Sevgili küçük ULK ailem hikayemin gidişatını nasıl buluyorsunuz? Yorumlar da belirtebilirsiniz. Benim ilk hikayem olduğu için fikirlerinizi benimle paylaşırsanız daha güzel bir kurguyla karşınızda olacağım. Ayrıca elbette yanlışım vardır ve buraya alışana kadar da olacaktır. bu konuda da bana yardımcı olursanız çok sevinirim. Hepinizi çoook seviyorum. Buyurun işte yeni bölüm. Bakalım Ela bu sahte sevgili olaylarında ne yapacak :D :D :D ----
ULK-4
Ve hayır ya olamaz değil mi? Karşıma Poyraz geçti ve seni seviyorum Ela dedi. 'kızım kalksana ya alt tarafı 10 dakikadır uyuyorsun.' Dedi Beyza 'nasıl ya ben rüya mı gördüm.' Ne gördün ki' 'hiç boşverin önemli değil' dedim. Off rüya görmüşüm ya zaten gerçek olması imkansızdı. Kaçıncı derste olduğumuzu bile bilmiyorum. Ama sanırım öğlen çoktan olmuş ki sınıf bomboştu. Kızlara dönüp 'öğle arası mı?' dedim onlarsa 'Oo öğle olalı çok oluyor. Ders beden ama hocaya senin hasta olduğunu seni bırakmamamız gerektiğini söyledik.' Bende 'he iyi yapmışsınız canımlar' Melisa ellerini yanaklarına koydu ve 'Peki biz ne yapıcaz şimdi' dediğinde 'kızlar şuan son iki ders kaldı ve onlarda boş değil mi?' diye soru da bulundum. Onlarda 'evet boş' dediler. Benim de direk aklıma okuldan çıkmak geldi ve 'Ee hadi kalkın abimin yanına semihin kafesine gidelim' dedim. Melisa aniden 'aynen hadi kalkın. Ya kalksanıza be aa gidelim hadi' diye panikle bizi çekiştirmeye başladı. Bu işin içinde var bi şey ama çıkar kokusu... Bu arada size abim Görkem'i tanıtmadım değil mi? O benim canımın içi aslında abilerin en güzelidir kendileri... Aslında abim tüm okul zamanı boyunca Ankara'da kalıyor. Çünkü kendileri bay üstün zekâ Hacettepe Tıp okuyor. Bu sene 5. Senesi ve son iki senesi kaldı. Sonra yurt dışına mastır yapmaya gidecek. Neyse abimi anlatmak yeter zaten fazla bahsetmeyeceğim de nazar değer falan.
Çünkü hem zeki hem yakışıklı kumral saçlar beyaz ten ve yeşil gözler ayrıca o kasları yok mu of of valla abim olmasa yavşardım. Kısacası abimi alan yaşadı. Abimin genelde takıldığı yer kütüphanedir ama bugün kütüphaneye gitmeyeceğini biliyorum. Yoksa abimin yanına gider miyim? Abim şuan kankası Semihin sahil civarlarındaki mekânındaymış. Swarm sağolsun nerede olduğunu görüyoruz. Okuldan tam çıkarken Poyrazla karşılaştık. Kızlar bana ne yapacaksın? Der gibi bakıyorlardı. Bende bilmiyorum anlamında kafamı salladım ve Poyrazla karşı karşıya geldik. 'Nasılsın Ela' dedi. Allah'ım ben bir ölüp geliyorum. 'iyiyim sen' dedim sempatik olduğumu düşündüğüm yüz ifademle 'iyi bende. Siz nereye böyle çantaları da almışsınız.' Bende açıklama gereği duyarak 'son 2 ders boştu bizde abimin arkadaşının kafesine gitmeye karar verdik' dedim. 'Anıl da geliyor mu?' dedi çekinerek bende 'hayır ona söylemedim' dedim. Hemen atladı 'benim hatun da çok sıkılıyordu Anıla da haber vereyim birlikte gideriz. Ama abin sıkıntı olursa gelmeyelim ya da başka bir kafeye gidebiliriz' itiraz edemeyeceğim tatlılıktaki sesi bende uyuşturucu etkisi yarattığından bende 'abimle Anıl tanışmıyor başka bir zaman tanıştırırım başka kafeye gidelim ben arkadaşlarımla burada bekliyorum sizi' dedim. 