11~ÜVEY ABİCİK

1.6K 68 3
                                    

Cansunun anlatımından

Sabah yağmurun sesi ile uyanmıştım. İzmir yağmurluydu bugün. Yatağımdan bacaklarımı aşağıya sarkittim. Buz gibi değen parkeyle usumustum. Hemen banyoya girip rutin islerimi hallettim. Üzerime okul üniformamı giyip odadan çıktım. Çıkmamla Hakkı amcayi gördüm.

"Kızım günaydın erkencisin". "Öyle oldu uyku tutmadı heh bu arada günaydın". "Kızım annen mutfakta". "Sagol hakkı amca". Mutfağa kostura kostura indim. Mutfaktan Miss gibi kokular geliyordu. Annem ve İdil kahvaltı hazırlıyordu. "Krep"diye bağırdım. "Ayy Cansu kızım ödümü kopardın". "Üzgünüm anneciğim". Anneme sıkıca sarılıp yanağını sulu sulu öptüm. "Günaydın İdil". "Günaydın Cansucugum". İdile öpücük fırlattıp masaya oturdum. Birinin bagirisiyla kapıya döndüm.

"İdil hemen gel". Resmen boğürüyordu. "Yandım bu sefer". "İdil merak.etme arkandayım". İdil kapıda duran Rüzgarın yanına geçti. "Buyrun Rüzgar bey". "İdil senin amacın ne". "Anlayamadım Rüzgar bey". "Anlamamazdan gelme kaç defa söyledim o kızı eve sokma diye". "Rüzgar bey direndim ama girdi ben yapabilirim". "İdil gözüme gozukme lan". Rüzgar bağırıyordu. "Rüzgarcığım biraz sakin olabilirsin dimi". "Sen karışma Çiçek abla". Annem gülmüştu. "Hadi gel Rüzgarcığım konusalim içerde seni bekliyorum". Rüzgar sinirle önden gitti.

Çiçeğin anlatımından

Rüzgar oturmuş ellerini saçlarına geçirmişti. Bende onun karşına oturup bacak bacak üstüne attım. "Rüzgarcığım konusalim mi". "Çiçek abla hiç sırası degil". "Tamda zamanı Rüzgar beni dinle". Rüzgar gözlerini dikmiş beni dinliyordu. "Rüzgarcığım biz dün babanla bahçede otururken bir kız eve geldi. İdil kıza resmen bağırıyordu kalkıp ben baktım. Bana Rüzgar beyin kesin emri var dedi ama kız zorla içeri girdi babanla konuşmak istediğini söyledi. Kızın ismi neydi ya". "Alev". "Hah Alev seni sevdiğini söyledi seninle hatta evlenmek istediğini söyledi". Rüzgar ayağa kalkıp ellerini saçlarına geçirdi. "Devam et". "Babamda Rüzgarla konuşayım neden olmasın dedi". "Ahh baba ahh Çiçek bu iş olmayacak unutun o kızın daha benden çekeceği var". "Rüzgarcığım kız tatlı biri neden istemiyorsun". "Çiçek şeytan o kız şeytan melek görünümlü şeytan ben başkasını seviyorum hem". "Kim peki bu Rüzgar"

Rüzgarın anlatımından

Ben ne demiştim öyle ya aman ya off. "Çiçek abla yok öyle biri ağzımdan kaçtı". "İnanayım dimi Rüzgarcığım". Başımı salladım. "Tamam o halde ben babanla konusucam kızla falan olmaz Rüzgar istemiyor diye". Çiçeği ilk başta sevmemiştim ama iyi biriydi. "Çiçek abla". "Buyur canım". "Seni annem yerine koyamam ama ablam diye severim izin verirsen sana sarılabilir miyim". "Ahh Rüzgarcığım tabiki tabiki ben seni oğlum gibi görüyorum". Çiçek ablaya sarıldım. Oda bana aynı içtenlikle sarıldım ben kötü olan insan ilk defa annemden başka bir kadına sarıldım. "İyisin dimi canım ben senin yanındayım". "Sagol Çiçek abla". Kafami kaldırıp bizi izleyen Cansuya baktım.

