KUSURSUZ KAN

Part 11

Playlist:John Legend - All of Me

               Sam Smith - Stay With Me

               James Arthur - Recovery

------------------------------------------------------------

Annemin kapıyı açmasıyla bütün romantik hava uçup gitti. Hayır anlamıyorum ki kapıyı açtın bizi sarılırken gördün zaten utandık birde neden gülüyorsun anne? 

-Bölmüyorum değil mi?

-Hayır efendim bende tam gidiyordum.

-Sen Dylin olmalısın.

Anneme attığım bakış yüzyılın "napıyorsun anne?!" hareketi olarak tarihe geçmiştir herhalde. Ne var der gibi omzunu yukarıya kaldırıp başını salladı. Dylin gülüp tek eliyle kafasını kaşıdı. 

-İçeriye gelmek ister misin? Lily film izlemek istiyordu benimde işim çıktı tek başına izlemek isteyeceğini sanmıyorum.

Dylin bana baktı, sanırım cevap bekliyordu.

-Gelsene.

Dylin teklifi geri çevirmedi, beraber içeriye girdik. Annemin bu yaptığını unutmayacaktım bana sormadan nasıl onu davet edebiliyor? Şikayetçi değildim gerçi. Annemin gerçekten işi mi çıktı yoksa bizi yalnız bırakmak için yalan mı söylediğini merak ediyordum.

-Sen otur ben hemen geliyorum.

Annemin yanına çıktım. Odasındaydı, hazırlanıyordu.

-Anne nereye?

-Alfred çağırdı konuşmak istediği şeyler varmış.

-Bizi tek bırakmak için yapmadın yani?

-Hayır tatlım, sen çocuğu bekletme hadi in aşağı ben sizi rahatsız etmem asansörle çıkarım evden.

-Saçmalama anne.

-Biraz daha burada kalırsan çocuk çıkıcak evden.

-Of anne of!

-Hadi hadi.

Arkamı dönüp merdivenden inecektim, duraksadım, odama girip aynaya baktım. Saçlarımı düzelttim kıyafetimi kontrol edip indim aşağı.

-Çok bekletmedim umarım.

-Yok hayır sorun değil, otursana.

Yanına oturdum.

-Hangi film?

-Anlamadım.

-Film izlemeyecekmiyiz?

Anlamadım nedir? Anlamadım dedim çocuğa. Aptalsın Lily aptal.

-Ah doğru, bilmem ki seçmedim senin aklında bir şeyler var mı?

-Eternal sunshine of the spotless mind?

-Bir erkeksin ve romantik film?

-Sana ayak uydurmaya çalışıyorum Lily.

-Ben romantik film seven kızlardan değilim.

Gülüyordu, hoşuna gitmişti. 

-O zaman Byzantium?

-Vampir filmi değil mi o?

-Öyle, izlemekten korktuğunu söyleme bir vampirle oturuyorsun.

-Sen aç filmi ben atıştırmalık bir şeyler almıştım onları hazırlayacağım.

Yiyecekleri hazırlamak için mutfağa geçtim. Camdan annemi gördüm gülüp el sallıyordu. 'Çok komik anne.' der gibi baktım. Filmi koymuştu Dylin filmin sesini duyabiliyordum. Elimdeki mısır kasesini alıp arkamı döndüğümde Dylin bir şeyler içiyordu tekrar arkamı dönüp tezgaha baktım yaklaşık üç dört saniye önce tezgahın üzerinde duran içecekler şimdi Dylin'in elindeydi. Buna alışmam zaman alacaktı. Dönüp bana baktı, gülümsüyordu. Gülünce yüzünde oluşan o çizgileri birbir kazıyordum aklıma, kalbime. Dünyanın en güzel gülen varlığıydı Dylin, bana öyle gelmiyordu gerçektende öyleydi. O gülünce bütün sıkıntılarımı unutuyordum. Onu tanımadan önce günün her dakikası beni ve annemi terkeden babamı düşünmekle geçiyordu. Böylesine bir acıyı bana unutturmuştu. Gidip yanına oturdum.