Bird Set Free | ZM

Chapter 4

Partinin üzerinden 2 hafta geçmişti ve Alie bu 2 haftalık süre zarfında Harry ile telefonda konuşuyordu genel olarak. Ve ona her sorduğumda '' Saçmalama balkabağım. O gruptan sevgilim yapacağım tek kişi Niall. Harry sadece iyi anlaştığım bir arkadaş kategorisinde. '' dedi gayet ciddi bir tavırla. Ve bugün yine aynı cevabı aldığımda daha üstelememeye karar verdim. Onu kendi haline bırakacaktım. Tabi televizyonda Casablanca filmini izlerken üzerime atlamasaydı.

'' Gün ışığım Harry bizi eve çağırıyor. Barbekü partisi yapıyorlarmış. Ed ve çocukların sevgilileri varmış sadece. Gidelim mi?'' dedi Alie gözlerimin içine yavru köpek bakışlarını gönderirken. Hiç gitmek istemiyordum. Ben şu an olduğum pozisyondan mutluydum. Yani 5 dk önce olan olduğum pozisyonumdan. Ama Alie gözlerimin içine o şekilde baktığı sürece ona hayır diyemezdim. Özellikle benim için yaptığı onca şeyden sonra böyle küçük şeyler için kalbini hayatta kıramazdım.

Gözlerimi abartılı bir şekilde devirdim ve'' Tamam. '' dedim hiç de memnun olmayan bir şekilde.

Kapıyı çaldığımızda uzun bir süre bakan olmadı. Acaba yanlış bir eve gelmiş olabilir miyiz diye düşündüm ama içeriden sesler geliyordu. Tekrar üst üste zile bastıktan sonra kapıyı Louis açtı ve hoş geldiniz diyerek bizi içeri aldı. Salona girdiğimizde kimse yoktu. Mutfak olduğunu tahmin ettiğim odadan Harry elinde etler ve kafasında şef şapkasıyla gülerek çıktı ve bize abartılı bir içtenlikle hoş geldiniz dedi. Bahçeye doğru ilerledik. Havuz başında yapılan bir partiydi ama kimsenin yüzmeyeceğine kanaat getirdiğimde rahatladım. Çünkü yüzme bilmiyordum ve tek başıma havuz kenarında oturmak için gelmedim ben bu partiye.

Mangalın başında Zayn ve Liam vardı ve Harry elindeki içi et dolu tabakla oraya doğru gitti. Ben ve Alie de Niall ile konuşan Ed din yanın doğru gitmiştik. Hani sevgilileri olacaktı diye düşünürken içeriden Danielle ve Cheryl girdi gülerek. Louis iki kadını da alarak bizim tarafa doğru gelmeye başladı. Yanımıza geldiklerinde Louis bizi tanıtmaya başladı.

Kızlar Sia nın ben olduğunu duyunca ufak çaplı bir şoka uğradılar ve klasik olan '' Senin daha büyük biri olduğunu düşünüyorduk.'' konuşmalarına başladılar ve ben her seferinde sıkılmadan aynı cevabı vermeye başladım. '' Evet herkes öyle düşünüyor. ''

Harry yanımıza gelip yemekler hazır diyene kadar koyu bir sohbet daldığımızın farkında değildim. Uzun zamandır bu kadar kalabalık bir insan grubunun içine girmemiştim ve sanırım kendimi insanlardan çok soyutladım diye düşünmeye başladım.

Masaya geçtiğimizde etlerle tuhaf bir şekilde bakıştığımda kesinlikle bu barbekü partisine gelmemeliydim diye düşündüm.

Sanırım benim bu düşüncelimi duyan Alie '' Tavuk var mı acaba?'' diye sordu Harry e.

''Evet biraz yapmıştık.'' Diyip Alie nin tabağına koymaya çalışırken Alie ''Hayır Sia için istemiştim.'' Dedi ve Harry nin elinden tabağı alarak tabağıma birkaç tavuk koymaya başladı.

Herkes bana baktığı için bir açıklama yapmam gerektiğini düşündüm ve utangaç bir şekilde '' Pek et insanı değilimdir de '' dedim. Bütün ilgi benim üzerimde olduğu zaman kendimi çok tuhaf hissediyorum.

Masadaki herkes birbiriyle konuşurken ben konuşmaya dahil olmadan yemeğimi yemeye çalıştım. Yemek yerken konuşmayı sevmezdim. Yemekler bittiğinde herkes bir yandan masayı toplamaya başladı ve tam bulaşıkları makineye koymaya çalışırken Harry '' Uğraşmana gerek yok içeri geç lütfen biraz içecek bir şeyler getireceğim bizim için. '' dedi. Bende üstelemedim ve salona doğru gittim. Ufak bir bakış attım ve sadece Zayn nin yanı boş olduğu için oturmadan önce Zayn e gülümsedim ve oturdum. O da bana gülümsemişti.

Tam olarak konu bana ne zaman gelecek diye düşünürken tabi ki yine şaşırmadım ve Harry konuşmaya başladı. '' Sia geçen seni Ellen de izledim. Çok iyiydin. Kendini hiç göstermeyi düşünmüyor musun? '' dedi.

Elimdeki biradan bir yudum aldım ve '' Hayır ben böyle kendimi daha iyi hissediyorum.'' Dedim sakince.

'' Yazdığın şarkılar ve sesin çok iyi'' diye söyledi Cheryl onaylayan bir gülümsemeyle.

'' Teşekkür ederim '' dedim mahcup bir gülümsemeyle.

Kendimi nedense çok rahat hissedemiyordum. Ama sanırım bunun en büyük etkisi yanımda bana dikkatli bir şekilde bakan Zayn di. Bu çocuğa bir sene de ne oldu böyle? Geçen sene suratıma bakmıyordu.

'' Kız kardeşim senin büyük bir hayranın. Seninle tanışmak çok istiyor. '' dedi Harry

'' Tabi ki neden olmasın?'' dedim Harry e sıcak bir gülümsemeyle.

Yaklaşık 1 saat sonra telefonum çalmaya başladı. Ekran baktığımda numara kayıtlı değildi. Etrafıma baktığımda herkes kendi arasında bir şeyler konuşuyorlardı bu yüzden bende bahçeye çıktım. Telefonu açıp kulağıma götürerek konuşamaya başladım.

'' Alo''

'' Merhaba, Sophie Venus ile mi görüşüyorum?.''

'' Evet siz kimsiniz?''

'' Ben Avukat Albert Bennett. Umarım rahatsız etmiyorumdur. Ama sizinle konuşmam gereken bir konu var.''

'' Evet buyurun Bay Bennett.''

'' Efendim Ben Dwade Adams ın avukatıyım. Dwade Adams dün araba kazasında vefat etti. Ve sizinle miras hakkında konuşmak istiyorum.''

Dwade Adams. Biyolojik olan babam. Hayatım boyunca hiç görmediğim babam. Annemi bana hamileyken terk edip giden babam. Öldü ve ben bir duvar kadar hissizim. Böyle mi olmalıydı? Bu şekilde hissetmem doğru mu?

'' Bayan Kar?''

'' Evet. Buyurun. Ne demiştiniz?''

'' Efendim miras hakkında konuşacaktım.''

'' Ne mirası?''

'' Efendim Bay Adams bütün mal varlığını size bırakmış''

'' Bana mı?''

'' Evet efendim. Ve eğer müsaitseniz sizinle oturup bunu konuşmak isterim. Yüz yüze.''

'' Ta-Tamam.''

'' Yarın saat 3:00 PM Central Park Hotel sizin için uygun mudur?''

'' Ev-Evet. Uygun.''

'' Pekala yarın sizi bekliyor olacağım.''

'' Tamam.''

'' İyi Günler.''

'' İyi Günler.''

Beynim durdu. Bir şey düşünemedim. İnsan olarak üzülmem lazım. Ama üzülemiyorum. Boş bir şekilde salona doğru geçtim. Sanırım Alie halimi fark etmişti.

'' Sia! İyi misin? Ne oldu?'' dedi korkarak yanıma gelirken.

Cevap veremedim.

'' Sia beni korkutuyorsun.'' Dedi Alie.

Suratına baktım. Gerçekten korkmuştu. Şu an herkes bana bakıyordu. Bu ruh halinden çıkmam lazım bir an önce. Derin bir nefes aldım ve suratıma klasik gülümsememi yerleştirdim.

'' Ah yok bir şey. Sadece bir şey düşünüyordum. Sanırım kendimi fazla kaptırmışım.'' Dedim gülerek. Diğerleri inanmış gibiydi ama Alie inanmadı. Beni tanıyordu. Ama Zayn bana bir şeyler biliyormuş gibi bakmaya başladı. Şaşırdım. Nerden anladı? Bir ara bu gülümseme için bir daha çalışmam gerektiğini aklıma not aldım.

'' Tamam tatlım. O zaman biz kalkalım artık. Her şey için teşekkürler. Harry bir gün kız kardeşini al ve hep beraber bize gelin lütfen. '' dedi Alie muhteşem gülümsemesiyle. Beni kurtarıyordu bu durumdan. Her zaman ki gibi. Onun gibi bir kardeşe sahip olduğum için bir daha şükrettim.