR!"

~ Hikayemizin ilk bölümünü umarım beğenmişsinizdir.Olaylar ikinci ve üçüncü bölümden itibaren başlamaktadır.Vote vermeyi unutmayın!