21.Bölüm: Ölümden dönüş

346 24 11
                                    

MultiMedyada :Derin

Yine hastanedeyim bu sefer yatmak yerine kan tüpleriyle uğraşıyorum.Çalışırken morgtan olabildiğince uzak duruyorum.Gitmeyeceğim.Ölmeme daha çok var, yani daha vaktim olmalı.Hem cennette gitmek kolay değil sadece namazlada olmuyor 60 yaşından sonra başlarım diye düşünüyorum.

  Bu sabah hastanenin terasına çıktım.Atlamaya kararlıydım.Bu eziyete son verecektim,Bana inanmıyorlarla iyleşmenin ne anlamı var diye düşündüm.Ölümle aramda saniyeler kalmıştı balkonun kenarına çıktım tek bir adım sonra hayatı fonksiyonlarım sıfırlanacaktı.Son kez başımı kaldırıp İstanbul'a baktığımda karşımda sadece ateş gördüm.Ve bana azap çektirmek için görevlendirilmiş zebanileri...Cehennemin sıcaklığını daha ölmeden hissediyordum gözümü kapatdım tekrar açtım yine aynı manzara bir daha kapadım tekrar hala zebaniler duruyordu karşımda hala hissediyordum  o sıcaklığı  gerisin geriye kapıya doğru koşmaya başladım.Yapamadım.Atlayamadım.Hazır değildim.O azaba göz yumamazdım.İsyan edecektim.Bir cana kıymış olacaktım hemde kendi canıma...Ellerim yine titremeye başladı kan tüplerini hemen bıraktım masaya yaslandım.

"Arda?"

"Efendi hocam"

Ayşegül hoca karşımda ellerini beline dayamış yorgun gözüküyor bitkin durumda.

"Yarın ameliyata gireceksin ailene haber verdik"

"Sağolun Hocam"

"Bugün çalışma yarın ameliyata gireceksin yorulmaman daha iyi senin için."

"Ama hocam..."

"Arda çalışma dedim."

"Hocam derslerden çok geri kaldım."

"Arda!"

Başımı öne eğdim.

"Pekala,Nasıl isterseniz hocam."

Sırf hastayım diye yapıyor bunu yorulmaymış!Görüceksiniz iyleşeceğim.!Kendi kendime hayıflanıyorum tekrarlıyorum hemde sesli bir şekilde "İyleşeceğim!"

Aşağı iniyorum soyunma odasına önlüğümü çıkarıp dolabımdaki kıyafetleri alıyorum elime gömleğimi çıkarıp arkamı dönüyorum Burak'ın gözleriyle karşılaşınca kaşlarım çatılıyor.

"Ne işin var senin burda?

"Yarın ameliyata giriyormuşsun doğru mu?

"Sanane?"

"Merak etme ameliyatta bir şey olursa Derine senin için çok iyi BAKARIM."

"Kapa çeneni ve beni rahat bırak"

"Ameliyatına bende gireceğim biliyor musun?"

Burak 3. sınıf öğrencisi benden hem büyük hem kıdemli!Ondan nefret ediyorum.

"Benim bildiğim öğrenciler ameliyata giremez."

"Ders amaçlı giriyorum zaten.İzleyeceğim.Bu arada epey zayıflamışsın eski kas dokun kaybolmuş."

Tişörtümü hemen üzerime geçiriyorum

" Ben ameliyatıma senin girmeni istemiyorum!"

"Neden ölümünü izlemek hoş olur."

Kapıdan çıkıyorum  arkamdanda Burak geliyor gülerek.Derinle karşılaşınca gülümsemesi kayboluyor.Biriciğim benim Burağa attığı bakışla maruz kalmak istemezdim

"Ne işin var senin burda!Ardayı rahat bırak."

"Bugünde herkes bunu soruyor bende Burda okuyorum Derin ve Ardayı rahatsız ettiğimi sanmıyorum."

Burak gülümseyerek ilk Bana sonra Derine bakıyor.

"Uzaklaş burdan"Diye çıkışıyor Derin burnundan soluyarak ne kadarda tatlı gözüküyor öyle

"Emredersiniz PRENSES..."

Burağa doğru atılıyorum boynuna yapışmak için Derin sımsıkı tutup geri çekiyor beni o çocuksu ses tonuyla sakinleştirmeye çalışıyor.

"Boşver..."

Burak uzaklaşırken Derine dönüyorum ellerini tutup gözlerine bakıyorum.

"Yarın boş günün değil mi?"

Bu soruyu dua ederek soruyorum.Yarın onu hastanede olmasını istemiyorum.Hasta olduğumu bilmemeli.

"Evet boş günüm"

Gülümsüyorum.

"Seni özleyeceğim"

"Bende öyle..."

Sözlerimi öksürüklerim kesiyor.Kan gelmesin diye oldukça fazla çaba sarfediyorum.

"İyi misin?"

"İyiyim"

Ağzımda metalik bir tat yayılıyor.Ağzımı açmam lazım ya da o kanı yutmalıyım...Anlamamalı...Derin öpmek için yaklaşıyor.Hemen kafamı çevirip sarılıyorum

"Görüşürüz bebeğim" diyor sadece.

o giderken yeni düşünceler hücüm ediyor beynime "Ya kalkamazsam ameliyat masasından ya Burak haklıysa.Eğer öyleyse bu "O'nu son görüşüm"olabilir....

Hüzün DeniziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin