Magnus pov:
Bugün enstitüye gidicem. Portallarla ilgili bir sorun varmış. Ve tabi ki benim üstün yeteneğimden dolayı beni çağırdılar.
Tamam, aslında arkadaşım Catarina'yı çağırdılar. Ben sadece sırtına bir koala gibi yapıştım çünkü benim minik aşkım o enstitü de yaşıyor.
Onu görmek için her şeyi yaparım.
Sonuç olarak şuan enstitüdeyim. Ve o şuan tam karşımda!
Ah tanrım bu adam o kadar yakışıklı ki o kadar tatlı ki benim için Alec'in bakışları bir başkasının öpücüğünden çok daha kıymetli...
Ama yani öpse fena olmaz. Neyse nerde kaldım? Ha evet övmeye devam edeyim
Onun kadar yunan tanrısına benzeyen başka biri yoktur. Hatta belki tanrıdır kim bilir? Tamam abartıyorum. Ama vücudu o kadar güzel ki ellerle kirletmek yerine gözlerimle kirletmek istiyorum. O o kadar şek...
Dur bir saniye o az önce bir adamla sarıldı mı yoksa ben mi yanlış gördüm? Yok ya ben yanlış görmüşümdür. Benim Alec'ime kimse dokunmamıştır. Ama emin olmalıyım.
"Hey, şu 2 adam sarılıyor mu?" yanımda ki kadın bana salakmışım gibi bakıp uzaklaştı. Tamam doğru görüyormuşum. Sinirle yanlarına gideceğim anda aklıma bilinmeyen numaranın ben olduğumu anlayabileceği geldi. O yüzden telefonuma sarıldım
Bilinmeyen Numara:
O orospu çocuğunu kendinden uzaklaştır yoksa kafası koparArdından Alec'in mesajımı fark etmesini fark ettim. Ve evet! Telefonu eline aldı. Dur bir saniye. Ne!? Cevap vermek yerine geri cebine koydu. Pislik, ama tatlı bir pislik bende başka bir plan yapmaya başladım. Çünkü hala çok yakın duruyorlar.
Fark ettirmeden pıtı pıtı onlara yaklaştım ve o herifin ayağına ufak bir büyü topu yapıp yere düşmesini sağladım. Ah ne kadar da sakarım
Bilinmeyen Numara:
Eğer uzaklaşmazsan diğer Büyüm onun kafasına gelirAlec:
Büyücüsün demekBilinmeyen Numara:
Aferin sanaAlec:
Nerdesin?Bilinmeyen Numara:
Ben Magnus BaneAlec şok olmuş bir şekilde etrafına baktı. Beni görünce bana doğru sinirle yürümeye başladı. Ben ise neden bu kadar aptalım diye düşünüyordum. Ve büyük an şuan karşımda ve mavi gözleri alev gibi yanıyor. Öyle ki eridim resmen.
"Cidden sen miydin yani?"
Tam kabul edeceğim sırada yüzündeki ifade durmamı sağladı. İğrenerek bakıyordu. O yüzden telefonumun sesini gizlice kıstım ve konuşmaya başladım
"Ne benim?"
"Anonim daha doğrusu sapık telefon meraklısı"
"Neyden bahsettiğini bilmiyorum ama çok istersen olabilirim"
"Ne!?"
Ardından telefonu eline aldı ve mesaj yazdı. Bir süre bekledi ve cevap gelmeyince yüzü kızararak özür diledi. O gözden kaybolurken ben de enstitüden çıktım ve telefonu aldım.
Alec:
Neden yalan söyledin? Senin yüzünden adama rezil oldumBilinmeyen Numara:
Hahah inanmasaydınAlec:
SalakBilinmeyen Numara:
Senin salağınAlec:
Defol mkBilinmeyen Numara:
Sana küfretmek yakışmıyor bebeğimAlec:
Neyse ne bana bir daha bulaşmaBilinmeyen Numara:
Hı-hıTabi... Sen öyle sen sevgilim...
Aslında Magnus olduğunu öğrenip devam ettirecektim ama sürünsünler çok eğlenceli dndl
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My angel
FanfictionAlec: Saçmalıyorsun Magnus: Evet, ama sadece senin yanında Alec: Neden? Magnus: Bunu cidden soruyor musun?