'Tamamdır hemen geliyoruz.' Dedi ve merdivenleri uzun bacakları sayesinde ikişer ikişer çıktı. Of Allah'ım bugün niye böyle geçiyor. Hayır, yani biri bana beddua mı etti yoksa hayır duası mı etti anlayamadım. Poyraz'ın Cansu'ya hatun demesi içimdeki hislerimi alt üst etti ama yine de salak ben umudumu yitirmeyeceğime karşı kendimi tembihledim. Kızların yanına gittiğimde meraktan kudurmuş olacaklar ki iki koluma da yapışıp 'ne konuştunuz? Çabuk anlat.' Gibi merak nidaları yükseldi. Bende Poyraz Cansu'yu ve Anılı da alıyor birlikte kafeye gidiyoruz. Ama abimle onları daha doğrusu Anılı tanıştıramam daha ilk günden o yüzden başka bir kafeye gidiyoruz' Melisa hayal kırıklığıyla yüzünü yere eğdi ve anında modunu değiştirip 'Aa doğru sen yeni enişte adayımız Anıl'a niye haber vermedin ki zaten' 'Alışamadım sanırım Poyraz'ın en yakın arkadaşıyla bu durumda olmaya' Beyza 'eğer mutlu değilsen bence Anıl ile konuşmalısın Eloşum sonuçta Poyraz'ı ne kadar çok sevdiğini biliyoruz. Bir anda alışılacak bir şey değil zaten' kızlara ne kadar bu olayı anlatmak istesem de Anıl'ın bir bildiği vardır diyerekten vicdan azabı çekerek söylememeye karar verdim. 'Poyraz'ı bir anda unutamam tabi ki ama Anıl beni seviyor sanırım, Poyraz'ı unutmaya çalışacağım' dediğimde Allah çarpmasın diye içimden tövbeler edip dua okudum. Melisa tam bir şey diyecek iken arkadan Poyraz,Cansu ve Anıl namı değer çakma sevgilim geldi. Anıl 'Selam kızlar' dedi ve yanıma gelip 'çok özledim bir tanem' sarılıp yanağımdan öptü. Beyza ve Melisa şokta kalmış bi durumdayken ben de Anılın karnına dirseğimi geçirdim ve 'ya bende seni ' gibisinden saçma salak şeyler mırıldandım. Poyraz ve Cansu'yu tamamen unutmuştum ki Cansu'nun cırtlak sesi beni kendime getirdi. 'hadi aşk böcekleri artık çıkmamız lazım zil çalacak birazdan' dedi ve Poyraz da sevgilisini (!) onaylayarak 'aynen gençler hadi gidelim.' Eh tabi bende Poyraz'ı onayladım ve hadi kızlar yürüyün dedim. Anıl da sen yanıma gel benim dedi ve koltuğunun altına alarak sarıldı. Anılın kulağına yaklaşamayacağım için (maşallah Allah benim boyumdan alıp ona vermiş) dürttüm o da noldu der gibi baktı bende dudaklarımı oynatarak yaklaş dedim. 'noldu aşk böcüğüm' dedi Cansuyu sevimsizce taklit ederek bende 'Anıl bu işi fazla abartıyorsun beni istediğin zaman öpüp, sarılamazsın' 'o niyeymiş hanım efendi' diyecek bir şey bulamadım 'çünkü yapamazsın zaten hala niyetinin ne olduğunu da söylemedin'. Dedim meraklı ve sitemkar sesimle 'öğreneceksin küçüğüm öğreneceksin. Cansu Poyraz'ı kendi elleriyle uzaklaştıracak ve hatta nefret ettirecek ve biz bu durumu keyifle izleyeceğiz' dedi ve çarpık bir gülüş attı.
---BÖLÜM SONU---
O güzel elleriniz bir vote ve bir yorumu çok görmesin ULK'yla ve Sevgiyle kalın. ****
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uzun Lafın Kısası
ChickLitŞişman ve kendine güveni olmayan bir kız 'Ela'... Yıllardır Poyraz'a olan aşkını karşılık beklemeden sürdüren, kendinden önce onu düşünen platonik aşkın en ağır mahkumu. Ela bu hikâyenin esas kızı. Ama esas oğlanı seçmesi gerekiyor. Esas oğlan Poy...