"Alec daha hazır değil misin!"
"Bir saniye!"
Alec aynada kendine baktı. Beyaz gömleğine, siyah papyonuna, siyah ceketine....
Aslında 10 dakikadır hazırdı. Ama heyecandan nefes dahi alamıyordu. Magnus'la evleneceğine inanamıyordu. Hala bir rüyaymış gibi geliyordu.
Evlenme teklifini ailesi ile paylaştığında kardeşleri çok sevinmişler daha o zamandan damatlık bakmaya başlamışlardı.
Annesi de sevinmişti. Sonunda Alec'in Chris olayının üstesinden gelmesinden dolayı sevinçliydi.
Babası ise hiç bir yorum yapmamış, ama kızmamıştı da.
"Alec çıplak da olsan odaya giriyorum"
Jace kapıyı pat diye açtı.
"Vayyy çok yakışıklı olmuşsun be kardeşim"
"Jace ben çok heyecanlıyım"
Jace gülümseyerek Alec'e yaklaştı. Bir elini omzuna koydu.
"Eminim Magnus ile çok mutlu olacaksınız. Senin adına çok mutluyum"
"Teşekkür ederim Jace"
"Evlenince bizi unutma da"
"Saçmalama"
"Hadi herkes bizi bekliyor"
Alec'i kolundan tutup koridora çekti. Koridorda onları Izzy karşıladı.
"Ne olurdu da eline düğün çiçeği almadın anlamadım Alec"
"Gelin olmadığım için olabilir mi?"
"Neyse neyse. Hadi hızlı ol. Magnus seni kaçtın zannediyor"
Üçü de gülerken koridordan çıktılar. Herkes masalara oturmuştu. Anne ve babası en öndeydi. Ortada ise Magnus vardı. Simsiyah giyinmişti. Ama yine de kırmızı şeritler ile dikkatleri hemen üstüne çekiyordu.
Alec çok utanıyordu. Dikkatleri üstüne çekmeyi hiç sevmemişti. Bu yüzden gözlerini kapadı. Ve kendini Jace'in ellerine bıraktı.
Tabii Jace'in bundan haberi yoktu. Bu yüzden bir anda Alec'i bıraktı ve bunun sonucunda Alec düşmekten kıl payı kurtuldu.
"Dostum takımımı yırttın!"
Alec'in yüzü bu sefer utançtan morarmaya başlamıştı. Ama şükürler olsun ki annesi durumu kavramış ve moral alkışı olarak alkış tutmaya başlamıştı. Diğerleri de ona katıldı. Alec annesine minnettar bir şekilde gülümseyip biraz daha hızlı adımlarla nişanlısına gitti.
Magnus sıcak bir gülümseme eşliğinde onu baştan aşağı süzdü. Alec yanına varınca konuşmaya başladı.
"Çok güzelsin. Ama gelinlik giyseydin çok daha güzel olacaktın"
"Magnus kes sesini"
"Utandın mı?"
"Magnus!"
"Peki peki"
"Özel istek üzerine giriş kısmını geçiyoruz"
Alec şaşkınca adama baktı. Magnus'a doğru eğilerek fısıldadı.
"Bunu sen mi istedin?"
"Evet. Hemen evlenelim de baş başa kalalım diye"
"Sen delisin"
"5 yılın acısını çıkarıcağız Alexander"
Alec kocaman gülümsedi.
"Sen Magnus Bane, Alexander Gideon Lightwood'u eşin olarak kabul ediyor musun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My angel
FanfictionAlec: Saçmalıyorsun Magnus: Evet, ama sadece senin yanında Alec: Neden? Magnus: Bunu cidden soruyor musun?