Ruhumun yapmak istediği ama bedenimin yapabildiği şeylerin sonucu bu tavırlarım.Saçlarımın siyahı dahi bıkmış beyaza kaçıyor. Ama nasıl bir haltsa benim her boka ümidim var.
Zira buse müsekkin değildir. Düşündüklerimi hissettirememek mevsimlik hastalık gibi. Aşısı olmayan bana has. Anlatamamaktan daha yıkıcı anlayamadığı için anlaşılmamak. Defalarca dinleyerek en sevdiği şarkılardan usanmış birisi gibi yazıyorum buraya. Bunun bir üst seviyesi o parçalarda belirli saniyeler aralığında çalan bölümlerini sevdiğin ve sevmediğin olarak ikiye ayırmak.
Ruhumla bedenim gibi olmalıyız ki anca ölüm ayrıştırabilsin bizi.
Biz beyinleri bir türlü anlaşamayan iki farklı bedenleriz. Beyin ölümüm gerçekleşsinki teslim edeyim geri kalan neyim varsa işte. Hissiyatım hüzünlü bir şarkı bu aralar dilimde dolanıp duran. Bi çareliğinden geçeli oldu az biraz. Duyup görmesi okuması da pek umurumda değil. Deliliğimin doktoruyum, yazdıklarımın her biri kendime uyguladığım farklı bir seans.