"Anneciğim ne oluyor". "Kızım birşey yok Rüzgarla dertlesiyorduk". "Ya öyle mi". " Çiçek abla musadenle babamla konuşmayı unutma o kız başıma bela oldu". Elini omzuna koyup sıktı. "O iş bende oğlum hadi geçin kahvaltıya". "Ben çıkıyorum babama söylersin". Arkamdan Rüzgar diye bağırdı ama istifimi bozmadan yoluma devam ettim.

Telefonla Emreyi aradim

"Buyur abi". "Emre Mertide kapip acil depoya gelin". "Sorun yok dimi abi". "Yok lan aslına var offf kafam karışık Alev Alev birşeyler peşinde". "Geldik abi merak etme".

Cansunun anlatımından

Hakkı amca annem ben kahvaltı yapıyorduk. Rüzgar bey erkenden çıkmıştı anlaşılan okula gelmeyecek gine. "Beyim seninle birşey konusucam". "Çiçeğim bir sorun yok ya". "Hayır canım yok ama konuşalım". "Seni dinliyorum". "Anne önemli bir mesele ise". "Yok kızım sende kal". Başımı sallayıp annemi dinlemeye başladım. "Rüzgar ile bugün konustuk biz o kız varya". "Alev mi". Yutkunmustum Alev lafı geçince nedense başımı öne egdim. "Evet Alev Rüzgar istemiyor Hakkı". "Neden canım". "Kızı sevmiyor anladığım kadarıyla ustune gitmeyelim". "Haklısın karım oğluma karışmam ama kız güzeldi. Cansu sen kızı gördün mü". "Evet Hakkı amca siz tatildeyken geldi". "Demek öyle aslında Rüzgar evlenmesi iyi olacak". "Ama". "Anneciğim birşey mi oldu". "Hayır anne ben başka birşey düşünüyorum". "Tamam kızım". "Anneciğim ben kalkayim maglum okul var". "Karnelere az kaldi". "Evet anneciğim size afiyet olsun"

Kosturup odama çıkıp kapıyı kapatıp dayandım. Bana ne oluyordu ki böyle banane Rüzgardan off. Çantamı alıp aşağıya indim. Annem kapıda bekliyordu İdille. "İyi dersler güzel kızım". "Sagol anneciğim". Anneme sıkıca sarılıp İdile döndüm. "Cansu Allah zihin açıklığı versin". "Amin sağol gorusuruz". Kapıyı açıp evden çıktım yaz gelmişti artık. Hava harikaydı.  Çantamı sıkıca tutup okula ilerledim bana koşturarak gelen kişiye baktım.

"Cansum". "Senin burda ne isin varya beni nasıl buldun". "Cansum sakin olur musun". "Kes sesini git ya git ben seni istemiyorum". Koşturarak oradan uzaklaştım. "Cansum çok yakında kavusucaz sen merak etme hemde çok yakında".

Bora benim ilk aşkımdı. Herseyimdi onunla lisede tanışmıştık. Aynı sınıfa düşünce konuşmuş anlatmıştık. Gülümsemesi erkeksi kokusu beni mest ediyordu. En sonunda birbirimizi sevdigimizi itiraf ettik. Bir yıl kadar çıktık. Bir gün onu arayıp ulaşamadım. Aradim aradim bulamadım. Telefonuna gelen mesajla bir kızla olduğunu öğrendim oraya gidince kızla onları çok kötü halde gördüm dilimin varmayacagi şekilde o gün bugündür Bora ile aramda hicbirsey olmadı. Aradi acmadim. Konuşmadım. Uzun zamandır görmedim onu.

Okulun önüne gelip derin bir nefes aldım Borayı gormem iyi olmamıştı. Okula girince karşıdan gelen sen şakrak arkadaşımı gördüm. "Cansu geç kaldın. Cansu iyi misin solgun gözüküyorsun". "Birşey mi dedin Aslı". "Ucmussun kızım sen neyin var". "İyi değilim Aslı ben". Asliya sarılıp ağlamaya başladım. "Bora". "Borada kim". "İlk aşkım onu gördüm beni aldatmıştı". "Üzgünüm Cansucugum bilmiyordum". "Sorun yok". "Hadi ders başlayacak". Aslıyla sınıfa ilerledik. Bütün gün ders dinlemekten başım agrimisti. "Cansu iyi misin". "Daha iyiyim Aslı". "İstersen alışverişe çıkalım". "Yok yarın gideriz eve gidip sadece uyumak istiyorum". "Tamam canım yarın gorusuruz"

