İmkansızım | Texting

1.9

Azra'dan
Ais'le tatile bile geldiğime göre artık ölebilirim! Tabi ki olay tatile gelmiş olmamız değil, yanımda Ais olmasıydı. Yani yoksa öyle mükemmel bir yerde değildik. Sıradan bir otel, barlar, kafeler olan normal bir tatil yeriydi işte. Biz buraya gelene kadar akşam olmuştu ve barlardan dolayı her yer ışıl ışıldı. Aklımdan geçen şarkı sözleriyle gülümsedim ve Ais'in konuşmasıyla ona döndüm. "Otele geçelim mi yoksa dolaşmak ister misin? Dolaşma işini sabaha da bırakabiliriz ama sen bilirsin tabi. Emrinizdeyim." dedikten sonra yine o mükemmel gülüşünü yüzüne yerleştirmişti. "Yukarı çıkalım." diyerek elini tuttum ve otele doğru ilerledim. Yukarıdan kastım odaydı işte. Sadece eşyaları koyup çıkmıştık, odanın içine bakma fırsatım hiç olmamıştı. Odanın kapısına geldiğimizde "Bir dakika, girme." deyip kapıyı yüzüme kapattı. Bu neydi şimdi?
Yaklaşık on dakika kadar kapıda bekledikten sonra Ais çok şükür gelebilmişti. O geldiğinde ise ben yerde oturmuş kapıyı açmasını bekliyordum. Elimden tutup beni yerden kaldırdı ve ellerini bu sefer gözlerime kapatarak arkamdan ilerlemeye başladı. Gözlerimi açtığında elimi tuttu ve ben gördüğüm şeylerle oldukça şaşırmıştım. Odadaki gayet geniş ve şık duran yatağın üzeri gül yapraklarıyla kaplıydı ve yatağın yanlarıda mumlarla. Mumlardan resmen yol yapmıştı. On dakika kapıda neden beklettiğine şimdi hak vermiştim. Elimi bırakıp yatağa uzandığında mumlardan yaptığı yolun ortasında durup kahkaha attım. "Ais, yani şey ben inanmıyorum çok güzel olmuş!" Kurduğum salakça cümleden sonra gidip yanına uzandım. Odanın camları açıktı ve otelin tam altında olan barda çalan şarkılar burdan çok rahat bir şekilde duyuluyordu. Ais'in şarkısı çalmaya başladığında gülümsedim. Değişik hissetmiştim. Kısa bir süre sonra omzumda hissettiğim öpücüklerle yüzüme bir sırıtış yerleşti, ama aslında sırıtmamın sebebi çalan şarkının sözleriydi; "Sevişmemiz için basar tatlı telaş.."