Chanyeol, sakin adımlarla evine doğru yürüyordu, yanındaki küçük bedenle. Luhan, barda olanlardan sonra yumruğu abartıp, Chanyeol'e ölümcül yara almış gibi davrandığı için zorla yanında gelmişti.
Yalnız kalmak istiyordu. Son günlerdeki depresif haline dönüp, saatlerce ağlamak ve kendine hesap sormak istiyordu. Kardeşinin onu kırması bile umrunda değildi. Ya da o öyle sanıyordu. Son günlerde düşündüğü tek şey Baekhyun'du.
"Chanyeol, geldik."
Luhan'ın sessizliği bölen sesiyle geriye dönüp evine girerken, aklında onu nasıl göndermesi gerektiğine dair planlar kuruyordu.
"Luhan, ben iyiyim. Gelmene gerek yok." Karşısındaki çocuk ona kaşlarını çatarken, Chanyeol kapının önünde ona bakıyordu.
"Saçmalama. Nasıl iyisin? Yüzüne bak!" Sıkıntıyla iç çekerken, Luhan'la karşılaşmamış olmayı diledi. Gerçi Luhan'la karşılaşmasa Sehun cevabını alamazdı.
"Bu hiçbir şey Luhan. Ölecekmişim gibi davranmayı kes." Luhan, Chanyeol'e doğru bir adım attığında karşısındaki biraz geriledi. "Ama Cha-"
"Luhan git. Yalnız kalmak istiyorum." Kapı yüzüne doğru kapanırken, kırgın adımlarla uzaklaşmaya başladı Luhan.
Chanyeol'e kendini sevdirmeyi hala başaramamıştı. 2 senedir karşılıksız aşkı, onu etrafındakileri göremeyecek kadar köreltmişti. İnsanları kırdığını anlayamayacak haldeydi. 2 sene önceki Luhan'a geri dönmek istiyordu.
Chanyeol'suz her şey daha iyi olurdu belki.
----
"Sehun, erkencisin."
Baekhyun, kafeden giren bedene baktı ve biraz yıkık durduğunu gördü. Sevgilisine bakarken, onu bu hake getiren şeyin ne olduğunu düşünmeye başlamıştı bile.
"Baekhyun, bugün pek iyi hissetmiyorum. Randevumuzu ertelesek olur mu?" Hayal kırıklığıyla ona bakarken, aslında çok da üzülmediğini farketti.
"Olur tabii."Ona yaklaştı biraz, Sehun geriledi. "Neyin var?"
"Hiç. Görüşürüz."
Kafeden aniden çıkan çocuğa öylece bakarken, tanıdık bir beden kafenin önünden geçti.
"Xiu, hemen geliyorum!" Yürüyen bedeni hızla takip edip durdururken, yüzündeki morluk dikkatini çekti. Ve belki onu görmeyeli çok uzun zaman olduğunu düşündü. Özlemiş miydi?
"Chanyeol." Karşısındaki çocuk, sesini duymasıyla gözlerini kapatırken, Baekhyun onu umursamayarak devam etti."Sehun'u sen mi üzdün?"
Chanyeol, gözlerini ondan çekerken, diğerinin bencilliğine güldü.
"Haketti." Hayır, özlememişti.
"Chanyeol, rahat bırak bizi artık." Baekhyun'a bakarken iç çekti Chanyeol. Onu özlemişti. Bir gün olmasına rağmen, onu özlemişti.
"Duramıyorum, Baekhyun. Ondan uzak durabilirim ama senden uzak duramıyorum." Diğerini orada öylece bırakıp yoluna devam ederken, Baekhyun kafası karışık şekilde kafeye döndü.
Chanyeol'un, Sehun'dan daha da yıkılmış olduğunu göremeyecek kadar da kör şekilde.
-------
"Ee, bugün ne yapıyoruz?"
Sehun, ruhunu kaybetmiş gibi arabayı kullanıyorken, Baekhyun neşeyle sordu. Onun neşesi bile Sehun'u uzaklaştırırken, tamamen kendi planına döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SHADOW
FanfictionTANITIM-1 ‘’O-o g-geliyor.’’ Dedi titreyen sesiyle. Karşısındaki adama uzun süre baktı Baekhyun. Kimden bahsettiğini bile bilmediği adamın, korkunç bir insan olduğunu o anda anlamıştı. Çünkü karşısında asla kimseden kormaz diyebileceği bir adam, ko...