Okuldan çıkıp sahile gidip oturdum. Telefonumu elime alıp Berkeyi aradım. "Cansu nasılsın". "İyiyim Berke şey diyecektim benim eve gitmeye halim yok kendimi iyi hissetmiyorum beni eve bırakır mısın". "Tabiki Cansum konum at geliyorum". "Sağol". Telefonumu kapatıp konum attım. Berke 15 dakika sonra gelmişti. "Cansu iyi görünmüyorsun neyin var". "Sonra konuşalım Berke eve gitmek istiyorum sadece". "Hadi gel güzelim". Berke elimden tutup arabaya bindirdi. Başımı cama yaslayıp eve gidene kadar yolu seyrettim. "Cansu geldik". "Sagol Berke zahmet oldu sanada". Berke lafımi kesip "ne demek Cansu her daim birşey olursa ara ben iş yerine gidiyorum". "Kolay gelsin". "Sagol Cansum". Arabadan inip evin kapısını çaldım. Açan kişi Buğraydı.

"Kuzencigim nerdesin sen geç kaldın". "Şey başım agriyordu Berkeyi arayıp bırakmasını istedim". "Cansu ben neciyim burda heh bir daha beni ara artık buradayım". Buğraya sarılıp. "Tamam kuzencigim kızma seni aricam". "Tamam barıstim hadi odaya geç dinlen yanına gelirim". Kafami sallayıp yukarı çıktım

Üzerimde olan okul formasını çıkarıp. Sortla askılı tisort giyip yatağa yattım. Yorucu bir gündü hele Bora konusu off ben ne yapacaktım. Sen yardım et Allahım. Gözlerimi kapatıp kendimi uykuya teslim ettim.

Rüzgarın anlatımından

Depoya bizim çocuklardan önce gelmiştim. Kafam çok karışikti. Alev tek derdi para olan kız babamla bile konuşmaya cesaret etmişti. Ben ne halt yicektim. Deponun kapısı açılmış Emre ile Mert gelmişti. "Abi geldik sorun ne". "Alev geçen gece buluştuk". İkisi de aynı anda "Oooo". "Kesin lan zırvalamayı". "Emre sus lan devam et abi". "Benimle evlenmek istediğini söyledi lan iki takıldık evlilik açtı başımıza. İttirdim bağırdım tamam deyip korkup kaçtı ama dün babamla konuşmuş yok beni seviyormuş yok bilmem ne evlenmek istediğini söylemiş oldurcem ben bu kızı". "Abi sakin ol bizim kızlar halleder onu takma sen". "Bela oldum oğlum her gün arıyor kaç tana telefon kırdım onun yüzünden". "Aman abi bırak ya arar arar susar kızlar bir yolsunda aklı başına gelsin". Kahkaha attım. "Kalkın lan içki getirin kafamız dağılsin". "Derhal abi"

Gece yarısına kadar icmistik. Eve nasıl geldiğini dahi hatırlamıyorum. Başım dönüyordu. Mutfağa girip en iyisi su icmek. Mutfağa girince Cansunun tezgaha yaşlanmış su içtiğini gördüm. Benim meleğim ne haldeydi. Gidip arkasından sarıldım.

Cansunun anlatımından

Mutfağa su içmeye gitmistim arkamdan sarılan elle urkttum çığlık attım. "Bağırma Cansu başım agriyordu zaten". "Rüzgar napiorsun". "Sariliyorum". "Bak sen ne tatlısın". "Cansum". Sarhoştu belli saçma sapan konuşuyordu. "Gel Rüzgar seni odana bırakayım". Ne ağırdı öküz cusseye bakılınca tabi. Zorda olsa odasına gelip yatağına bıraktım. "Cansum gitme birlikte uyuyalım". "Rüzgar sarhossun uyu hadi". Beni ustune çekip sarıldı. "Bırak Rüzgar biri gorecek". "Sensiz uyuyamam Cansu". Bu ne diyordu çok sarhoş o yüzden. Uyuduğunu anlayınca kalkttım. Son kez ona bakıp odadan çıktım.

ÜVEY ABİCİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin