Alec bilinmeyen sapığına attığı mesajların hepsi doğruydu. Gerçekten sevilmeye muhtaçtı ve karşısında -ismini bile bilmediği- biri olunca az da olsa heyecanlanmıştı. Ancak onu reddetmesi ağrına dokunmuştu. Ve zaten engeli de basmıştı.
Kendini çok kötü hissettiği için her zaman yaptığı gibi duşa sığındı. Vücuduna sular akarken sapığını düşündü. Bu konuyu Jace ile paylaşmıştı. İlk başta sinirlenmiş ve onu bulmak için planlar yapacağını söylemişti. Ancak sonradan -Alec'in ısrarları sonucu- vaz geçmiş, hatta kıskanmasına yol açmıştı.
Alec'e keşke benim de beni seven gizli bir sapığım olsa özellikle ismi Clary olan tıfıl kızlar demişti. Son kısmı hariç Alec gurur duyduğunu hissettimişti
Bir insan sapığı olduğu için mutlu olur muydu?
Evet, evet olurdu. Bir insan sevgiye muhtaç ise önüne domuz da gelse mutlu olurdu.
Ardından duştan çıkıp beline bir havlu sardı. Tam dolabını açıp üzerini giyenecekken kapı aniden açıldı ve içeri Magnus Bane girdi.
Pekala, Magnus elbette onu görünce kalbinin tekleyeceğini bekliyordu. Ancak sevdiği adamı sadece belinde bir havlu ile ve kaslarından sular damlarken görmeyi beklemiyordu. Sanırım kalbi teklemek yerine durmuştu.
Pek tabii Alec'de böyle bir şey beklemediği için paniğe kapılmış, yüzü kızarmış ve ani hareketinden dolayı havlusunun düşmesine son anda engel olmuştu. Ama sanırım biraz geç kalmıştı çünkü Magnus gözlerini olabildiğince açmış ve kasıklarına bakmıştı.
Alec öksürüp olayı unutmaya çalışırken "Bir sorun mu var?" diye sordu
"Şey.... Ha?"
Alec gözlerini devirdi. "Bir sorun mu var" bu adama sinir oluyordu
"Şey ev-evet aslınca birazcık var"
Hala kasıklarıma bakıyor. Diye düşündü Alec. "Üzgünüm ama işim var sonra gel" aslında işi yatağa yatıp kendini kedere boğmaktı.
"İşin bana striptiz yapmak mı? Çünkü şuan çok istiyorum" Alec ona gözlerini kocaman açarak bakınca Magnus ceza olarak dilini ısırdı. Bu kadar dobra olmamalıydı.
"Hayır tabi ki de geri zekalı. Dosyalar falan var işte. Sen çık"
"Olmaz. Şuan konuşmamız lazım. En geç 5 dakika sonra"
"Neden 5 dakika?"
"Eh, bünyem senin bu muhteşem vücudunu kaldıramıyor da ondan. Ya şimdi konuşuruz yada 5 dakika sonra dayanamayıp üstüne atlarım"
Alec tekrar gözlerini devirdi. "Tamam bari odadan çıkta giyineyim"
Magnus bir adım atarak "ahh benim için giyinmene gerek yok. Ben bu halini de oldukça sevdim. Siyah giyince kasların pek belli olmuyor"
Alec bir şey demeden eliyle kapıyı işaret etti. Magnus ise sadece güldü.
"Yok hayır. Sana inanmıyorum. Arkamı dönecem. Sende giyin"
Sanırım Alec'in pek bir şansı yoktu. Magnus arkasına dönünce havluyu kenara attı ve boxerını giydi. Tam o sırada
"Güzel boxer"
Alec hızla arkasına döndü. Magnus hala arkası dönüktü ama tam karşısındaki aynadan Alec'e bakıyordu.
"Se-sen yoksa şey şeyi şeyimi..."
"Evet ben şey şeyi şeyini gördüm bebeğim"
"Seni pislik!" tam üzerine gelecekteki durdu. Hala boxer ı vardı. Hemen giyinip -Magnus'un ona baktığını umursamadan- rahat bir nefes aldı.
Ardından yalandan öksürüp Magnus'a döndü. "Tamam sorun var dedin"
"Ha evet sorun var"
"Tamam söyle"
"Ama kızmak yok"
"Söz veremem"
"Tamam o zaman söylüyorum"
"Dinliyorum"
"Ben..."
"Alexander!" Underhill'in ani girişiyle birlikte Magnus'un lafı bölünmüştü. Magnus ona sinirle baktı. Bu herifin tek amacı Alec'ine yavşamaktı. Magnus'unda amacı oydu. Ama olsundu.
"Ne oldu Underhill?" Alec oldukça soğuk bir şekilde sormuştu ve bu Magnus'un hoşuna gitmişti.
"Seninle konuşmalıyım"
"Hayır"
"Ama cidden konuşma-"
"Hayır"
"Alexander lütf-"
"Hayır"
"Bi dinl-"
"Hayır"
"Hadi ama"
"Hayır diyor lan işte! Defolsana" diyerek bu sefer Magnus onun lafını böldü. Underhill sanki Magnus'u daha önce hiç fark etmemiş gibi baktı.
"Ah sen şu Magnus Bane'sin"
"Evet benim"
"Arkadaşın Raphael. Vampir olan. Yaralanmış diyorlar"
Magnus dondu kaldı. Ve kimseye bir şey demeden odadan çıktı. O çıkar çıkmazda Alec Underhill'ı odadan çıkardı. Ve yatağa uzandı.
Gözlerini tekrar açtığında sadece 2 saat uyuduğunu fark etti Alec. Ardından daha fazla dayanamayıp sapığına mesaj attı.
Alec:
HeyAlec:
Sanırım biraz fazla abarttım kusura bakmaAncak 20 dakika geçmesine rağman geri dönmemişti. Tam kalkacağı sıra Magnus tekrardan aniden odaya daldı ve bir şey demeden Alec'in üzerine çıkıp boynuna sulu bir öpücük bıraktı.
Ve kalkıp göz kırparak "üzgünüm dayanamadım" dedi.
Ardından girdiği gibi geri çıktı. Alec ise Magnus'un öpüşü neden bu kadar güzel hissettirdi diye düşünüyordu
Birazcık daha sürünsünler. Jdldşd
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My angel
FanfictionAlec: Saçmalıyorsun Magnus: Evet, ama sadece senin yanında Alec: Neden? Magnus: Bunu cidden soruyor musun?