5. Bölüm

21.3K 1.1K 75
                                    

Sınıfıma doğru giderken biraz daha sakinlemiştim. Sınıftan içeri girince rüzgar gibi bir hızla Cihan çarptı bedenime. Önce yanlışlıkla çarptı sandım ama bildiğin sarılıyordu çocuk.

"Cihan?" dedim şokla, çırpındım kollarında. "Oğlum bıraksana." Cihan bırakmayınca, Cemil girdi araya ve sertçe kopardı Cihan'ı benden. Resmen fırlatmıştı zayıf genci. Birkaç adım geriledi Cihan ama umursamamıştı bu sertliği. Gözleri bendeydi. Kaşlarım çatıldı. Ne oluyordu?

"Biliyordum." dedi. "Beni sevdiğini biliyordum!"

Ah... Olayı anlayınca bakışlarım sol tarafa kaydı ve Seher'in sinsi bakışlarıyla karşılaştım. Gülümsüyordu. Yapmıştı. Tehdidini gerçekleştirmişti.

Cihan'a döndüm, "Cihan-"

Başını iki yana salladı. "Duydum, burada değildim neyseki ama arkadaşlardan duydum, bu adamla öpüşmüşsün ama sorun değil. Herkes hata yapar. Sevgimiz her şeyi çözecektir." deyip yine bana doğru geldi. Cemil tuttu bu sefer kollarından ve Cihan'ın yüzü acıyla buruştu. Elim hemen onun kolunu tutan eline gitti. 

"Cemil, bırak. Canını yakıyorsun." dedim yüzü öfkeden katılaşmış adama.

Cemil bana soğuk sesle cevap verdi. "Seni rahatsız ediyor." dedi,

"Tamam ama konuşarak halledebiliriz. Cihan bana zarar vermez. Sadece konuşmam lazım onunla."

"Buse..." dedi uyarı dolu bir sesle, "Şu anda pozitif olmanın zamanı değil."

"Pozitiflik değil bu, sadece şiddete en son ve çaresizlikten dolayı başvurulması gerektiğini savunuyorum. Ayrıca Cihan benim arkadaşım. Lütfen, canı yanıyor."

"Polyanna..." diye söylenerek bıraktı ve ben de Cihan'a döndüm. 

"Cihan, gel konuşalım. Sanırım bir yanlış anlaşılma olmuş."

Cihan kolunu ovalarken bana sevecen bir bakış attı, "Tabii Hayatım, konuşalım." Söylediği sevgi sözcüğüyle göz devirdim. Ne ara hayatı olmuştum ya?!

Arka sıralara geçtik. Yürürken Seher'e yine bakmış ve ona tatlı tatlı gülümsemiştim. Onu yenecektim ama bunu onun formülüyle değil, kendi yöntemimle yapacaktım. İyilikle yani.

Sıraya oturunca, Cihan dibime girmek istedi ama Cemil anında müdahale edip yakasından tuttu, geriye doğru çekti. Gözlerimle Cemil'e bakıp teşekkür ettim ve Cihan'a döndüm. "Cihan, ben sana aşık değilim. Sadece arkadaşım olarak görüyorum seni. Özür dilerim, kalbini kırmayı hiçbir şekilde istemiyorum ama gerçek bu." dedim.

"Ama Seher-"

"Seher, bana öfkelendi ve biliyorsun, onun bazı öç alma yöntemleri vardır. Seni bunun için kullandı ve ben onun adına da özür dilerim. Engel olamadığım ve seni hayal kırıklığına uğrattığı için üzgünüm."

Bana uzanıp elimi tuttu. Gözleri sulanmıştı. Üzerine öyle bir hüzün çökmüştü ki, yaptığı harekete kızamadım. Normalde asla izin vermezdim çünkü karşı cinse dokunmakta hiçbir zaman rahat olamamıştım. 

Cemil uzanıp onun elini benimkinden sertçe kopardı ve ben Cemil'e baktım. Bakışlarım değişti anında. Genelde erkeklere dokunmak istemezdim ama konu Cemil olunca, onun dokunmasına izin vermek bir yana, kendim bile isteyerek ona dokunuyordum. Hatta öpmüştüm onu. Ne oluyordu bana? Bu kadar kolay bir kız değildim ben. 

"Buse..." dedi Cihan ve ona baktım bu kez.

"Efendim?"

"Sana aşığım." dedi gözyaşları yanaklarına akarken. Yüreğim acıdı o an. Cihan için üzüldüm. Karşılıksız aşk ne demek bilmiyordum çünkü bu zamana kadar bunu yaşamamıştım ama hiç de iyi bir his olmadığını tahmin edebiliyordum. 

Yakıp Kül Et Beni ❤️Tamamlandı❤️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin