"Kumsal hadi kalk canım.Okula gitmelisin."
Gözde'nin uyandırma çabalarına daha fazla direnemeyip yataktan kalktım.
"Okula gitmesem olmaz mı?"diyerek Gözde'ye çaresizcr baktım.
"Olmaz.Bugün din kültüründen sınavın var.Sınava gir,ben senin üniversite sınavının yaklaştığını bahane ederek izin alarım.Dahada okula gitmezsin."
Aha!İşte ben şimdi bittim!
Bugün sınavım var ve ben hiç çalışmadım.Zaten olaylar geldimi hep böyle üst üste gelir.İnşallah İlayda çalışmıştır.Kopya çekmekten başka çarem kalmıyor.
Gözde'yi arkamda bırakıp odadan çıkmak üzereyken Gözde'nin sesiyle olduğum yerde kaldım.
"İstersen gözlerine kapatıcı sür,mosmor olmuşlar."
Geriye dönüp aynada kendime baktım.Gerçekten gözlerimin altı mosmor olmuştu.Hortlağa
dönmüşüm.Okula bu şekilde gidersem alay konusu olurum.Tabi birdr anneme yapmam gerekekn bir açıklama bulmak zorunda kalırım.Bunlara hiç gerek yok.Hızlıca elimi yüzümü yıkayıp gözlerimdeki morlukları kapatmaya çalıştım.Pek başarılı olamasamda çokta belli olmuyorlardı.İsteksizce kahvaltı yaparken annem yüzüme değişik bakışlar atsada birşey söylemedi.Buda benim işime geliyor tabi.Anneme dün olanlardan bahsedemem.O yüzdrn olabildiğince az göz teması kurarak kahvaltımı bitirdikten sonra masadan kalkıp çantamıda alıp kapıya yöneldim.Gözde'de benimle birlikte masadan kalkıp yanıma geldi.
Ayakkabılarımı giyinirken "Berfin aramış.Niye cevap vermedin?"diye sordu.
"Sence cevap verebilecek haldemiyim?"diyerek yüzümü gösterdim.
"Sen Enes'in terbiyesizliğini anlatırsın.Zaten telefonum hep sessizdeydi kim aradı bilmiyorum.Berfin'ede söyle kusura bakmasın."
Gözde'nin konuşmasına fırsat vermeden evden çıktım.Artık Enes konusunda kimseyle birşey konuşmak istemiyorum.Sanki onu hiç tanımamışım gibi hayatıma devam edeceğim.Dün olanları düşünmemek için telefonumu çıkarıp müzik dinlemeye karar verdim ama telefonu elime aldığımda 361 cevapsız çağrı 102 tanede mesaj vardı.Çağrıların iki tanesi Berfin'dendi.Diğer aramalar ise Enes'e aitti.Mesajların hepsinidr Enes atmıştı.
Yuh ama yani! 359 çağrı 102 mesaj olurmu ya?Hem suçlu hem güçlü.Birde onu dinleyeceğimi düşünüyor galiba.Gördüklerimin bir açıklamaya ihtiyacı olduğunu sanmıyorum.Mesajları okumadan hepsini sildim.Sonrada müzik bölümüne girip önümr gelen ilk şarkıyı dinlemeye başladım.Aslında dinlediğimde pek söylenemez .Maksat ses olsun.
Okula geldiğimde İlayda sıraya oturmuş ders çalışıyordu.Bende herzamankinin aksine sakince çantamı sıranın üzerine bırakıp oturdum.
İlayda bana bakıp uyuşukluğuma gönderme yaparak "Kızım sakinliğin sırası değil .İnek gibi çalışmamız lazım.Kel Kerim kazık soracakmış.Dün akşam sınıfın grubunda konuşuyorlardı."dedi
Ona aldırmayıp gözlerimi devirdim.Şuan ne Kel Kerim'in sınavda soracağı kazık sorular nede whatsApp konuşmaları umurumda.
İlayda önündeki kâğıtları toplayıp "Ne oldu?"diye sordu.Bundan sonra ne oldu sorusundan nefret etmeye karar verdim.Bu soruyu her duyduğumda aklıma dün yaşananlar geliyor.
Ben cevap vermeyince İlayda eliyle yüzümü ona çevirip baş parmağıyla gözümün altındaki kapatıcıyı sildi.Baş parmağındaki kapatıcıyı göstererek "Bu ne?Ağladın mı sen?"diye kaşlarını çatarak sordu.Ağlamayacağım diye kendime söz vermiş olsamda göz yaşlarıma hakim olamıyorum.İlayda'ya sarılıp ağlamaya başladım.Sonrada dün olanları teker teker anlattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN HER HALİ(Tamamlandı)
Teen FictionGecenin bir vakti tanımadığı iki adamın arbasına binerek kendisini ve kardeşini tehlikeyle burun buruna getiren Gözde,bu iki adamın parktaki salıncağı sahiplenen Özgür'ün akrabası olduğunu bilemezdi. Yanlış anlaşılmalar yüzünden yapılan tartışm...